Her zaman olduğu gibi güzel bir genç kadındım.
On beş yaşımda kocamla taşınmaya karar verdim. Birçokları gibi ben de aşık oldum ve evimi inşa ettim.
Eski yöntemlerle eğitim aldım, ortağım ve çocuklarımı büyütmeye adadım.
Bir kadın ve bir anne sevgisi ile kendimi tam ve tüm sevgisiyle verdim.
Bu büyük dini ve sosyal bağlılığı karşılamak için kendimi düşünmeyi bıraktım.
Hepsiyle ilgilenmekten memnun oldum. Sonra kendimi unutmaya başladım.
Çocuklarımı düşünürken kendimi unuttum, onların da bana ihtiyacı vardı, harika bir anne oldum
Kendimi unuttum. Kocamı aldatmak mı? Asla! Ben zaten ona aittim ve bu iyi bir kadından değil, iyi doğmuş ve terbiyeli.
Uzun yıllar, belki de on yıllar boyunca kendimi unuttum.
Yine de ruhumu dinlemedim ve bana biraz bağımsızlık veren şeyi terk ettim.
Kendimi unutup durdum ve çocuklar büyüdü.
İhtiyaçlarına hizmet etmeye adanmış bir gölge oldum:
Torunlara baktım yemekleri yaptım ama hepsine çok sevdiklerimin bağırması ve suistimalleri eşlik etti!...
Bugün beni ve ortağımı unuttuk ayrılmaya karar verdik
Çocuklara olan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, babaya olan bağlılığının bittiğini düşünüyor.
Kendimi unuttum ve bir çiftimin kalmadığını fark etmedim.
Beni yıllar önce terk etti. Sadakatsizliğin ve yeni çocukların ayaklarımı yere basmam için yeterli bir argümandı.
Ve yine de kendimi aldatmaya devam etmek daha ucuz olurdu.
Şimdi yalnızım, yaşlılığın ve hastalıklarla dolu, aklımın büyük çoğunluğunda.
Geriye dönüp bakıyorum da eş ve anne olmadan önce kadın olmalıydım.
En çok ihtiyacım olan, her şeyden önce ve herkesten önce kendimdim.
Etrafıma bakıyorum ve benim durumumda bir sürü kadın var.
Eşine çocuklarına adanmış arkadaş ev hanımı bir nasihat verebilseydim şu olurdu kadın olmayı unutma kendini unutma Senden asla vazgeçmeyecek tek kişi sensin!...
Uç, hareket et, bugün olan en güzel günlerini yaşa.
Sakın pes etme, gri günler gelecek ölüm, gözyaşı ve çok ağlanacak.
Ama çocuklar nankördür ve sen sadece kendin varsın bak ve bul. Git, git, gez, en çok da AŞK!
(Yazmayı bıraktım, boğazında düğüm düğüm bulanık gözlerle baktım, ağladığını gördüm ve sonra sarılıp af diledim!... )
KENDİNİ UNUTMA...
0 comments:
Yorum Gönder