Yeni bin yılın en derin enerji değişimi DNA’da meydana gelmektedir. Sevgili varlıklar, bilim adamlarınız iki kuşak sonra mikroskopla baktıklarında yaşlı ve genç insanlar arasında hücresel farklılıklar görecekler! Biz şimdi DNA’nın iki ipliğinden, bizim deyimimizle iki ilmiğinden söz ediyoruz. İnsan genomu incelendikten sonra ipliklerin değiştiği açıklanacak ve evrimin kanıtı olarak sunulacak, çünkü ancak o zaman kendi kodlarınızı sonraki kuşakların kodlarıyla kıyaslayabileceksiniz. Biliminiz geliştikçe şimdi size garip gelen nitelikler yeni çağın bilimi olacaktır.
Değişen sadece DNA’nız olmayacak, bağışıklık sisteminiz de değişecek. Dahası da var, hücresel düzeyde daha önce asla görmediğiniz anomaliler ve güçler göreceksiniz. Hücreler bile farklı biçimde bölünecek ve hücresel farkındalık artacak. Bazıları bu niteliklerin daha önce de hücrede var olduğunu, ancak yeni keşfedildiğini ileri sürecekler, oysa durum onları yalanlayacak ve farklı biyoloji tüm gezegene yayılmaya başlayacak. Bazıları bunu zeki hücrelerin başlangıcı olarak adlandıracak, bazılarıysa bu zeki süreçleri daha evvel neden görmediklerini merak edecekler, bazıları da onun yeni bir şey olduğunu anlayacaklar, ama muktedir kılınmış DNA dediğimiz insan evriminin bir sonraki adımını birçokları gözden kaçıracak.
Söz konusu evrimin nerede başladığını söyleyeyim. Birçok kişi onun yeni doğan İndigo çocuklarla başladığını, insanın gelişmiş bir DNA yapısıyla doğması gerektiğini düşünüyor, ama öyle değil. Hücresel değişim “saf ruhsal niyetle” başlar. Evet, niyet ederek hücresel yapınızı değiştirebilirsiniz. Bu gezegendeki en büyük mucizeler içten dışa doğru gerçekleşmiş, yani insandaki Tanrısallık hücresel yapıda bilinçten madde yaratmıştır. Şu anda gezegende bilinçten madde yaratan avatarlar var, siz de tıpkı bir avatar gibi bedeninizde mucizeler yaratabilirsiniz, çünkü prensip aynıdır. Bir avatar (ermiş) sizin sahip olmadığınız neye sahiptir dersiniz?
TAM BİR ÖZ FARKINDALIĞA. İçinizdeki Tanrısallığı keşfettiğinizde DNA’nız bu keşfin realitesine uyacak şekilde değişir, buna kendi realitenizi yaratma denir.
Aslında DNA’nız kusursuzdur, ama siz bedeninize kısa bir ömre, hastalığa ve dengesizliğe yol açan kısıtlayıcıların yerleştirilmesine izin vermiştiniz. Ancak niyetle bu kısıtlayıcılar azaltılabilir ve DNA’nın asıl tasarımına yakın hale gelmesi sağlanabilir. Şimdi DNA’nızı bilincinize karşılık verecek şekilde ayarlama gücüne sahipsiniz. DNA’nın ilk değişecek bölümleri göremediğiniz manyetik bölümleridir, onlar içinizdeki kimyasal parçaları uyandırmak üzere tasarlanmıştır. Bu değişim en sonunda Tanrının bir parçası olduğunuzu hissetmenizi sağlayacaktır. Tüm değişiklikler hücresel düzeyde başlar, çünkü insan hücrelerinde ruhsal ve fiziksel yaşamın bir karbon kopyası vardır. O sizin olmuş olduğunuz her şeyi ve burada bulunma nedeninizi temsil eder, geçmişten taşıdığınız yaşam kontratları ve karmik nitelikler DNA planında yer alırlar.
2000 yılını geçtiğinizde bazı değişiklikler olacaktır. Bazılarınız spiritüel gelişiminizin durduğunu hissediyorsunuz. Geçmişte en azından ileri doğru bir hareket hissederken şimdi bunu hissetmiyorsunuz. Size ne olduğunu söyleyeyim. Hareketi hala eski enerjide olduğu gibi lineer olarak algılıyorsunuz, oysa hareketi saptama sisteminiz artık “şimdiki” zaman çerçevesine çekilmiştir. Durduğunuzu sanmanızın nedeni, daha yüksek bir titreşim olan şimdi’de daha önce hissettiklerinize hiç benzemeyen boyutlar arası bir hareket elde etmenizdir. Algı şimdi daha az lineerdir, eski enerji paradigması yüzünden durduğunuzu sanıyorsunuz.
