2 Nisan 2014 Çarşamba

Arkturus Grup Mesajı: St. Germain tarafından öğretildiği gibi, Mor Alev’den yararlanın. Zira bu, Dönüşümün Titreşim Enerjisidir. – Marilyn Raffaele

 violet tree
Sevgili okuyucularım, Arkturuslular ve Marilyn Raffaele’den bu sefer enerjinin ne olduğu ve nasıl kullanılacağı konusunda bir mesaj geliyor. Arkturuslular daha önce de Mor Alev enerjisinin öneminden bahsetmişlerdi, bugün de Mor Alev’in dönüştürücü gücünü tavsiye ediyorlar. Mor Alev Dostuna çeviri için binlerce teşekkürler. Orijinal mesaja buradan ulaşabilirsiniz.

Selamlar Sevgililer,

Çoğunuzun, “Daha önce bunu neden böyle düşünmedim?” diyerek, hayatınızda meydana gelen değişikliği kabul etmeye ve anlamaya başladığınızı, görüyoruz. İnsanlar, evrimleşmenin önemli bir parçası olan, değişim korkusunu üstlerinden atıyorlar. Evrimleşme de zaten bu şekilde oluşur. Yeni bir şeyleri denemekten, asla çekinmeyin. Şayet başarılı olmadıysanız bile, hiç önemli değil. Gök kubbe başınıza yıkılmaz. Her düzeyde yeni fikirlere ve değişime açık olmayı öğrenen bir birey, aynı zamanda o düzeylerdeki kapıların kendisine açılmasını da sağlar.


“Eski nesil” diye tabir edilen kişilerin çoğu, kendilerini geride tutmaya devam ediyor. Zira yaşam deneyimlerinden öğrendiklerinin haricinde, meselelerin çözümü için daha iyi bir yol olmadığına inanıyorlar. Rutin alışkanlıkları içinde daha huzurlular ve Dünya’ya farklı açılardan da bakılabileceği düşüncesini dahi reddederek, ruhsal olarak büyüme fırsatını kaçırıyorlar.

Yeni fikirleri değerlendirmek, mutsuz bir hayat yaşamak veya işinizden, etkinliklerinizden zevk almamak anlamına gelmeyeceği gibi, küresel ya da bireysel olarak mevcut davranış ve görüşlerinizin yanlış veya değişmesi gerektiği anlamına da gelmez. Yeniliklere açık olmak demek, sadece direnç göstermeyi bırakmaya istekli olmak demektir. Herhangi bir değişikliğin imkânsız olduğunu düşündüğünüz, bildik ve tanıdık alışkanlıklarınızda takılı kalmak değildir.

Arkturus Grubu yine, Enerji hakkında konuşmak istiyor. Enerji, İlahi Bilinç olduğundan ve tüm formları oluşturduğundan dolayı, her şeyin özüdür. Enerji saf haliyle, beyaz ışıktır ve her bireyin Bilinç seviyesine göre anlam kazanır. Aziz ve yükselmiş Üstatların çevresinde görülen Işık Hale’si, onların Enerji alanlarıdır. Bu Enerji alanları o kadar saf Işıkla doludur ki, çoğu kişi bunu görebilir.

Enerji, her zaman her yerde var olan bir Bilinç’tir ve asla yok olmaz. Sadece şekil değiştirir. Sizler, Enerji’nin farkındasınız ve onu sürekli deneyimliyorsunuz. Ancak neler hissettiğinizin, her zaman farkında değilsiniz. Belki, hala daha korku ve acı titreşimleri barındıran eski savaş alanları gibi yerlerde, bir ağırlık hissedebilirsiniz. Işınlar genellikle, çok ağır üçüncü Boyut Enerjileri taşırlar ve bu Enerjiler de hemen hissedilir. Çoğunuz, zaman içerisinde yapılan duaların yarattığı Işık Enerjisinin neredeyse “görünür” olduğu bir Katedralin, basit bir taşra kilisenin veya başka bir ibadethanenin huzur ve hafiflik duygusunu, deneyimlemişsinizdir. İşlenmemiş bir Orman veya bir Nehir kenarındaki Doğanın Şifa Enerjisi, herkes tarafından hissedilir. Bu sebepten dolayı, kudretli ve kutsal olan bu yerlerin korunması gerekir.

Kısacası, tüm insanlar Enerjiyi deneyimlerler ama her zaman hissettiklerinin ne olduğunu, anlamazlar. Ruhsal kanallar genellikle, şunun veya bunun olması için Enerjinin henüz “yeterince güçlenmediği” ifadesini kullanırlar. Yani bu, belli bir olayı meydana getirebilmesi için gereken Enerji seviyesine veya yoğunluğuna, henüz ulaşılmadığı anlamına gelir. Tüm canlılar, Enerjiyi hissederler ve kendi Bilinç düzeylerine göre yorumlarlar. Bilim adamları genellikle fiziksel diye yorumlar, Psikiyatristler duygu diye, Aydınlar ise fikir ve beyin gücü olarak. Bu onların, Bilinç durumlarına ve inanç sistemlerine dayalı yorumlardır. Hayvanlar, Enerjilere karşı çok duyarlıdırlar ve kolayca korku, öfke, sevgi veya gerek bir başka hayvan gerekse bir insandan yansıyan herhangi bir duyguyu, hissederler ve tepki verirler.

