Güneş, güneş sisteminizin yöneticisi ve yaşadığınız bölgeyi yöneten zekanın bulunduğu yerdir. Güneş sizin alanınıza ulaşır ve teninize dokundukça titreşimleri okur. Bildiğiniz şekliyle yaşamın her yönüyle derinden bağlantılıdır. Varlığınızı besleyen ve evrimleşebileceğiniz bir çevre yaratan bir zeka gücüdür. O size dokundukça yaptığınız her şeyle onu besleyeceğiniz için güneş sizin evriminizle yakından ilgilidir.
Pek çok kültürde güneş bu dünyayı bir tanrı gibi yöneten zeki bir güç olarak saygı görür. Güneşte kimin ve neyin yaşadığını bilseniz hayretler içinde kalırdınız. Güneş bir yanılsamadır. Büyük ölçüde ilerlemiş dünyalar işgal edilmeye ve alanlarına girilmesine karşı kendilerini ışığın gücüyle güneş biçimine bürünerek korurlar. Güneş kimileri için büyük bir öğrenim yeridir, kimileri içinse onun ötesine, arkasına geçmek için yaşayıp aştıkları bir inisiyasyondur. Bilim insanlarınızın söylediği gibi yanan gaz formlarından ibaret bir şey değildir.
Bilim yaşam yorumlarınıza büyük ölçüde zarar verdi. Yaşamdan bütün eğlenceyi, canlılığı, coşku ve gizemi aldı. Yaşam sanki anlamsızmış gibi son derece dünyevi ve can sıkıcı bir hale geldi. Güneşin anlamsız olduğunu hayal edebiliyor musunuz? Bir an düşünün. Ama bugün güneşe karşı bir korku ve olumsuzluk kampanyası yürütülüyor. İnsanlar doğayla bağlarını hissetmez oldu, çünkü bilim insanları doğanın güvenilmez olduğunu söyledi. Güneşe, doğaya ve Dünyaya karşı duyulan kuşku, yuvanızı onurlandırıp korumadaki saygı yoksunluğu bugünkü bunalımınızda rol oynadı. Bu zamanda bilim çevrelerinde birbiriyle çatışan inançlar nedeniyle derin bir bunalım yaşanıyor -Tanrıya ve Tanrıçaya şükür.
Güneş ve ay, sisteminizdeki sizi en derinden etkileyen ışık kaynaklarıdır. Güneş kendi ışığını kendisi yaratır. Ayı aydınlatır. Ay güneşin bir alt uydusudur. Birçok tanrı nesli tarafından yapılıp korunmuş, Dünyanın yörüngesine bir bilgisayar olarak yerleştirilmiştir. Göksel cisimler asteroid, ay ve gezegen biçimlerinde yapılmıştır. Bu ışık kaynaklan zeka ışınları, radyo dalgaları ve gama ışınlarını yıldızdan güneşe ve Dünyaya gönderir. Eylemleriniz bu ışınlarla okunur ve güneşe, aya ve ışıma sistemine -bu durumda Pleiades’e doğru çekilir.
Eğer başka bir noktaya gitseniz ve güneş sistemi ile gökyüzüne farklı bir nirengi noktasından bakabilseniz Dünya, yıldızlar ve her şeyin oldukça dramatik bir değişim geçirmekte olduğunu görürdünüz. Birlikte hareket ettiğiniz sistemlerden biri de merkez güneşinin Alcyone olduğu Pleiades sistemidir. Sizin güneş sisteminiz galaktik sarmalın sınırında bulunuyor.
Merkez güneşe bağlanma niyetiyle Dünyadan Alcyone’a bir hat çektiğinizi hayal edin. Alcyone’a gidiyorsunuz, birisi çıkıp, “Bizim de çevresinde döndüğümüz başka bir merkez güneş var”, diyor. Böylece bir hat da oraya çekiyorsunuz. Başka birisi, “Burada pek çok merkez güneşler var”, diyor. Hatlar çekerek oraya buraya gidiyorsunuz. Evreniniz milyonlarca galaksi barındırıyor, siz bir galaksi içinde bulunuyorsunuz. Bu hatları çektiğinizde geometrik bir biçim oluşur. Çok yalın bir hale getiriyoruz. Gerçekte böyle değil. Ancak, anlamanıza yardım edecek bir imge yaratıyoruz. Hat çektiğinizde ve bir merkez güneşi bir diğeriyle enerji olarak bağladığınızda bir ortak zekaya bağlanmış olursunuz. Bu ortak zeka sizin bir İlk Yaratıcı yeri dediğiniz ancak öyle olmayan bir şeye benzetilebilir. Yaratıcı tanrılar ya da temsilcilerinden birisinin yeri ya da Oyun Ustaları deneyine ev sahipliği yapan bir yer olabilir. Varoluşun birçok boyutunda çalışan zeki bir varlık canlandırın. Bu varlık, bütün evreninizden deyim yerindeyse bedenine serpiştirilmiş merkez güneşlerden oluşuyor.