Yeni enerjinin bir başka niteliğinin zamanın hızlanması olduğunu bilmelisiniz. Siz evrenin atomik yapısının daha hızlı titreşmesine neden oldunuz, bu yüzden zamanınız hızlanıyor. Yerkürenin jeolojisinde gördüğünüz şey de hızlanan bir zaman çerçevesidir. Kendi bölgenizdeki zamanı değiştiriyorsunuz, ama onu kıyaslayacak başka bir zaman çerçevesine sahip değilsiniz. Bu yüzden zaman aynı gibi görünüyor, ama hücresel düzeyde çoğunuz devam eden hızlanmanın farkındasınız. Bir zaman gelecek, biliminiz çevrenizdeki evrene bakıp onun yavaşlamakta olduğunu söyleyecek, gerçek şu ki o yavaşlamıyor ama siz hızlanıyorsunuz. Bu, zamanın görece olmasıyla ilgili bir şeydir.
Eşiği geçtiğinizde bir gevşeme, bir rahatlama hissedeceksiniz, yani ait olduğunuz duruma alışacaksınız. Endişe dağılmaya başlayacak ve kendinizi hücresel düzeyde rahat hissedeceksiniz. Mücadelenin gezegenin titreşimini yükseltmek için verildiğini söylemiştik, gerçekten de öyledir. Son ölçüm 2012 yılında yapılacak, o tarihten itibaren gezegen bir daha asla ölçülmeyecektir, çünkü yeni bir enerjiye ve yeni bir dünyaya giriyorsunuz. Binlerce yıldır her spiritüel hareketinizi sorgulayan bir düaliteye sahiptiniz, yeni enerjiyle birlikte düaliteniz de yüksek benliğinizden uzaklaşmaya başlayacak ve insanlık tarihinde ilk kez düalite dengesi değişecektir, yükseliş sürecine girebilmeniz için onun değişmesi gerekiyor. Korku ve endişenin nereden geldiğini biliyor musunuz? Düalite denen parçanızdan gelir, siz sorunları çözdükçe düalite geri itilecek ve ruhsal yapınızdaki denge değişecektir. Düaliteyi kendinden uzaklaştıran insana ne olacağını biliyor musunuz?
Yükselecektir! Bunu ilk önce çocuklarda göreceksiniz. İndigo çocuklar düaliteyi uzaklaştırma yeteneğine sahiptir.
2000 yılında eşik geçildikten sonra eski enerjide çakılıp direnmeye devam edenlere söylenecek son söz “Tren istasyondan ayrıldı” olacaktır. 1987’den beri küçük adımlarla yeni enerjiye geçilebilirdi, ama çoğu bunu reddetti ve eski yollara saplanıp kaldı. Şimdi yeni enerjiye geçebilmeleri dev bir adım atmalarını gerektiriyor. Bazıları eski enerjide kalmaya devam ederek sizi yanlış yolda olmakla suçlayacak, kendileri kadar hayat deneyimine sahip olmadığınızı söyleyip sizden ayrılacaklar. Bu kaçınılmaz bir bölünmedir, insan doğasına has bir şeydir. Yeni enerjiye bağlı olanlar herhangi bir insan hiyerarşisi çevresinde ego geliştirmez, çalışmalarında ve tutumlarında hiçbir gündem, beklenti ve hesap yoktur. Başarılarıyla övünmezler ve sözlerinde bilgelik vardır, onlar şimdi’de bulunan insanlardır.
Eğer düaliteden kopacaksanız, eğer DNA’nızı değiştirecekseniz, eğer hayatınızda mucizeler görmeye ve daha önce sıkıntı veren alanlarda huzura kavuşacaksanız yanınızda üç rehberden fazlası bulunmalıdır. Bunlar üst rehberlerdir, yani boyutlar arasıdır, size aile hissi veren varlıklardır. Önünüzdeki 12 yıl içinde bu gezegene epey yeni enerji aktarılacaktır, bunun anahtarı özel astronomik hizalanmalar, yani gezegenlerin sıraya dizilmesi olacaktır. Birçokları bu hizalanmalardan ve astronomik anomalilerden korkacak ve çevreye korku saçan senaryolar üreteceklerdir. Siz başkalarının pompaladığı korkunun ortasında durup bu hizalanmaları kutsayın ve söylediklerimi hatırlayın. Spiritüel fabrikanızın yenilendiğini ve biçimlendirildiğini unutmayın. Sözünü ettiğimiz enerjiler ihtiyaç duydukça size aktarılmaya devam edecek ve enerjinin çoğunluğunu dişi enerji oluşturacaktır. Bu bir cinsiyet meselesi değildir, dişi enerjinin aktarımı dünyanın dengesini sağlayıp insanlığı güçlendirecek ve sizi eski bilinçten daha yumuşak bir bilince taşıyacaktır.
-Kryon----
--'Lee Carroll -
(1999)
https://www.facebook.com/feryal.paradis
0 comments:
Yorum Gönder