Ronna Herman kanalıyla, LM-12-2015
Sevgili Üstatlar, dünyasal deneyimin bu çağında insanlık için Yükseliş amacı Üçüncü ve Dördüncü Boyutlarda bireysel Ruhsal Benliğin kalan Ruh parçalarının hepsini bütünleştirmektir. Bu, Beşinci Boyutun ilk alt – planında geri dönüşünüzü bekleyen İlahi Benliğinizin Kutsal Fasedi ile, Spiritüel Üçlünüz ile yeniden birleşmeyi başlatır. Bu, evrimin bu döngüsü için insanlığın ana hedefidir.
Hatırlayın, TÜM Yaradılış – tüm seviyelerde Omniverse – En Yüce Yaratıcının Kalp – Özünden gönderilmiş olan Kozmik Enerjidir. Bu Enerji, birbirinin üzerine nüfuz eden ve yine de Işık frekans modellerinde değişiklikler ile birbirlerinden ayrı olan sonsuz varyasyonda titreşim frekanslarından oluşur. Yaratıcının Işık/Enerjisi Yaradılışın tüm bileşenlerini içerir ve Işığın bu sayısız Tohumlanmış Modelleri maddi tezahürün bir çok seviyelerinin karmaşıklığını oluşturur. “Boyutlar ve Alt – Boyutlar” gibi Yaradılışın çoklu seviyelerini tanımlamak için kullanılan terimler, tüm yaradılışın içinde var olduğu realitenin çok karmaşık doğasının berraklığını ve anlayışını getirmek için kullanılır.
İnsanların şu sıralardan deneyimlemekte olduğu Yükseliş sürecinin aşamalarını veya seviyelerini “EVRİMİN AŞAMALARI” olarak tanımladık. Üçüncü Boyutun titreşim alanlarında zihinsel, duygusal, fiziksel ve eterik bedenlerinizi dengeleye ve uyumlu hale geri getirdikten sonra, Dördüncü Boyuta ve Duygusal – Astral Planlara odaklanmaya hazır olursunuz.
Son elli yılda enkarne olan ileri Ruhların çoğu, Üçüncü Boyut Ruh Parçaları önceden armonize olmuş ve bütünleşmiş olarak geldiler ve birçoğu da Dördüncü Boyut Parçalarının iyi bir kısmı bütünleşmiş olarak geldi. Bu değerli Ruhlar, Beşinci Krallığın giriş alemlerine giden yukarıya doğru spirallenen Yolda, Yolu gösterecek olan Öncü Kuvvet/Yol Göstericiler olabilmek için, Üçüncü/Dördüncü Boyut illüzyon yoğunluğuna batmayı kabul edenlerdir. Bu cesur Işık Taşıyıcılar yükselirken, Dünya ve tüm İnsanlık da yükselir.
Muhteşem bir bırakma/vazgeçme periyodu, Dördüncü İnsan Krallığının (Dördüncü Boyut) tam geçişine giriş yapıyor. Dualite yolculuğunu tamamlamak için, Işık ve gölgenin orijinal olarak tasarlanmış yoluna geri dönebilmeniz için, Yükseliş sürecinin dördüncü aşamasının zorluklarını ve sınavlarını deneyimlemelisiniz. Bu yaparak, Beşinci Boyut realitesinin temeli olan Kutsal Üçlünün Beşinci Krallığına giriş kazanırsınız.
(Her insanın bırakma/vazgeçme süreci, bir çok geçmiş yaşam deneyimlerinden gelen içinde taşıdığı olumsuz titreşim kalıplarının örtüsüne bağlı olarak değişir.).
Dördüncü – Boyut aşamasının sonunda, Üçüncü/Dördüncü Boyutlardaki Ruhsal Benliğinizin bir çok Parçaları veya Ruh uzantıları Elmas Çekirdek Tanrı Hücrenizin içindeki kaynak merkezine geri dönmüş olacak. Amacınız yaşayan, bilinçli şekilde bütünleşmiş, Ruh – aşılanmış bir kişilik olmaktır. Ruhtan ilham alan zihin aydınlanmayı arar ve iletir. Zamanla, daha saflaşmış ve kapsamlı algı geliştirmekte size yardımcı olacak olan yüksek, sezgisel doğanıza erişeceksiniz. Evrimin Dördüncü Aşamasının tamamlanması, Ruh ve kişilik arasında Sevginin/Zekanın kaynaşması ile sonuçlanır.
