31 Mayıs 2016 Salı

BM MİKAİL: “IŞIK SAVAŞÇILARI: PROAKTİF, SEVGİYLE İDDİALI”

BAŞMELEK MİKAİL’den mesajlar – LM-06-2016

Ronna Herman kanalıyla, LM-06-2016
Sevgili üstatlar, geçmişte “Barış Savaşçıları” veya “Işık Savaşçıları” deyimlerini kullandığımız zaman bir çoğunuzun kafası karıştı veya rahatsız oldunuz. Burada tekrar, gerçeğin bir çok farklı yorumları ve farklı fasetleri var. Dünyanın ve insanlığın ayrılık ve acının yoğunluğuna düşmesinden bu yana, sizin için ve sizinle gayretle savaştık. Kollektif bilincinizin korku, suçluluk ve değersizlik inançları tarafından yaratılan illüzyon ve negatifliğin gölgeleri ile savaştık. Gerçek kimliğinizin bir çok Fasedi ile yeniden bağlanmanıza ve ne kadar muhteşem olduğunuzu hatırlamanız yardımcı olmak için savaştık.
Baba/Anne Tanrımızın ve Mutlak Yaratıcının “Çocuklarımızın Işığa dönmesine ve İlahi Miraslarına sahip çıkmalarına yardım edin” emirlerini ve direktiflerini gayretli bir şekilde yerine getirdik. Evet, zamanın çağları boyunca Yaratıcının Işığı ve insanlığın gölgeleri arasındaki savaşa dahil olduk, ama sizler umutsuzluk vadilerini geçerken ve umudun ve aydınlamanın dağ zirvelerine tırmanmayı ararken, silahlarımız sevgi, şefkat, anlayış ve destek oldu.
Gölge dünyasına ve insanlığın kalplerine Işık getirme çabalarımıza katılacaksanız; en sonunda doğrunun hüküm süreceği kanaatinizde sağlam duracaksanız (sadece Baba/Anne Tanrımızın bütün resmin ve neyin en iyi sonuç olduğunun farkında olduğunu bilerek); içinizde huzur ve neşe duygusunu sürdürebilecekseniz ve Yaratıcının genişleyen sevgisini TÜM insanlığa yayabilecekseniz, o zaman siz Işık Lejyonlarımızdaki gerçek bir savaşçısınız.
Daha önce neden ve sonuç yasaları veya her eylem için bir tepki olduğu, bunun pozitif veya negatif Karma olarak bilinen şey ile sonuçlandığı ile ilgili bir çok kez konuştuk. Çağlar boyunca aydınlanmış olanlar olarak sizler kişisel karmanızı, atasal karmanızı ve ırksal karmik etkileri dengeye getirmek için gayretle çalışmaktasınız. Bu, dualite ve kutupluluk oyununun ana bölümüdür – Varlığınızın tüm Fasetlerinde denge ve uyuma geri dönmek. Ve şu anda savaş rüzgarları, politik çatışma ve yıkım herkese dokunarak ve etkileyerek Dünyanın etrafında karanlık ve ağır bir örtü gibi girdap gibi dönerken, neler olacak? Işıkta sağlam şekilde durup durmayacağınız veya her gün ve her an yaratılmakta olan negatif karmik düşünce formlarına katkıda bulunup bulunmayacağınız sizin ne hissettiğinize ve düşündüğünüze bağlıdır, sevgililer – zihninizde ve kalbinizde olan şeye bağlıdır. Bir çoğunuzu yaşamın Karmik Hesap Defterini dengelemede başarılı oldunuz. Buna, artı ve eksi sütunları olan “Yaşamın Hesap Defteri”adını verelim, amacınız eksileri artılara veya pozitif enerji kalıplarına dönüştürmektir.