Bütün dünyalar güneşler aracılığıyla yönetilir. Büyüme bu güneşlere yöneliktir. Işığınızın olmasını sağlayan güneşinizdir. Işıksa benliğinizin yansımalarını dış dünyada görmenizi sağlar. Işık olmaksızın kendiniz için neyi yansıtabilirdiniz? Ne görebilirdiniz?
Güneş size göründüğü şekliyle özel sisteminizin yöneticisidir. Uzaydaki belirli alanınızın duyarlı noktasıdır. Güneş yaratılarını okur ve buna karşılık onları gereksindikleri şeylerle besler. Onun için kendiniz ve Dünyaya karşı sevgi beslediğinizde güneş ışınları taşıdığınız bilinci bütünüyle anlar. Dünyaya karşı korku beslediğinizde güneş ışınları bunu da anlar ve sizi bu tür deneyimlere iter.
Gezegeninizdeki yoğunluk hız kazanır, enerjinin kötüye kullanımı olduğu mesajını evrene yayarsa güneş bunu okur. Güneş, hisseden yürek merkezidir. Yaşamın oluşumunu sağlar, harekete geçirir. Çünkü her şeye dokunur ve okur. Güneş ışınları titreşimlerinizi okuduğundan kim olduğunuzu saklayamazsınız. Bazıları hareketlerini gizlemek için yeraltına girerek güneşten saklanmaya çalışıyor.
Kendi alanını bu şekilde tarayan güneşin bilincini düşünün. Değişken ışık döngüleriyle her noktaya dokunur, köşe bucakta neler olup bittiğine bakar. Enerjiyi hisseder, kendisine geri getirir ve kendi ifadesine ilişkin kararlar alır. Kendi yaratılarındaki denge ve dengesizlikleri nasıl düzelteceğini öğrenir. Güneş değişiyor. Güneş ve güneşin birçok gücü olağanüstü değişiklikler hazırlıyor ve bunları varlığınızın bütün yönlerine gönderiyor. Plan içinde plan var. Eğer seçecek olursanız en büyük fırsatı sunan plana ulaşabileceğinizi bilin.
Güneş patlamalarında olağanüstü bir artış olacak. Güneş enerjisi muazzam miktarlarda gama ışını yayınlayarak patlayıp yanacak. Kimi zaman güneş küçük bir bebek gibi uysal ve narindir. Kimi zamansa aynı anda fışkıran bir milyon volkanın gücüyle patlamaya hazır olduğu dönemleri olur. Ancak, bilincinizi gerektiği gibi ayarlarsanız bu özel yanılsamanın ardında varolan alana geçebilirsiniz. Güneşin biçimi bu güneş sisteminin her yönü ile evrenin DNA’sının her parçasına derinden işlemiş bir yanılsamadır. Her şeyi içine alan şablon ve temel inançların tasarımında bazı yanılsamaların algılanıp diğerlerinin algılanmaması kararlaştırılmıştır. Güneş birçok gerçeklikte ortaya çıkan ve aslında gerçekliklerin birleşimini sağlayan bir uzlaşma, temel bir varsayımdır.
Güneşten gelen ışınlar Dünyalıların bilinciyle harekete geçirilerek değiştikçe, güneş fırtınalar yarattıkça Dünyanın kutup bölgeleri bundan etkilenir. Patlayan fırtınalar uzayın milyonlarca mil derinliklerine giden atom patlamaları ya da elektrik şokları gibidir. Dünyanın mıknatıs olan kutupları bu enerjiyi çeker. Uzaydan gezegene gelen enerjiyi tutarlar. Manyetik güç nedeniyle enerjiyi ya ekvator çevresine ya da Dünyanın çekirdeğine doğru akıtırlar. Her bir kutup güneş enerjisini yakalar, kendine çevirir ve muazzam bir titreşimsel enerji silindiri yaratır. Titreşimsel enerji uyum sağlamak için titreşip devindikçe Dünyanın kutuplardan bağlı olan enerji ağı ile uyumlanması gerekir. Bu ağ sizin tarafınızdan kararlaştırılmıştı r. Bir ölçüde sizin Dünya versiyonunuz kanalıyla birleşen ya da ortaya çıkan bütün enerjiler bu ağ ya da inançlara uymak zorundadır.