Evet, fiziksel bedende iken Ruh farkındalığının bu spiritüel haline ulaşmak mümkündür. Bu zamanda, bir çok Yıldız Tohumu Ruh bu hedefi gerçekleştirmeye yakındır. Bu, sonraki yirmi yılda yaygın bir durum olacak ve insanlığın Yükselişi bu yüzyılda hızlanacak. Yükselişin bu eşsiz aşaması, bu Alt- Evrene birlikte gelen uzmanlaşmış Ruhlar grubunun kademeli olarak yeniden birleştiği, “Grup Yükselişi” olmak üzere tasarlandı. Ayrılığa yolculuğunuz tamamlandı ve Işık ve yaşamın yüksek alemlerine geri bu şaşırtıcı maceraya başlarken, bir kez daha bir araya geliyorsunuz.
KENDİNİN – ÜSTADI olmak için şunları olmanız gerektiğini öğreneceksiniz: KENDİ KADERİNİ BELİRLEYEBİLEN ***KENDİNİN FARKINDA *** RUH BİLİNCİ OLAN
Kendinin – üstadı, sıradan yaşam deneyimlerinin yüksek bakış açısından gözlemcisi olurken, etrafındaki ortama duyarlıdır. “Dünyada olmak, ama dünyadan olmamak“ın ne anlama geldiğini öğreneceksiniz. Ruhun doğası sevgidir; bu nedenle, Kalbinizden/Ruhunuzdan bol bol neşe ve ışıldayan sevgi deneyimlemeye başlayacaksınız. Hala kişisel ve fiziksel stres deneyimleyeceksiniz; ama, bunu aşmak için bilgeliğe ve araçlara sahip olacaksınız. Ruhun bir bedende enkarne olma ana amacı öğrenmek değildir; deneyimleme arzusudur. Kendi orijinal aleminde, Ruh Kozmik Bilince sahiptir. Ruh, fizikselliği deneyimlemek için fiziksel bir beden üstlenir ve bu Var Olma halinde fiziksel beyin bilincinin çeşitli dereceleri aracılığı ile kavrayışı ve anlayışı arar. Ruh – aşılanmış kişiliğin ana amacı, fiziksel plana bedenleyebileceği ve dünyaya yayabileceği Tanrı – Bilincinin en yüksek frekanslarını indirmekte yetenekli olmaktır.
Bütünleştirme ve özümseme süreciyle, Ruhsal Benlik Üçüncü ve Dördüncü Boyutlardaki Kendisinin tüm Parçalarını yavaşça fiziksel bedene yeniden birleştirir, böylece Ruh – aşılanmış kişilik yaratır. Tanrı – Bilincinin sonraki yüksek seviyesine uyumlanmak için, Ruhun İradesi ve insan kişiliğinin iradesi harmanlanmalıdır. Hatırlayın, Ruh bu Alt – Evrende Kendi orijinal Tanrı – Tohumu Atomunun yalnızca loş bir yansımasıdır. Ruhun nıhai amacı her zaman en sonunda İlahi Bilinç haline geri dönmek oldu.
Bu güneş sisteminde fiziksel bedende iken ve bu dönüşüm zamanları sırasında, materyallikten geri dönüş yolculuğunuz duyarlılığın çeşitli Alt – Boyut seviyelerini – veya BİLİNÇLİ FARKINDALIK HALLERİ olarak tasarlanmış olan şey – deneyimlemeyi ve armonize etmeyi kapsar; çağlar boyunca yaratmış olduğunuz bir çok Ruh parçasındaki bilincin çeşitli negatif düşünce formlarını düzeltme ve armonize etme gerekliliği vardır. Bunu yaparak, kendinizin bu değerli Fasetlerinizi kademeli olarak bütünleştirirsiniz. Zamanla, bu Yükseliş yolculuğunda, yaratmış olduğunuz tüm düşük frekanslı Ruh Parçalarını bütünleştireceksiniz. Ve şimdi Ruh Yıldızınız vasıtasıyla Ruh – bilincinin yüksek frekanslı Fasetlerinin hepsini indirme sürecindesiniz.
