23 Kasım 2014 Pazar

Neden “Yükseliş” hakkındaki inanışlar birbirinden farklı?

Christian Schloe 2Sevgili Okuyucularım,
Burada Yükseliş yolunda olduğumuzdan, nasıl yükselebileceğimizden oldukça sık bahsediyoruz ama Yükseliş’in ne olduğu konusunda çok fazla konuşmadığımızı fark ettim. Sizlere kendi fikrimi açıklamak isterim:
Belki de, “Yükseliş” kelimesini kullanmak yerine “Alçalış” kelimesini kullanmalıyız, çünkü bize çok yükseklerdeymiş gibi gelen cenneti bu dönemde dünyamıza “indirmek” üzere burada bulunuyoruz. Eksiksiz her birimiz en “yükseklerden” gelen varlıklarız ve burada daha ağır ve yavaş enerjilerin bulunduğu 3 boyutlu fiziksel yaşamı deneyimliyoruz. Tanrı’nın kalbinden kopup gelmiş olan bizler, nasıl eksik, düşük, hatalı varlıklar olabiliriz ki? İşte bu yüzden, sürekli olarak bize “kim olduğunuzu hatırlayın” deniliyor. Böylece artık sonuna ulaştığımız 3 boyutlu zıtlık ve ayrımcılık deneyini tamamlayıp, bir başka deneyi başlatabiliriz. Bu, bize bildirildiğine göre evrende ilk olacak bir durum: Yüksek boyutlarda fiziksel yaşam ve yükselişi fiziksel hayata veda etmeden başarmak!
Ben çalışmalarım sırasında çok rahat boyutlar arası gezebildiğimizi fark ettim. Aslında bunu her gün yapıyoruz, sadece fark etmiyoruz. Bu bilgiye geçenlerde şöyle bir değindiğimde bazı tepkiler aldım, sanki bir boyuttan diğerine geçince geri dönülmez, orada kalırmışsınız ve bu boyuta açılan kapılar kapanırmış gibi inanışlar var. Ben kişisel olarak bunun böyle olmadığını biliyor, deneyimliyor ve buna inanıyorum. Aynı bilgi Baş Melek Michael, St. Germaine, Arkturuslular gibi pek çok ışık varlığı tarafından da onaylanıyor.
Peki, Yükseliş hakkında bunun dışındaki inanışlar ne olacak? Aslında Brenda Hoffman’ın rehberlerinin aşağıda verdiği mesaja göre, o inanışlar da doğruluk taşıyor. Yükseliş çok kişisel bir olgu, kişisel bir deneyim. Sanırım, yükselmenin “yeryüzünde sevginin beden bulmuş hali olmamızdan” başka bir kuralı olmadığından, kalıplar içinde yaşamayı öğrenmiş bizlere böylesi özgürlük biraz tuhaf geliyor ve aklımız karışabiliyor. İşte o yüzden bu mesajı elimden gelen en kısa zamanda tercüme edip yayınlamak istedim.
Hepimiz kendi ruhlarımızın neye ihtiyacı olduğunu biliyoruz, bazen yardım almayı, bazen de bu yolda bildiğimiz gibi yürümeyi tercih ediyoruz. Her iki seçenek de geçerli. Her ikisi de faydalı. Her zamanki gibi, kalbimizi dinlemek yapabileceğimiz en doğru şey.
Brenda Hoffman ve rehberlerine çok teşekkürler. (www.LifeTapestryCreations.com)
Mor Alev
Sevgililer,