Çoğu şey elbette dengede değil. Ağın enerjiyi yakalama yeteneğini yükseltmek amacıyla kutupların yeniden konumlandırılması nı yaşayacak olmanızın nedeni de bu. Şu andaki kutup düzeni yanmayı engellemek için gereken topraklayıcı ya da paratoner olarak işlev göremiyor. Kutuplar Dünya üzerinde bir paratoner yaratıyor. Ancak, şimdiki ayar her yerde kısa devrelere yol açacak. Bu nedenle bütün bir yıkımın önüne geçilmesi için bir değişiklik olacak. Daha önceleri de dünya dengesinin buna bağlı olduğu birçok kez olduğu gibi kutuplar başla bir yere taşınacak. Uzaydan bakışta görünen yalnızca küçük bir değişim olacak. Sizin bakış açınızdansa oldukça önemli bir değişim yaşanacak.
Güneş enerjisi rahatsızlık ve kesinti yaratan enerjilerin uyum sağlayamayacağı yeni bir titreşim yaratıyor. Seçilip kulübe katılabilmek için enerjilerin belli bir sevgi frekansına sahip çıkmaları gerekecek. Güneş, “Yeter. Sizi yeniden bir hizaya sokacağız. Bakalım bu zamanda ne yapacaksınız”, diyor.
Yalnızca bilinçleri dağılmamış olanlar bu enerjiyi bedenlerinde barındırabilecekler. Negatif düşünceleri olanlar bunu doğrudan zehir olarak hissedecek; düşünceleri geri dönecek ve olasılıkla bedenlerine zarar verecek. Çözüm, bu enerjiyi korkusuzca bütünüyle alabilecek arı düşüncelere, düzenli bedenlere sahip olmak. Kendinizi bu olağanüstü dozlardaki enerjiye açtığınız her seferinde sezginizi, psişik potansiyelinizi ve DNA şifrelerini çözme yeteneğinizi artırırsınız. Bütün bu beceriler binler, binlerce kez büyütülür. Bu, güneşin kim olduğunuza verdiği karşılığın bir bölümüdür. Onun için güneşin sizi okuduğuna inanın. Güneş ve çevrenizdeki bütün elemanlarla aranızda dürüst, açık ve kabul edilebilir bir enerji olsun.
Zeka kendisini ışık olarak tasarlar. Bir kez daha söyleyeceğiz; zeka kendisini ışık olarak tasarlar. Bu, güneşinizin güneş sisteminizi kendi enerji alanında tutan zekasıdır. Bu zamanda etkiler size güneşinizin ötesinden geliyor. Bu, güneşinizin etkileri sanki burada, Dünyada olan bitene nüfuz edemiyormuş da başka güneşler güneşinize eşlik etmek üzere geliyorlarmış gibi bir şey. Güneşiniz güneş patlamaları yaratarak kozmik ışınları çekiyor, güneş sistemine yerleştiriyor. Güneşi dev bir mıknatıs olarak düşünün. Güneş patlamaları uzantılarını ötelere gönderiyor ve bunlarla kozmik ışınları yakalıyor. Kozmik ışınlar galaksinizin uzaklarında bir yerdeki bir merkez güneşin güneş patlamalarıdır.
Betimleme; Konu, dünyanızdaki denetimdir. İnsanlığın yükselişiyle çok da uyum içinde olmayan seçkin bir grup vardır. Bu zamanda insanlığın geçirmekte olduğu bir dönüşüm olduğunu ve dönüşümden büyük oranda güneşin sorumlu olduğunu anlayan kimileri vardır. Bu dönüşüm ya da değişime karşı güneşten korkmanızı sağlayan bir imge yaratırlar. Sonra da kitleler otoritenin telkinlerine boyun eğer. Garajdan arabalarına koşana dek güneş ışınlarından deri kanseri yaratacaklarını kabul etmeye hazır olanlar var.
Sanki dünyanızı tasarlayanlar güneşinizi güneş sisteminize yerleştirirken bir yanlış yapmışlar gibi güneşe karşı bir komplo kuruldu. Siz insanlara zorla kabul ettirilen fikir işte bu. Siz de insanlar olarak -ne kadar ahmak ve kontrol edilebilir olduğunuzu göstermek için- her okuduğunuza inanıyorsunuz. Basılı olduğu için inanıyorsunuz.