İnsan uyanmaya ve Ruhun içsel sesine kulak vermeye başladığında, Süperbilinçli Zihin ve Ruh birbirleriyle uyum içinde çalışır. Ruhsal Benlik, KendiHafıza Tohum Atomları aracılığı ile bireyin fiziksel, duygusal, zihinsel ve Eterik Varlığına kendi zihinsel ve duygusal bilgelik deposundan indirmeye veya yaymaya başlar. Bilincin bu hafıza hücreleri, fiziksel bedenin barındırabileceğinden daha yüksek frekanslar olmaması için dikkatle izlenir ve ayarlanır. Aday Işık Yolunda ilerlerken, bu düşünce formu kalıplarının yüksek frekanslı enerji içeren Işık miktarı giderek artar. Mezuniyet aşamalarında, denge noktasına ulaşılıncaya kadar Ruhun ve ego – arzu bedeni/kişiliğin kaynaşması veya bilinçli birleşmesi olur. Buna “Ruh Birleşmesi” denir, arayıcı Ruh – aşılanmış kişilik haline gelir. Dördüncü Boyut “geçiş realitesi” olarak adlandırılabilir, çünkü burası insanlığın geçmişin tüm ön koşullandırmalarını bırakmaya başladığı yerdir. Dördüncü Boyut aleminin doğası daha duygusaldır ve bundan dolayı, kalp ve hissetme doğası ana odaklar olmaya başlar. kadim insanlar buna “Maya veya illüzyon Alemi” adı verirlerdi.
İnsanlığın kollektif kitlesel bilinci, Dördüncü Boyutun Astral Planları olan düşük üç boyut seviyelerini yarattı ve kademeli olarak içeri dönüp kendi Yüksek Ruhsal Benliklerinin dürtmelerini dinleyinceye kadar, insanlığının çoğunluğunun zihinsel olarak var olduğu yer burasıdır. Ego – arzu bedeni kişiliği bu alemin üstat manipülatörüdür ve kişiyi duyular ve kazanım aracılığıyla daha fazla tatmin ve mutluluk aramaya zorlar. Farkındalığın Dördüncü Boyut aşaması neredeyse tamamlandığında, Tanrı – Tohumu Atomunuzdan gelen Yaşam/Işığın direkt akımı olan Antakaranavasıtasıyla Kutsal Üçlünüze bağlanırsınız. O zaman, omurganın tabanındaki Kök çakrada saklanan Hafıza – Tohum Atomu giderek omurga kolonu boyunca uzanan Gücün Işık Çubuğunda yukarıya spirallenmeye başlar ve sonra Epifiz bezinde demirlenir. Bu da, Epifiz Bezinde yüksek farkındalığın bir başka Hafıza Tohumunu – gelen çağ için yeni İlahi Mavikopyanızı- aktive eder.
Siz Dördüncü Boyutun yüksek alt – seviyelerinde girerken kendi içsel güç potansiyelinize erişmeye başlarsınız. Madde daha akışkan hale gelir ve bu nedenle, arzu ettiğiniz şeyi tezahür etmek kolaylaşır. Kesin olmayı ve düşüncelerinize net niyet ile odaklanmayı öğrenmek zorunda olmanızın nedeni budur. Disipline edilmiş bir zihin düşüncenin zincirlerini düzgün bir düzende birleştirir. Dağınık düşüncelerin ilerlemenize zararlı olduğunu anlamanız çok önemlidir. Şimdiki anda yaşamak – ŞİMDİ anında – Kendinin üstatlığını elde etmede kritik bir unsurdur. Aydınlanma yolunu başarılı şekilde geçmek için zihinsel çaba gereklidir.
Siz içgüdüsel beyin/zihin aleminden çıkıp bilginin kozmik akışının alemlerine ve Kutsal Zihninize girerken, kademeli olarak, geçmiş olaylar hafızanızın iyi bir bölümü solup gitmeye başlar. Kendinin – üstadının önemli özellikleri düşünce, söz ve eylemde gözlemsel yeteneklere ve zararsızlığa odaklanır. Yoldaki bir adaya olarak, size daha da fazla kozmik gerçekler ifşa edilir. Ancak, zamansız bilgeliğin daha az önemli prensiplerinin, bilinçte Yükselişin hiç bitmeyen döngüsünde var oluşun sonraki seviyesinin eşsiz kurallarını, yasalarını ve gerçeklerini bütünleştirmek için sürekli olarak genişleyeceğinin farkında olmalısınız.