21 Kasım 2014 Cuma

Yolunuzu tamamlamaya, sadece birkaç adımınız kaldı! – Meryem Ana

 where will it lead me
Bu mesajı çeviren Mor Alev Dostuna, ileten Bob Fickes’e ve elbette Meryem Ana’ya ve Kutsal Anne’ye kucaklara sığmayan teşekkürler…. (bob-fickes.com).
Yeryüzündeki Sevgili Ruhlar! Bugün sizlere, en büyük Sevgi ve Şefkat duygumu sunmak için huzurunuza geldim. Ne kadar çok değiştiğinizi ve İlahi Işığa doğru yükselerek ne kadar aydınlandığınızı görüyorum. Bu yaşamınızda, sandığınızdan daha da başarılısınız. Hepiniz, bütün aileniz, atalarınız ve Dünya’nız için çok şey yaptınız. Bu sizin, hep beklediğiniz bir yaşamdı! Size göre ne kadar sıradan gibi görünse de, bu yaşamınızda Işığa yükseleceksiniz ve sonsuz Kozmik Sevgi’yi deneyimleyeceksiniz. Bu Işık ve Sevgi ile ailenize hayırlar getireceksiniz ve sizinle birlikte sonsuzluğa erişmeleri için, onları özgürleştireceksiniz. Sizler, seçilmiş kişilersiniz! Çünkü sizden önceki nesillerin çözmekte başarısız oldukları sorunlarla karşı karşıya gelen, Sizlersiniz. Bizler de sizin için buradayız. Size her gün hayır dualarımızı gönderiyoruz ve en zor durumlarınızda sizlere destek oluyoruz. Sizleri çok seviyoruz. Hatta ailenizin tüm geçmiş kuşaklarının sizi sevebileceğinden çok daha fazla seviyoruz.
Bu Sevgimizi size Işık aracılığı ile gönderdiğimiz için, artık bizim tarafımızdan ne kadar çok sevildiğinizi kalbinizde hissedebilirsiniz. Kozmik Sevgi enerjisinin sizi nasıl sarmaladığını ve yolunuza devam edebilmeniz için size nasıl güç verdiğini hissedin. Yolunuzu tamamlamaya, sadece birkaç adımınız kaldı!
Çözülmesi gereken en zor problemlerin, daima en sona kaldığını biliyor muydunuz? Şayet bu sorunları neşe ve sevinçle karşılarsanız, en son sınavınızdan da geçmiş olacaksınız.

20 Kasım 2014 Perşembe

Hilarion: Son zamanlardaki enerji akışı, belki bu güne kadar tarafsız olarak bakma gereği görmediğiniz alanları ortaya çıkarıyor.

Divine Awakening by John Paul PolkDeğerli Sevgililer,
Her biriniz, Öz’ünüzü ve sizinle ilgili olan her şeyi, yeniden değerlendirme sürecinden geçiyorsunuz.
Tiryakisi olduğunuz alışkanlıklarınıza bakıyorsunuz ve bu yükseliş yolunda, hangisinin sizin için daha elverişli olan bir şeyle yer değiştirmesi gerektiğini, tespit ediyorsunuz.
Bu durum, her şeyde bir denge sağlama meselesidir. Ara sıra keyif aldığınız şeylerle kendinizi şımartma alışkanlığınızdan vazgeçmeniz gerekmiyor. Sadece zamanı geldiğinde, bırakmanız gereken şeylerden rahatlıkla feragat edebileceğinizin farkında olmanız önemlidir.
Son zamanlardaki enerji akışı, belki bu güne kadar tarafsız olarak bakma gereği görmediğiniz alanları ortaya çıkarıyor. Bir kişinin temel ihtiyaçlarının, anlayış ve şefkatle kabullenilmesi ve yerine getirilmesi, buna bir örnektir ve bu örneğin cevabı da Sevgi’dir.
Doğru ve yanlış, yargı ve eleştiri, suçlama ve utanç gibi kavramlar, insanoğluna haiz algılardır. Bu gibi algılar, yaşamın tüm güzelliklerini yaşamaya hazır, masum ve her seçeneğe açık bir bebek olarak Dünya’ya geldiğiniz zaman, düşüncelerinizin içine sindirilmiş kavramlardır.