 
Gezegeninizdeki bu karmaşa ve stres günleri sırasında, düşündüğünüz şeyin ve yaymakta olduğunuz duygusal enerjinin envanterini yapmanın zamanıdır. Bu zamanda Dünya gezegeninde gerçekleşmekte olan yanlış yaratımların ve yıkımın kaosuna yakalanmanıza izin vererek, etrafınızda yarattığınız uyum aurasını bozuyor musunuz yoksa inceltiyor musunuz? Televizyon, radyo ve haber medyası vasıtasıyla tekrar tekrar sunulmakta olan senaryolara kendinizi kaptırıyor musunuz? İllüzyonun negatif ortamının yoğunluğuna geri çekilmeye bir kez daha izin verdiniz mi? Eğer bu sorulardan herhangi birine yanıtınız evet ise, tüm dünyadaki diğer barış temsilcilerine Sevgi/Işık/Gücünüzü eklemek yerine, enerjiniz ile dünya durumunun kaotik titreşimlerini besliyorsunuz. En büyük arzusu herkesin en yüksek yararına barışcıl çözümü getirmek olanların yanında mı duracaksınız yoksa istemeden ayrılık, ıstırap ve hükmetmeyi ebedileştirmeyi dileyenlere mi uyumlanacaksınız?
Dünyada olup bitenler ile ilgili bilgisiz kalmanız gerektiğini kastetmiyoruz. Ama, şimdi, daha önce olmadığı kadar, olmakta olan şeylerin üzerine yükselmeniz ve yüksek bakış noktasından bizim gözlemlerimize katılmanız gerektiğini söylüyoruz – doğru veya yanlışın olmadığı, sadece gerçeğin farklı gölgelerinin ve farklı güdülerin olduğu bakış noktası – ırkın, ülkenin veya dinin tamamen haklı veya kusursuz olmadığı, ne de tamamen yanlış olmadığı bakış açısı. Hatırlayın, Dünyadaki her Ruh içinde İlahi Olanın Kıvılcımını taşır. Eylemlerinizin ve kararlarınızın her zaman İlahi plan ile uyumlu olması için, kalp merkezinizde kalmalı ve Ruhun ilham ettiği bilinç ile Yüksek Benliğinize uyumlu kalmalısınız. O zaman sevgililer, en büyük arzusu Dünyayı ve insanlığı Baba/Anne Tanrımızın yüceliğinin hüküm sürdüğü bir ortamda barışcıl birlikte – var olmanın gerçek haline geri getirmek olan hakkaniyetlilerin saflarında durursunuz.
Şeytanın avukatı” rolünü oynamayı kabul etmiş olanlar, gölge yanınızı size en yıkıcı şekilde sunanlar var. Kendini beğenmiş bir şekilde sadece en yüksek, en fedakar güdülere sahip olduklarını iddia eden diğerleri var; ancak, verilen kararların ve barış ve adalet adına başlatılan eylemlerin arkasındaki art niyetleri görüyoruz ve biliyoruz. Dualite oyunu Dünyada tam şu anda en dramatik formunda oynanmakta ve şu anda gerçekleşmekte olan kitlesel karmik hareketin aşağıya doğru dönen spiraline çekilip çekilmeyeceğiniz size bağlıdır.
Pasif bir şekilde bir kenarda durup bir şey yapmamanızı istemiyoruz. Ayağa kalkıp sorumlu olmanız isteniyor, çünkü dinamik Yaşam Gücünüze şimdi öncesinden daha fazla gereksinim var. Hayal edebileceğinizden çok daha güçlüsünüz cesur dostlarım ve çok sıkıntı veren bir dünya durumunda barışcıl çözüm elde etmekte önemli bir rol oynuyorsunuz. Kalp merkezinizden yaydığınız enerjinin, bu büyük çatışmada “in saflarda” olanlar kadar sonuca etkisi var. Siz de ön saflardasınız, çünkü saf, tezahür etmemiş Yaratıcı Işık Maddesine erişme ve onu her güçlüğü yenebilecek güçlü düşünce formlarına ve eylemlere biçimlendirme yeteneğine sahipsiniz.
