Arkadşlar, Türkiye ile ilgili verilen kanallığı paylaşıyorm sorulduğu için. Kendime not olarak tuttuğumu paylaşıyorm.
Tarih:28 Ağustos
Saat: 00.00
Kanal: Yüce Meclis
Türkiyede olanlara çok üzgündm ve yine çok karışıktı ortalık. Artık bunu sormak istiyodm. İçimde önemli bi his vardı. Odada parlak bi ışık belirdi ve Omara (sirian fizikçi. Ulak olarak beni yüce meclis’le görüştüren) belirdi.
Yine kalbin evrensel lisanına geçtim, ruhumu kalpte birleştirdim, kalbin titreşimine gelince merkavah alanımla Omara aracılığıyla Yüce Meclis’in realitesine geçtim.
Yuva diybilecğim odadaydım. Yüce Meclis’in ortak bilinci konuşmaya başladı. –Soruyu sormadım çnükü onlar okuyor ve biliyor- Dili bu sefer daha sertti (dil hep değişiyo)
"Sevgililer, Sizleri Selamlarız,
Yüce Meclis konuşuyor.
S’ael, Türkiye olarak isimlendirdiğiniz ülkenizdeki sizin zaman gerçekliğinizde gerçekleşnlerin farkındayız.
Enerji farklı yönde akmaya başladı. Bu tersine akan bir nehir gibidir, tüm sular bulanır, boğulanlar ve kurtulanlar olur. Ülkenizi karmaşa sardı. Bir çok ilizyon ve yalan gerçekleştiriliyor. Ortaya çıkan ölüm ve savaşlar suni. Farklı güçlerin yarattığı ilizyonlar, yanlış yönlendirmeler. Dünyevi bir güç savaşı Türkiye’de gerçekleşiyor. Kim elde ederse, zenginliği kazanacağını sanıyor. Bir oyun tahtası gibi stratejiler ve planlar yapılıyor.
Ülke Dünya için önemli bir noktada yer alıyor. Bir geçiş alanıdır. Bir bakın planetinizde başka nerede bu kadar çeşitlilik var. Her çiçeğin olduğu bir bahçe gibi. Sizin ülkeniz dünyanın gelişiminin bir prototipidir. Ülkenizde uyumu ve barışı yaklarsanız tüm dünyaya barış ve uyum hükmeder. Savaş ve acı yükselirse dünyada da yükselir.
Toplu aydınlanmak ancak ülkenizden yayılacaktır. Yeni Çağın odak noktasıdır. Bu yüzden insanlığın tüm sınavı ülkenizde veriliyor. Dinlerin savaşı, inançların savaşı, kültürlerin savaşı, dillerin, ırkların savaşları, zenginliğin savaşı, bu zamana kadar Dünya’nın tüm savaşları ülkede gerçekleşiyor. Dünya’da insanlığın yarattığı karmanın özetini görüyoruz, bu bir arınmadır ve sancılıdır.
Farklılıkların yaratacağı uyumu ve saygıyı kalplerinize kazımalısınız. Ancak birlik, sevgi ve saygı ile bu negatif güçlerin ilizyonlarını bozabilirsiniz. Türkiye’ye bedenlenen ruhlar en güçlü ve saygıdeğer olanlardır ve en zor görevi tercih edenlerdir. Her eyleminiz ve her niyetiniz değişimi yaratmaya muktedir unutmayın ki bu dünyanın akışını belirleyecek.
El ele tutuşun. iyiliği yaratn. Farkında olun. Eyleme geçin. Yardımlaşın. Sevgiyi paylaşın. Işık olmayan yerlere ışık yayın. Üzgün kardeşinize sarılın. Gözlerinizi kapatmayın açın ve görün, gerçek farkındalık budur. Yarayı görmeden iyileştiremezsiniz, acıyı görmeden sevgiyle dönüştüremezsiniz. Türkiye’de ilk adımı ve şifayı yaratacak olanlar sizlersiniz, ışık yolunun yolcuları.
Negatif kanalların olduğunu görüyoruz ve sizi uyarmak istiyoruz. Sizi bulunduğunuz gerçeklikten koparan mesajlara kulak asmayın. Gözlerini, kulaklarını ve kalplerini kapatıp her şeyin yolunda olduğunu söyleyenler ilizyona aldananlardır. Gerçek ışık işçisi dünyeviyatın içinde yaşayan ve değişimi yaratandır, ona gözünü kulağını ve kalbini kapatan değil.
Görmekten korkmayın, yenilik yaratmaya odaklanın.
Değişim için adım atın, değişimi yaratın. Meditasyon grupları oluşacak, onları destekleyin, siz de bulundurun. Niyetlerinizi ve söylemlerinizi değiştirin. Barışı dileyin, barışı seslendirin, sevgiye odaklanın, şefkat ve merhamete odaklanın. Değişimi yaratmanız için tekniği paylaşacağız. Fiziksel eylemleriniz de ruhsal eylemleriniz kadar değerlidir.
Size bir müjdemiz var. Değişiminizi hızlandırmak için üstatlar ve yaşlı ruhlar Türkiye’ye bedenlenmeye başladı. Bu üstatlar yeni yolları, yeni teknolojileri, yeni güzellikleri getirecekler. Bu hediyemizdir. Bazıları çoktan doğdu bile. İlk kelimelerine dikkat edin. Konuşmalarından anlayacaksınız. Onlar size sevgiyi anlatacak, onlar size güzellikleri anlatacak. Onlar size gökyüzünden, yukarıdan geldiklerini söyleyecekler. Çünkü hepsi hatırlamayı seçti. Eğer güçlü ve bilge ruhlardır, onların yollarını açın.
Sizleri seviyoruz ruh kardeşlerimiz,
Sizleri izliyoruz. Sizi destekliyoruz.
Siz bizsiniz, biz siziz.
Hepimiz biriz ve tekiz.
Yüce Meclis”
-28 Ağustos 2015-
Verilen Teknik şuydu:
Bir mum yakıp, bir su koyuyoruz.
Suya elimizle düz bir çizgi çiziyoruz ve çizerken şu niyeti ediyoruz: "En yüksek iradenin izniyle, irademle bu suyu bir anten yapıyorum. Şimdi Türkiye'de ki tüm acıyı ve üzüntüyü çekiyor ve sonsuz bilgi hafızasında depoluyor".
Sonra bir kuvars atıyoruz içine ve şu niyeti ediyoruz: "En yüksek iradenin izniyle, iradeyle bu kuvarsı programlıyorum. Suyla birlikte ülkemdeki negatif enerjiye kanal ol ve lütfen hepsini arındır"
Sonra meditasyon yapıyoruz Beyaz bir ışığın tüm dünyaya aktığını ülkemize aktığını ve tüm ülkeyi arındırdığını. Yüce Meclise ve ilahi kanala sesleniyoruz
Su acıya kanal olacak anten gibi ve kuvars arındıracak. Sonra arınmış suyu denize döküyoruz. Kuvarsı başka şeyleri arındırmak için yeniden kullanabiliriz
Teşekkürlerimi sunuyorm
https://www.facebook.com/groups/287200371489891/permalink/399103700299557/
1 comments:
Peki biz deniz olmayan şehirlerde suyu nereye dökebiliriz?
Yorum Gönder