19 Kasım 2014 Çarşamba

Baş Melek Gabriel (Cebrail)’den Sevginin Yüzleri (10): KARARLILIK

 Bjorn Richter - Love and Security
Değerli Sevgililer,
Bugün, Sevgi’nin niteliklerinden biri olan “kararlılık” hakkında söyleşmek istiyorum. Bu nitelik hangi özellikleri kapsamaktadır?
Kararlılık niteliği, kişinin istikrarlı bir şekilde özverili, cesaretli, azimli ve inançlı olmasını gerektirir. Bu nitelik kişinin kendi içinde, hem kendisi hem de başkaları için belli düzeyde “cesaretlendirici” frekanslar içeren bir alan oluşturur.  Ve şartlar ne olursa olsun, kişinin kendi Işığında ve Gerçekliğinde kalmasını sağlar.
Kararlılık niteliğine sahip olmak; gerek kişisel yaşamlarda, gerekse Dünya’da meydana gelen tüm olaylarda dengesini koruyabilen, aynı zamanda kendi İlahi Dişil ve İlahi Eril enerjileri dengeli olan bir kişilik olmayı gerektirir.
Kararlılık demek, kişinin kontrollü ve sağduyulu kalarak, ölçülü ve akılcı bir şekilde ilerlemesi demektir. Bu nitelik, kişinin her şekilde sakinliğini koruyacağına ve düzeni sağlayacağına dair her zaman güvenilir bir kişi olmasını sağlar. Kararlılık niteliğine sahip olan bir kişi, herkesin kargaşa yaşadığı bir ortamda, adeta fırtınanın merkezindeki sakinliktir. Ve sadece varlığıyla bile bu niteliği etrafındaki kişilere yaymasına, ihtiyaç duyulan bir kişidir. Bu kişinin Aura’sı;  Barış, uyum, destek ve şefkat duygularının yanı sıra, o anda kararlılık niteliğine çok ihtiyaç olduğuna dair sezgisel bir anlayışla doludur.

“ Sevgili Varlıklar..,


 


 


Kalplerin bir attığı, yüreklerin tek olduğu dönemlere hoş geldiniz.
Çırpınışlar, dalgalanmalar...Siz hiç dalgalanmadan dinginleşen, karışmadan düzelen, esmeden durulmayan bir şey gördünüz mü?
Bu evrensel ve ilahi yasalar gereğidir.

Aydınlanmaya hazır olan kısımlar, bölgeler, yürekler, sıra sıra hazır oldukça aydınlığa giriyor..Bununla onur duymaktayız.
Uyanış ve bilinçlenme hızla artmaya devam edecek. Bu dönem pirinç ayıklama dönemi olup, titiz bir şekilde, pirinçleriniz içindeki taşları ayıklayacaksınız. Bir tek unutulmuş taş bile, pişende dişinize takılıp, dişinizi kırabilir.. Bu kadar önemli bir temizlenme- arınma ve ayıklanma dönemi içine alındınız, bunun ne kadar önemli bir süreç olduğunu lütfen idrak ediniz..

Kalplerdeki her bir siyah leke, güneşteki lekeler gibi, ciddi patlamalara yol açacaktır sizlerde.. Aydınlanma dönemleri, reform dönemleri, insanlığın tüm dönemlerinde sancılara sebep olmuştur. Sizler, kişisel reformlarınızda bunları yaşarken, insanlık da bu reformlara direnen yanlarıyla sancılar içine girdi. Şimdiki insanlığın yaşadığı, evrensel bir reforma direnç göstermektir.. Bunun adı 'dönüşüm paketidir'. Direnç faydasız..Değişime direnenler, yoklukla sınanacaklardır..

Tekamül planı gereği, zorluklarla olgunlaşan insanlık, yepyeni programını açmak ve devreye koymak üzere, içinde bulunduğu yüzyılda, madde ve mana bilgisini kavrayacak, idrak ederek, her ikisinde gizli bulunan ana bilgiyi ve çekirdek hafıza bilgisini fark ederek, insanlık ve dünyaya hizmete alınacak, bunun sonucunda da" Evrensel Plan" daki onurlu yerine geçecektir.