Hangi taraf için savaşmakta olduğuna bakılmadan, savaş alanına çağrılmakta olan o cesur Ruhlar, eğer hemcins insan varlıkları için nefret, intikam arzusu ve başkalarını köleleştirmek veya kontrol etmek yerine, bunu herkes için gerçek adalet ile ve Ruhun şefkati ile yapıyorlarsa, o zaman hakkaniyetli savaşçılar olarak işlev yapıyorlar ve Cennetin kuvvetleri onlarla birliktedir. Bir nedenle şiddetle protesto edenler, bağıranlar ve yürüyenler enerjilerini kaosun eritme potasına ekliyorlar. Onlar çözümler sunmuyorlar veya pozitif eylem yapmıyorlar, başkalarını suçluyorlar ve başkalarının eylemlerini protesto ediyorlar veya eylemsizliğin barış ve uyuma ulaşmanın tek yolu olduğunu beyan ediyorlar. Bu, iki uç arasında tarafsız olmanın başka bir şeklidir veya tavır almamaktır.  Daha önce size bir çok kez söyledik: “tarafsız olmayı bırakmanın” zamanı. Hangi tarafa hizmet edeceğinizi bildirmenin zamanı, Işığa mı yoksa gölge tarafa mı. Bir Işık Temsilcisi, İlahi Olanın parıldayan bir Kıvılcımı ve sevginin, neşenin, bolluğun ve uyumun proaktif bir birlikte yaratıcısı olduğunuzu beyan etmenin zamanı. Yoksa siz başkalarının dikte ettiklerini izleyerek kolay yolu seçmeye, böylece İlahi Doğuştan Hakkınızı – özgür irade armağanını – bir kenara koymaya istekli olan bir insan Varlığı mısınız?
Barış” bu sarsıcı zamanlarda sık sık kullanılan bir sözcüktür ve çoklu şekillerde yorumlanabilir. İhtilaflı, uyumsuz düşüncelerden veya zihinsel çatılmadan özgür olan zihnin sakin, dingin haline sahip olmak anlamına gelen “zihin huzuru” deyimini kullanıyorsunuz. Barış, dahil olan herkesin yararına olan ve sakin, dingin ve güvenli bir atmosfer, ayrıca yasal bir düzen getiren, iki insan, aile, bir grup, komşu, şehir veya ulus arasında karşılıklı bir anlaşma anlamına gelebilir. Ayrıca iki muhalif kesim arasında çatışmayı önlemek veya durdurmak için anlaşma anlamına da gelebilir. Barışcıl bir ortamı teşvik etmeyi aradığınız için size barış yanlısı veya barışsever denilebilir. Uzlaştırıcı eylemler ile veya ara bulma ile anlaşmazlıkları hallederek “barışı sürdürmek” için çabalayabilir veya “barış arayabilirsiniz.” Barış, herhangi bir durumda uyuma ve dengeye ulaşmanın nıhai sonucudur. Barış egonun duygusal doğası veya zihniyle elde edilmez, her zaman ilgili HERKES için en yüksek/en iyi sonucu arayan Ruhun yüksek titreşimli enerjileri ile elde edilir.
Dualite ve kutupluluk dünyanızda, optimum amaç her şeyde uyum ve dengeyi aramaktır; ancak, bu uyum içinizden başlamalıdır. Ruhun inmesine ve bir kez daha fiziksel bedeninizde hakimiyeti almasına izin verirken, bu kalbinizde gelişmelidir. O zaman sevgiyle filtrelenen gözler ile görmeye ve şefkat ile yumuşamış kulaklar ile dinlemeye başlarsınız. Gereksinim duyduğunuz her şeyin isterseniz sizin olduğunu bilirsiniz ve artık başkalarına ait olanları almayı aramazsınız. Her zaman kazan/kazan çözümü için çabalarsınız ve kaybettiğiniz zaman, herkesin de kaybettiğini bilirsiniz. Işık şampiyonları olursunuz ve İlahi irade, onur, gerçek ve adaletin ışıldayan eterik kılıcını taşırken yumuşakça, ama cesaretle yürürsünüz. Gerçeğiniz olan şeyi onaylarsınız ve örnek olarak öğreterek ve başkalarının aynı hakka sahip olmasına izin vererek bütünlük ve alçakgönüllülük ile, kararlılık ile gerçeğinizi yaşarsınız. Huzuru önce içinizden aramalısınız, sevgililer ve aradığınız şeyi bulduğunuz zaman, dünyaya huzur aurası yayarsınız, bu barışcıl ve uyumlu bir doğa ile diğerlerinin aurası buna katılır ve bunu büyütür.