BEŞİNCİ BOYUT ORTAMINA GİRİŞE HAZIRLANIRKEN, DUYGUSAL TAVRINIZIN GÜNCELLENMESİNİ VE ZİHİNSEL BECERİNİZDE ARTIŞ DENEYİMLEYECEKSİNİZ.
“Tamamlanmamış işlerinizden” kaçmamanız, “kader tutkunuz“un (veya Kendinin farkındalığına sonraki adımınızın ne olduğuna) karar verirken şu andaki ortamınızda (durumlarda) kalmanız önemlidir. Aura alanınızda kalan ana sorunları çözmeli ve armonize etmelisiniz – eldeki eski iş. Başka deyişle, eğer ev hayatınız kaos içindeyse veya iş yerinde hoşnut değilseniz ya da herhangi kişisel ilişkilerinizde hoşnut değilseniz, dış dünyanızda uyum ve denge yaratabilmenizden önce tamamlanması gereken içsel çalışma vardır.
Her durumdan hangi derslerin öğrenildiğini keşfetmek için gayret edin ve envanter yapın. Herkeste en iyiyi görmeye çalışın ve tutum ayarlaması yapmayı bilinçli olarak arayın. Size etki yapan her gün size sunulan etkileşim kurduğunuz her insan ve her durum öğrenilecek bir ders içerir.
Herkesi Kendinin – üstatlığını elde etmekten ve – tüm insanlık için Doğuştan Gelen İlahi Hak olan – güzelliği, ihsanı, neşeyi, huzuru ve uyumu sahiplenmekten geride tutan en büyük şey korkudur. Başarısızlık korkusu; bilinmeyenden korku; başarı korkusu ve şu andaki var oluşunuzunrahatlık bölgesinden çıkma korkusu.
Bu yaşam için dünyasal kontratınızın tamamlanmanın son aşamalarında olduğunu ve bunun Dünyadaki her Ruha uygulandığını daha önce belirttik. İlahi Planın sonraki aşamaya veya seviyeye geçtiğini ve bunun herkesin Yükseliş spiralinde ilerlemesi gerektiği anlamına geldiğini ifade ettik. Bu ayrıca Dünyadaki her insana yeni “Galaktik Kontrat” yazma fırsatı verilmekte olduğu anlamına gelir. Bu, Geleceğinizin Senaryosunu Yazmak anlamına gelir, yoksa geleceğiniz sizin için yazılacak ve heyecan verici ve potansiyel ile dolu olmayacak. Her insan kendi geçmişi, şimdisi ve geleceğinin sorumluluğunu almalıdır. “KENDİNİ BİLMEK” her zamankinden çok daha önemlidir.
Cesur Işık Taşıyıcılarım, bir seviyede, insanlığın kollektif bilinci ayrılık duygusuna, şiddet korkusuna ve geleceğin taşıdığı endişeye derin bir şekilde girdi. Ama, insan kollektif bilincinin baskın hale gelen başka bir bandı var, çünkü bunun kuvveti günden güne üssel olarak artıyor. Bilincin bu örtüşmesine tüm insan türü arasındaki koşulsuz sevgi, umut, barış ve uyum arzusu nüfuz ediyor. Bilincin ikinci bandının – Işık bandı – korku ve ayrılığın gölgelerini yeneceğini söylüyoruz. Yaradılışın tüm Fasetleri arasında yüksek bilince geri dönüş için evrim spiralinde kozmosun ilerlemesi geciktirilmeyecek veya engellenmeyecek. Sizler gerçekte anlamanın başlangıcındasınız ve kişisel kutsal yolculuğunuzda daha da yükseklere erişirken içinizdeki özlem daha çok güçleniyor ve daha zorlayıcı hale geliyor. Bu Alt – Evrensel yolculuğun başlangıcında, birbirimizle mükemmel bağlantı ve çok iyi uyum içindeydik. Birlikte, yavaşça ama emin bir şekilde Birliğin o güzel haline geri dönüyoruz.
Ben sizin inançlı dostunuz ve sürekli yoldaşınızım,
Ben Başmelek Mikail’im.
(Çeviri: Saffet Güler)
www.RonnaStar.com
0 comments:
Yorum Gönder