BM MİKAİL: Kasım/Aralık 2014 Mesajı – 6 ncı Boyut Portallarının Dünya Gerçekliğine Açılması

10348591_10202815920231270_7591117166224151858_n

SİHİR YÜKSELİYOR ve KELEBEK ORTAYA ÇIKIYOR

6 ncı Boyut Portallarının Dünya Gerçekliğine Açılması

Kasım/Aralık 2014

Başmelek Mikail ~ Celia Fenn kanalıyla

Bu 2014 yılı güçlü bir değişim yılı oldu ve daha fazla değişim ve aynı zamanda kaosun her gün yoğunlaştığı görüldü. Ama, Sevgililer, sizler bu yoğun kaosu görebilirken, aynı zamanda daha derine bakmalı ve bu yaratıcı enerjinin kargaşasında ortaya çıkan İlahi Kalıbı görmelisiniz. Daha ileri ve daha derin bakmalı ve Sihrin her tarafınızda nasıl Yükseldiğini ve Yeni İnsan olarak ortaya çıkan Kelebeğin kanatlarını nasıl açmaya başladığını görmelisiniz.
2:2 portalı olan bu yılın Şubatında, Dünyanın büyük bir geçiş ve dönüşümden geçeceği gerçeği uyarısında bulunmuştuk. O zamanda, zaman çizgilerinde geçiş yaptınız ve düşük titreşimlere geçici olarak düşüş oldu ve yeni zaman çizgisine alıştınız ve enerjileri yükseltmeye başladınız. Plan buydu, frekansı biraz düşürerek ve sonra yükselterek 6 ncı Boyut portalını açacak ve bir kez daha bunu Dünya Gerçekliğinin bir parçası yapacak momentumu toplayabilecektiniz. Bu işleme ulaşıldı ve 11 Kasımda 11:11′de portallar açıldı ve Sihrin 6 ncı Boyut enerjileri Dünyaya demirlenmeye başladı. Bu işlem Aralık ayının 12:12 sine kadar tam gücünde devam ediyor ve 21 Aralık’ta Gündönümünde, Dünya Galaktik Merkez ile hizalandığı ve Yeni Gerçekliğin Işık Kodları ile Dünyanın 6 ncı Boyut planını enerjilendirdiği zaman tamamen aktive olacak.

18 Kasım 2014 Salı

Cennetten Mektuplar #5101 – Sevgi, bereketlidir. Onu cömertçe dağıtın!

 bored panda
Bu mesaj Mor Alev Dostu tarafından çevrilmiştir, bu mücevheri bizim için bulduğundan dolayı ona çok teşekkürler. Orijinalinihttp://heavenletters.org/ da bulabilirsiniz. Gloria Wendroff’a da teşekkürler.
Tanrı dedi ki;
Dünya’da şöyle bir söylem var: “Her güzel şeyin bir sonu vardır.” Bu söylem gerçeği ifade etmiyor. Hem de hiç!
Benim yaşadığım Cennette, hiçbir şeyin sonu yoktur. Bunu anlıyorsunuz değil mi? Yaşamın bir sonu yoktur. Ruh sonsuzdur. Benim olduğum her yerde, her şey gerçektir ve sonsuza kadar sürer. Güzellik, sonsuza kadar sürecek olan harika bir Gerçektir. Ve Sevgi! Evet, tabii ki, Sevgi…
Sevgi, ebedi ve sonsuzdur. Bundan daha iyi bir konumda, olamazdı zaten!
Sevgi, enerjinin genişlemesidir. Sevgi, duygulardan daha yücedir. Aslında Sevgi, var olan her şeydir. Birlik, Sevgidir. Sevgi ve Birlik, birbirinden ayrılamaz. Sevmenin sonu yoktur. Bundan dolayı Sevgi için, “var olan her şeyin en üst noktasıdır” diyebiliriz. Sevgi, sonsuza kadar genişler ve yayılır ve böylece tüm kalplere dokunur. Sonra o kalpler, diğer kalplere dokunur. Sizin dilinizde, “kalbime dokundu” diyorsunuz ya, işte budur! Herkes, Sevgi’nin nasıl bir duygu olduğunu bilir. İster sevmekten kaçınsın, ister kendisini Sevgi’ye kapatsın; Hiçbir kalp, Sevgi’ye yabancı değildir.