Birlikte ve bütün gücünüzle, her güçlüğü yenebilirsiniz ve Dünyada ve ayrıca Beşinci Boyutta oluşturmakta olduğunuz Işık hücrelerini/bölgelerini yaratabilirsiniz ve güçlendirebilirsiniz. Ve Işığın bu düşünce formları belirli bir büyüklük seviyesine ulaştığı zaman, mucizevi bir şekilde dünyasal planda tezahür etmeye başlarlar. Vizyonlarınızın çoğu bu noktaya yaklaşıyor ve çabasız tezahür edecek. Son dokunuşlar yapılıyor ve hazırlıklar neredeyse tamam, sevgililer; şimdi tüm azimli çabalarınızın muhteşem sonuçlarını izleyin.
İnsanlığın birbirlerine karşı acımasızlığı devam etmekte olan, yoğunluğa düşüşten bu yana hiç sona ermeyen bir süreç. Barışcıl birlikte var oluş bir çatışmanın nıhai sonucu olmuyor. Altta yatan niyet çoğu zaman fethetmek, zapt etmek ve başkalarına boyun eğdirmek için kuvvet uygulamaktır.
Işık ve gölgeler arasındaki uçurumun nasıl genişlediğini size tekrar tekrar hatırlattık, neredeyse sanki Işığın titreşim kalıpları ile dolu bir dünya, illüzyon ve gölgelerin Üçüncü/Dördüncü Boyut dünyası üzerine bindiriliyor. Bu durum her gün daha dramatik bir şekilde tanımlanıyor. Her an tetikte, kalp merkezli ve Ruha odaklı kalmanız zorunlu. Enerjisel sınırlar koymayı ve sürekli olarak koruyucu Yaratıcı Işığın sütununu veya kalkanını güçlendirmeyi öğrenmelisiniz. Kalbinizin fısıltılarını dinlemelisiniz, çünkü oraya melek rehberleriniz ve öğretmenleriniz erişmeniz ve kullanmanız için bilgelik hazinelerini bırakıyorlar.
İçinize gidin, inançlı yoldaşlarım ve çağlar önce en çılgın hayallerinizin ötesinde yeni galaksiler, dünyalar ve uygarlıklar yaratarak birlikte Evrende süzüldüğümüzü hatırlayın. Yaradılışın tüm İlahi maddesinin sizin için nasıl erişilebilir olduğunu ve tek yapmanız gereken şeyin zihninizle ona erişip forma biçimlendirmek olduğunu hatırlayın. Tek yapmanız gereken şeyin bir şeyi tasavvur etmek olduğunu ve onun mucizevi bir şekilde önünüzde ortaya çıktığını hatırlayın. Üstlendiğiniz bir çok formu hatırlamaya çalışın, bazıları insan, ama ayrıca çeşitli kompozisyonlarda, dokularda ve özelliklerde bir çok farklı form, ama hepsi Baba/Anne Tanrımızın gözünde güzel ve mükemmel.
Dünyada yaşamış her Kök Irkı deneyimlediğinizi hatırlamak önemlidir, bu her renge sahip olduğunuz ve gezegeninizde şu anda bedenlenmiş her ırkın karakteristikleri ile doğduğunuz anlamına gelir. Bu Dünyanın, bu güneş sisteminin, galaksinin ve Alt Evrenin sunmak için sahip olduğu tüm zenginliği ve çeşitliliği deneyimlemiş olan çok fasetli bir Varlık olduğunuzu söylüyoruz. Ve bu nedenle, bu yaşamda sizden farklı ten rengine sahip oldukları – veya farklı geleneklere, inançlara ve ibadetlere sahip olan ya da kendi Tanrılarına farklı isimler verdikleri için kardeşlerinizi nasıl yargılayabilirsiniz? BUNU YAPTIĞINIZ ZAMAN SADECE KENDİNİZİ YARGILARSINIZ!
Hatırlayın sevgililer, bu büyük değişim zamanları sırasında bir fark yaratabilirsiniz. Herkesn görmesi için Sevginizi/Işığınızı parıldatın. Dünyasal misyonunuzu gerçekleştirmenize yardım etmemize ve sizi sevgimizle beslememize izin verin. Birlikte, hüküm süreceğiz.
Ben Başmelek Mikail’im.
(Çeviri: Saffet Güler)
www.RonnaStar.com

0 comments:

Yorum Gönder