13 Aralık 2014 Cumartesi

Baş Melek Gabriel (Cebrail)’den Sevginin Yüzleri (12): CESURLUK

 Leaping Tiger
Arkadaşlar, bundan önce Sevginin Yüzleri dizisinde “Cesaret” yazısını yayınlamıştık. Bu kısa notu da ikisinin arasında aklımızın karışmaması için yazıyorum. Gabriel’e göre “Cesaret” ve “Cesurluk” arasında ince farklar var ve anladığım kadarıyla, kendinde sevginin getirdiği gücü hissetmek ve bunu cesaret ve/veya cesurluk olarak ortaya koymaya cüret etmek çok önemli. Şimdi Gabriel’i dinleyelim:
Değerli Sevgililer,
Bugün, “Cesurluk” olarak adlandırılan Sevgi’nin diğer bir niteliğinden bahsetmek istiyorum. Bu nitelik, kişinin kendisinden emin olma ve çevresindeki kişilerin frekansları ile kendi “doğruları” aynı rezonansta titreşmese bile, söylediğinin arkasında durma cesaretini kapsar.
 
Varlığın yepyeni bir “haline” geçiş yapmak, büyük cesaret ister. Ve savunduğunuz bir şeyin tezahür edeceğine dair, güçlü bir inanç gerektirir. Bu mesajı okuyan çoğu kişi, zaman zaman bu cesurluk niteliğini sergilemiştir. Seçmiş olduğunuz yolda ilerlemek (spiritüel yolculuk) ve çevrenizdekiler tarafından ciddiye alınmasanız bile doğru yoldan ayrılmamak, cesurluk niteliğine sahip olmayı gerektirir.
Cesurluk niteliği aynı zamanda, “adanmışlık ve sezgileri takip etme konusunda kararlılık” niteliklerini içinde barındırır. Çünkü “sezgileri takip etmek”, genellikle somut gerçek ve kanıtlara dayalı olmayan, akıl ve mantıktan ziyade, duygusal bedenin hissettiği bir şeye güvenmek olarak görülür.  Oysa sezgisel telkinlerini takip edenler, yolculukları boyunca yaptıkları tercihlerinde esrarengiz bir şekilde şaşmaz bir doğruluk elde ettiklerini ispat ederek, çok önemli bir “rehberliğe” sahip olduklarını kanıtlamışlardır. Bu değişim zamanlarında, sabah uyanıp yeni bir güne başlamak için yataktan çıkmak bile, epey cesaret ister. Cesurluk demek, dünyevi görevlerinizi sürdürürken aynı zamanda İlahi Işığı Yeryüzüne demirleme görevinizi de sürdürmektir.
Bu Dünya’ya, yükseliş aşamasında olan bir Gezegenin bugüne kadar görmüş olduğu en zor şartlarla baş edecek gönüllüler arandığında, bir adım önce çıkan “Cesurların cesuru” ruhlar yerleşmiştir. Sayısız karşıt görüş ve muhalif güçleri birleştirerek “Birlik Bilincinin” dokusunu oluşturmak, birçok meziyet, yetenek ve özellik gerektirir. Bunun hiç kolay olmadığını, biz biliyoruz. Ve sizin karşınıza çıkan tüm zorlukların üstesinden gelme cesaretiniz, tüm Evrende bir efsanedir. Cesurluğunuzun özünde,  Evrenin en büyük kudreti yatmaktadır. Ve bu kudret, sizin sahip olduğunuz Sevgi’dir. Yani, tüm yoğunluğu ve inancıyla en derinlere kök salmış olarak kalplerinizde yaşayan, Yaratan Sevgi’sinin gücüdür. Böylelikle her biriniz, bir zamanlar imkânsız olarak kabul edilen yükseliş yolculuğunuzu tamamlamak için, karşınıza hangi zorluk çıkarsa çıksın tahammül etmeye gönülden razısınız. Sizler, Yaratan ile her şeyin üstesinden gelmenin mümkün olduğunu biliyordunuz. Ve bu da, gerçekten böyledir.
Cesurluk niteliği, Cennet Âlemlerinden (Yaratan katından) gelen ve önünüzdeki günlerde sürekli ortaya çıkması gereken niteliklerden biridir. Kişinin kendi gücüne ve Işığına sahip çıkarak kendisini bu şekilde Dünya’nın geri kalanına gösterebilmesi (duruş sergilemesi), cesaret gerektirir. Çünkü “spot ışığı” altında durma (ön plana çıkma) tanınmış ya da meşhur olma ihtiyacını hiç hissetmemiş bir kişi için bu durum, biraz ürkütücü olabilir. Zira bu günlerde ve bu Çağ’da bu şekilde ortaya çıkmak demek, her şeyin bilindiği ve bilginin bir salise içinde bir yerden bir yere gönderildiği “eleştirel” Dünya’da, “mahremiyetinizin” ortaya dökülmesi demektir. Sayısız itirazlara ve acımasızca eleştirilere karşı derinlere işlemiş olan korkularınızın aşılması, cesaret iter. Çünkü birçoğunuz, geçmiş yaşantılarınızda bu tür tepkilere maruz kaldınız. Işığınızı yaymak ve Yeryüzüne demirlemek bir meseledir, ama bunu Dünya’daki geniş kitlelere duyurmak bir başka meseledir. Bu büyük engeli aşarak, gerçek Öz’ünü tüm ışıltısıyla ifşa eden kişileri kutluyoruz.
Artık Işığınızı daha fazla parlatarak ortaya çıkarmanın ve “ışıldayan” bir kişi olarak Dünya’ya örnek olmanın zamanıdır. Bunu yaparak, tüm eski değer yargılarını ardınızda bırakmış ve Yeryüzüne bedenlenmiş olan diğer ruhları cesaretlendirerek, artık daha fazla işlev görmeyen zıtlıklardan sıyrılıp, kendilerinin ve herkesin en yüksek hayrına hizmet eden davranışları tercih etmelerine yardım etmiş olursunuz. Cesurluk niteliğinizi ortaya koymakla, diğer kişileri yeni çözümler bulmaları, birbirleriyle olan etkileşimlerinde yeni yöntemler, yeni düşünce, varolma ve davranış tarzı sergilemeleri konusunda, cesaretlendirmiş olacaksınız. Sizler, yaptığınız işlerle tanınacaksınız, Sevgililer.
Bu konu hakkında biraz düşünmeniz için, şimdi yanınızdan ayrılıyorum.
BEN Baş Melek Gabriel (Cebrail)
Bu çeviri Mor Alev Dostu tarafından yapılmıştır. Kendisine çok teşekkür ederiz. “Sevginin Yüzleri” yazı dizisinin diğer mesajlarını blogun sol tarafındaki “Konular” başlığı altına “Sevginin Yüzleri Yazı Dizisi – Baş Melek Gabriel (Cebrail) kategorisine tıklayarak ulaşabilirsiniz. Dizinin amacı ve bir araya gelme hikayesi ise şu bağlantıda: Yeni Yazı Dizisi – Baş Melek Gabriel (Cebrail)’den SEVGİNİN YÜZLERİ
©2011-2014 Marlene Swetlishoff, http://www.therainbowscribe.com
Telif Hakkı© 2014 Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (http://moralev.com/) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmiştir
Copyright © 2014 by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. http://moralev.com/

0 comments:

Yorum Gönder