16 Kasım 2014 Pazar

Arkturus Grup Mesajı: “Evrimleşme”, kendinizin kim ve ne olduğunu tekrar hatırlama yolculuğudur

 Walking monks on desert
Arkturuslulara, Marilyn Raffaele’e ve çeviriyi yapan Mor Alev Dostuna çok teşekkürler. (www.onenessofall.com)
Arktrus Grubu olarak bizler, Gerçeğin daha fazla bilinmesi ve anlaşılması amacını taşıyan ve Sevgi ile sunulan bu mesajla, hepinizi selamlıyoruz.
Çoğu bireyin, kendi kişisel inanç sistemlerini sorgulamaya başladığını gözlemliyoruz. Bu da, zihinsel bedenlerinizde bir arınma oluştuğunun bir göstergesidir. Aslında tüm bedenleriniz bu arınma işleminden geçiyor.
Sizler sadece, insan gözü ile görülen fiziksel bir bedenden ibaret değilsiniz. Aynı zamanda, enerji alanınızı oluşturan eterik, duygusal, zihinsel ve ruhsal bedenlere de sahipsiniz.
Dünya’dan yayılan Işık, her geçen gün artıyor. Şu an öyle görünmüyor olsa bile, sizler değişim yaratıyorsunuz.
Yoğun ve bilgisizce yaşanmış ömürler boyunca birikmiş olan eski ve çürümüş enerjileri, Gerçeğin ve Işığın frekansıyla değiştiriyorsunuz ve böylece tüm bedenlerinizi arındırıyorsunuz.

14 Kasım 2014 Cuma

Hilarion: Her biriniz, daha önce pek fazla kişinin yürümediği bir yolda yürüyorsunuz

road less travelledDeğerli Sevgililer,
Geçen hafta hepiniz büyük bir enerji akışına maruz kaldınız. Şimdi de bu enerjiler, sizlerin “beşeri” sisteminizce (bedenlerinizce) özümsenmeye başlıyor.
Bu yüksek enerjiler, daha büyük bir içsel arınma ve temizlenme işleminin gerçekleşmesi için, geçmişteki anılarınızı yüzeye çıkarıyorlar. Ve aslında aklıselim düşünmek yerine, olaylara tepkiyle yaklaşma dürtüsünü de tetikliyorlar.
Böyle bir durum ortaya çıktığında, bunun bedensel olarak enerjilere “uyumlanma ve özümseme” sürecinizin bir parçası olduğunu kabul edin ve kişilerle olan etkileşiminizde asabi veya sabırsız olduğunuz için, kendinizi bağışlayın.
Merak etmeyin, siz iyisiniz! Dolayısıyla, eski ve yıpranmış “kalıplarınızı” tetikleyen kişilere tepki vermeden önce, eski davranış kalıplarıyla hareket ettiğinizi fark edecek kadar sabretmediğiniz ve kişilere hemen patladığınız için, kendinize çok fazla kızmayın.