Kaynak Enerjinin parçaları olan Renk ve Kutsal Işınlar, Saf Işıktır. Her biri eşsiz titreşim nitelikleri taşır ama hem Işığın içinde bulunurlar, hem de Işıktan oluşmuşlardır. Evrimleşme olayı daha derin seviyelere ulaştıkça, daha önce hiç görülmemiş yeni renkler ortaya çıkacaktır. Her Aura, bireyin Enerji’sini temsil eden renge dönüşme özelliğine sahiptir. Bazı bireyleri kendine çeken renklerin veya bazılarının o renkle çok daha iyi görünmesinin ve Mor’un da bir Kraliyet rengi olarak kabul edilmesinin nedeni, budur. (Mor, fiziksel niteliklerin enerjisini taşıyan Kırmızının ve zihinsel niteliklerin enerjisini taşıyan Mavinin, mükemmel bir karışımıdır.)  Antik Şifa Tapınaklarında (şimdilerde bazı şifacıların da kullandıkları gibi) Titreşim Frekanslarını ayarlamak için, Renk Terapisi kullanılırdı.

Adamus / St. Germain tarafından öğretildiği gibi, Mor Alev’den (yedinci ışın) yararlanın. Zira bu, Dönüşümün Titreşim Enerjisidir. Onunla kendinizi yıkayın ve (herhangi bir amaç veya hedef gözetmeden) tüm Dünya’ya ve ötesine bu Enerji Seli’ni gönderin. Mor Alev’in, ağır Enerjileri destekleyen her şeyi çözme ve daha hafif Enerjilere dönüştürme özelliği olduğu için, Meditasyonlarınızda veya içsel çalışmalarınızda onu sıkça kullanın. Her Enerji Işıktır. Ancak, henüz evrimleşmemiş üçüncü Boyut Bilincinin düşünce ve inançlarından dolayı, Frekansı düşer. Böylece, (Aydınlık – Karanlık zıtlığı) daha yavaş ve ağır titreşimlerin içinde hareket eder.

İnsan gözünün henüz, daha hafif, daha parlak, daha hızlı Frekansları algılaması mümkün değildir. Çoğunuzun, Rehberlerinizi veya Işık bedenli Varlıları göremeyişinizin ve ortada sadece materyal/fiziksel şeylerin var olduğuna inanmanızın sebebi, bundan dolayıdır. Bu değişecek.

Çünkü Birliğin doğası gereği, benzer fikirleri ve Frekansları olan insanlarda olduğu gibi, her Titreşim Seviyesi kendi benzerini çekecek… O Frekanstaki ilişkiler bu şekilde yürür. Dünya’dakilerin inandığı gibi, görünüş, para, statü ya da herhangi bir şeyle ilgisi yoktur. İlişkiler daha çok, aynı tınlaşım seviyelerinde kurulur. Aslında çoğu kişinin, kendi Işığını ararken benzer Işıklara çekilmesinin nedeni budur. Ancak o Işığın içeride bulunduğunu bilmediklerinden dolayı, karşısındakinin dış görünüşüne bakarlar.

Bu güçlü Değişim zamanında, fiziksel, duygusal ve zihinsel bedenlerinizin Titreşim Frekansları daha hafifliyor. Çoğunuzun yatıp dinlenme ihtiyacı duyduğunuz fiziksel belirtiler, bu yüzden ortaya çıkıyor. Fiziksel, duygusal ve zihinsel bedenlerinizde, yaşamlar boyunca depolanan eski yoğun Enerjilerin serbest bırakılması, temel fiziksel Enerjinizin büyük bir bölümünü alır ve çoğunuzu, hiçbir belirgin nedeni olmadan, bitkin bırakır. Değişim sürecine güvenin, ihtiyacınız varsa dinlenin ve bol temiz su için.

Bu süreç, hazır olduğunuz bazı noktalar doğrultusunda, şeffaflığınızı, hafif Enerjilerle uyumunuzu ve DNA etkinleşmenizi tamamlayacak.

Enerji, bunların hepsi ve çok DAHA FAZLASI dır. Enerji, Tanrı’nın Titreşim Frekansının ifadesidir. Gerçekliğin içinde daha fazla geliştikçe, kişisel Enerji alanınız daha hafifleyecek ve parlayacak. Böylece, gerçek özünüzü daha fazla sergileyeceksiniz.

Bizler, Arkturus Grubuyuz.

Telif Hakkı©2014 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (http://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir.
Copyright © 2014 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. http://moralev.com/

0 comments:

Yorum Gönder