Eğer bitkiler güneşle çalışacak ve sizi hayatta tutan enerji kubbesini, pranayı, oksijeni sağlayacak kadar zeka sahibiyse güneşin insanlar için de iyi olduğunu düşünmeniz gerekmez mi? Güneşin yalnızca bitkiler için iyi olduğunu, insanlarıysa yaraladığını mı sanıyorsunuz?
Biz güneşin büyük olduğunu söylüyoruz. Araştırmalar güneş filtresi kullanıldığında deri kanserlerinde artış başladığını gösteriyor. Güneşte yanlış olan hiçbir şey yok. Gerçekte ozon tabakasının kalkması sizin güneş ışınlarına karşı daha alıcı bir hale gelmenizi sağlıyor. “Güneşe bakma! Kötü bir şeydir bu. Gözlerini yakar”, diyenler var. Biz göz yapınızda bir değişiklik olacağını söylüyoruz. Göz sinirinizde yeni bir görüş sağlayacak ve sizi üçüncü boyutta tutan şeyin kilidini açacak bir dönüşüm olacak. Güneşi göğe yerleştirirken kimsenin bir yanlış yapmadığına güvenin.
Geçmişte bu ozon tabakasındaki deliklerin kimi şimdikilerden daha büyüktü. Delikler dalgalanma gösterir. Ancak bu dalgalanma bilim insanlarınızın ona atfettiği nedenlerden ötürü değildir. Ozon tabakasındaki delikler farklı bir nitelik ve Dünya atmosferine nüfuz edecek olan ışık ve radyasyon spektrumu deneyimi sağlar. Spektrumdaki fark kitleler tarafından deneyimlendiğinde insan bedeninin derinliklerinde değişmeye başlayan kimyasal bir yanıt oluşur. İnsan bedeni yayınlanan ışından etkilenir. Gerçekte bu ışığın ışıması bedeni atomaltı bir düzeyde farklılaştırır. Bunu anlayanlarınız bu doğal değişimle uyum içinde olabilecek. Değişimin bir bölümü doğal değil. Ancak büyük oranda size yarar sağlayacak bir olay şeklinde düzenlendi. Çok kısa bir süre içinde evrimleşen zekada bir artış olacak. İnsan ırkı daha güçlü bir hale gelecek.
Ozon delikleri, sürecin hızlandırılması için enerji ışıması sağlıyor. Geleceğinizdeki kozmik, göksel olaylarla karşılaştığınızda bu enerjiye maruz kalmış olacaksınız. Onun için size şu anda verilmekte olan homeopatik bir doz gibi.
Herhangi bir sistemin ana gücü, güneşinde varolur. Sistemin ortak bilinci güneşinin ışınlarıyla gösterilir. Bundan ötürü, ışık ışınları çeşitli yıldız sistemlerinde yolculuk eden bir zeka biçimi olarak okunabilir. Enerjiler bir kez yuvalarının ışık frekansını yayınlayabilir hale geldiğinde bu ışık belli bir ışın spektrumundan yayınlandığı için herkes tarafından okunur. Bazı varlıklar uzayda büyük uzaklıklar aşan kimi spektrumları okuyup yorumlayabilir. Hangi güneşte kimin yaşadığını, varoluş tercihleri ve uzmanlık alanlarının ne olduğunu anlayabilirler. Güneşten gelebilecek çok, pek çok yarar vardır. Şamanik bilginin doruğunu barındırır güneş.
Yaşamın yargı ve ayrım sınavlarından geçerken ulaşabileceğiniz en iyi durum, yaşam üzerindeki etkinizin daha geniş bir anlayışına ulaşmak ve daha fazla ışık taşır hale gelmektir. Bireysel olarak kazandığınız bu ışık, varoluşunun özüyle kitle bilincinin içindeki benzer enerjilerle bir bileşim yaratır. Bu bileşimse başka varlıklara yıldız ya da güneş olarak görünecektir. Gezegeniniz bilinç değişikliği ve ruhun farkındalığını ışık olarak yansıtacak. Dünya başka dünyaların ufkunda işte bu şekilde bir yıldıza dönüşecek. İçindeki bu şey başka dünyaları size çekecek. Dünyalar Dünya ışığınızın enerjisini okuyacak ve kim olduğunuzu bilecekl
---Barbara MARCINIAK--
0 comments:
Yorum Gönder