10 Kasım 2014 Pazartesi

Şimdi sıra sizde – Konsey (Mesaj 8)

 masaru emoto pic 2
Çeviriyi yapan Mor Alev Dostu, Ron Head ve Konseye çok teşekkürler. Mesajın orijinaline http://www.oraclesandhealers.wordpress.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Bugün sizlerle bizim yanımıza, yani “yuvasına” dönmüş olan bir Ruhun en son yaşamı hakkında söyleşeceğiz. Daha doğrusu sizlerin dikkatini çekmeyi başararak, genel algıdan çok farklı bir bakış açısı sunmuş olduğu bir konu hakkında, konuşmak istiyoruz. Konunun kahramanı, sizlerin Masaru Emoto olarak bildiğiniz Ustadır.
Bu Usta, su ile ilgili araştırmalar yaptı. Ve sizler de genellikle onun hakkında, sadece “suyun algılayan bir bilinci olduğunu” ve böylece düşünceleriniz ve sözleriniz doğrultusunda, “şahane veya kötü” gibi çok çeşitli şekillere büründüğünü, gösterdiğini düşünüyorsunuz. Evet, gerçekten de bunu yaptı. Ancak verdiği bu “mesajın” içeriğinde, bundan çok daha fazlası vardı.

8 Kasım 2014 Cumartesi

Baş Melek Gabriel (Cebrail)’den Sevginin Yüzleri (9): EMPATİ

 moments
Değerli Sevgililer,
Bu söyleşimizde, Sevgi’nin niteliklerinden biri olan “Empati” duygusunu ele almak istiyoruz. Empati, akıl merkezli kişilerden ziyade, kalp merkezli olan kişilerde otomatikman ortaya çıkan bir duygudur.
Empati, karşı taraftaki kişinin deneyimlediği bir durumun oldukça zor olduğunu ve bu durumun, normalde hiç kimsenin isteyerek ve bilinçli olarak seçmeyeceği ama yine de bir şekilde kendisini tam ortasında bulduğu bazı olaylar gibi, sabır ve dayanma gücü gerektirdiğini, sevecen bir kalple “sezebilme” becerisidir.
Empati niteliğini uygulayarak, kendisini benzer bir durumdaymış gibi karşı tarafın yerine koyabilme yetisine sahip olan kişinin içindeki “anlayış niteliği”, zor durumda olan kişi tarafından hissedilir.
Böylece mağdur olan kişi, kendisinin neler “çektiğini” ve neler yaşadığını karşı tarafın sezgisel olarak kavradığını hissettiğinde, duygusal olarak güçlenmiş ve morali yükselmiş olur.
Bir kişiye acı veren bir şeyin, diğer kişilere de acı verdiğini idrak edebilmek, oldukça gelişmiş bir duygusal zekâ gerektirir.

7 Kasım 2014 Cuma

Hilarion: Sizler, İlahi Alev’in bir kıvılcımısınız ve Evrenle birlikte eş-yaratanlarsınız.

 Catch a Falling Star by Francene Hart
Değerli Sevgililer,
Birçoğunuz kendinizi, duygusal ve düşünsel kalıplarınızın büyük temizliğine adadınız.
Duygusal kalıplarınız neredeyse dengelendiğine ve nötrleştiğine göre, artık düşüncelerinizi bir sonraki alana, yani “gözlem ve yeniden uyumlanma” alanına yönlendirebilirsiniz. Bu, sadece sizin yapabileceğiniz bir iştir. Düşüncelerinizin ya da neyi düşüneceğinizin sorumluluğunu üstlenecek sizden başka kimse yoktur!
Yaşamınızda meydana gelen olayların içeriğine bakmanın ve onları algılamanın birden fazla yolu vardır. Onlara ustalıkla karşılık vermenin de birçok yolları vardır. Yine de yaşamları boyunca öyle koşullanmış olan insanlar, genellikle kendilerine asla başarı sağlamamış olan eski kalıplarla olaylara tepki verme eğilimindeler. Günlük yaşantılarında sürekli aynı tür olayların gün yüzüne çıkmasının nedeni, büyük ihtimalle bu davranışlarından dolayıdır.
Her biriniz bu tür olayları deneyimleyerek, Benliğinizin içinde barınan Yüksek Suretlerinizin çoğunu keşfetmeye çalışıyorsunuz. Yükseliş yolunda attığınız her adımınızla, Öz Benliğinizi ve önünüze açılan gerçekliği anlamak için, enerjinizi yükseltme çabası içerindesiniz.