17 Ağustos 2017 Perşembe

AĞUSTOS AYINA ASTRO BAKIŞ & MEGA LEMURYA TUTULMASI


solar eclipse foto 
James Tyberonn
Ağustos ayı şaşırtıcı büyük astrolojik olaylar ile, inanılmaz derin etkisi olan oluşlarla dolu. Büyük astronomlar, astrologlar ve görürler İkili Mega – Tutulmaların aşamalarını kutluyorlar, yaratılan yerçekimsel titreşimsel karışımların gerçek nadir alaşımının etkilerini tartışıyorlar.
Bu enerjilerin penceresi ile başlayarak, güçlü bir Ay Tutulması, Tam Güneş Tutulması, güçlü bir Meteorik olay (Persedis Meteorları), gerileyen beş gezegen olacak. Bu olağanüstü periyot kadim Lemurya’nın Pasifik bölgelerinden başlayarak, mega güneş tutulmasının batıdan doğuya hareketi ile aydınlanacak ve Kuzay Amerikanın çoğunu yıkayacak.
Ama açık olalım, ister görünür olsun ister olmasın, bu olayın inanılmaz etkisi kesinlikle tüm gezegeni etkileyecek.
Gerileyen beş gezegenin ve meteor şovunun bu kombinasyonu belki de yüzyıllardır en büyük fırsatı sunuyor. Ay Tutulması aşaması, Perseids meteor banyosu tarafından süslenmiş birleşik alanda Güneş Tutulması ile birleşecek. Merkür gerilemesi ve Satürn gerilemesi, birlikte yaratım niyeti için ‘hayatta bir seferlik’ eşsiz bir fırsatı sağlayan, kodların muhteşem enerjisini sunacak. Bu nedenle, odaklanarak meditasyon yapmak, engelleri kaldırmak ve “en yüksek hayıra” odaklanmak için birlik içinde veya bireysel olarak meditasyon yapmak için değerli bir zamandır. Bu aşamada meditasyon yapmak, 3 ncü boyut realitesine hedefleri tezahür ettirmekte üssel olarak daha etkilidir. Bunun nedeni, tutulmaların ve enerjilerin karışımının gezegeni yaşam gücünün verimli birimleri ile dolduruyor olmasıdır. Yaşam gücü birimleri, Akash güç düğümlerinde hayal edilemez derecede maksimuma çıkacak ve gezegenin tüm noktalarında yüksek dereceye çıkacak.
Elbette, benzeri görülmemiş arınma aşamasındayız ve bu şaşırtıcı yerçekimleri ve uç enerjiler, tüm çözülmemiş sorunların yüzeye çıkacağı, ‘astrolojik pota’ya birleştirilecek. Ezici dönüşte siz de dahil dünyanın çıldırdığını hissettiğiniz aşamalarda olabilirsiniz. Ama bu aşama bir seviyede acımasız & çileden çıkarıcı iken, eğer doğru yaklaşılırsa aynı zamanda, karmik sorunların çözümlerini sağlamakta, yeni başlangıçlar yapmakta olağanüstü üretken olabilir ve yaşamınızda bireysel olarak ve kitlesel olarak insanlığın yüksek evriminde muazzam dönüşüm ve kuantum sıçrama ile sonuçlanabilir.

15 Ağustos 2017 Salı

AGARTHA’NIN ELÇİSİ TAMARİNDA MAASSEN İLE RÖPORTAJ – BÖLÜM 3


 
800px-Blake_jacobsladder
AGARTHA’NIN ELÇİSİ TAMARİNDA MAASSEN İLE RÖPORTAJ – BÖLÜM 3
OTHER WORLD GLOBAL TV – Röportaj Bölüm 3 (Gelecek)
Ev Sahipleri: Sandra Sabatini & Natalie Sabatini
Konuk: Tamarinda Maassen
Okuyucularımıza özel not:
Aşağıdaki röportaj 29 Temmuz 2014’te, Agartha Savaşçı Şövalyeler Düzeninin Şövalyesi ve Agartha’nın Elçisi Tamarinda Maassen ile yapıldı.
 BÖLÜM III : “AGARTHA’NIN SESİ ” – TAMARINDA MAASSEN ile GELECEK
 Tercüman: Oana Dembele
NATALIE: Bugün Tamarinda Maassen ile röportaj yapacağız ve “Agartha’nın Sesi”, Bölüm 3 – GELECEĞİ tartışacağız.
SANDRA: Bu 3 ncü bölümde Tamarinda bir zamanlar insanlıktan saklanan kadim bilgiyi getirecek.
SANDRA: Hoşgeldiniz, Tamarinda ve Oana
TAMARINDA (Oana tercüme ediyor): Herkese merhaba.
NATALIE: Tarihsel olarak atalarımız gelecek hakkında konuştular. Ama bunlar hakkında her zaman mitler ile konuştular. Gerçekleşecek şeyleri aktarmak için mitleri kullandılar. Ve hikayeleri içeren en önemli mitlerden biri Wingmakers ile ilişkiliydi. Wingmakers’a aşina mısın? Eğer öyleyse, bize onları anlatabilir misin Tamarinda?
 TAMARINDA (Oana tercüme ediyor): Evet, Wingmakers’ı bildiğini söylemek istiyor ve Dünyadan bir çok insan Wingmakers’ı biliyor. Wingmakers yakın gelecekte yaşayan varlıklardır. Evrimleşmiş bilinçtirler (varlık). Onların bazıları Zaman Devriyesindedir. Geleceğin toplumu, insan bilinci arasındaki farklılıkların çok büyük olduğu noktaya gelecek. Ve evrim denen şey artık yoktur. Bu şimdiki zamanlardan çok fazla insan Wingmakers’ı işitti ve insan bilincine uyarlayabilmeleri için, gelecekten gelen bilgiler ile bazı harika şeyler yapmaya çalışıyorlar. Ve yaratılan yöntemleri, bilgilerini paylaşabilmemiz büyük sevinç. Onların bilgiyi iletme şekilleri sesler ve görseller kullanaraktır. Yani müzik ve imgeler, onlar bunlara resimler veya daireler diyor. Bunlar Wingmakers’tır.

10 Ağustos 2017 Perşembe

21 AĞUSTOS 2017 TUTULMASINDA BİRLİK MEDİTASYONU

Harekete geçmenin tekrar zamanı geldi! Dünyamızın kaderini kendi ellerimize almanın zamanı geldi! Hepimiz gezegenin özgürlüğü sürecinin çok uzun sürdüğü konusunda hemfikiriz. İşte bu süreci beraberce hızlandırma şansımız. Bu nedenle 21 Ağustostaki Güneş Tutulması yoluyla bir portal oluşturup bilinçlerimizi birleştirecek ve gezegen çevresindeki enerji alanını aydınlatacağız.


 












31 Temmuz 2017 Pazartesi

JEOMANYETİK, SOLAR ve DİĞER FAKTÖRLERİN İNSANLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ


effects-of-geomagnetic-solar-and-other-factors-on-humans-blog 
26 Temmuz 2017, Science of the Heart
“Dünyadaki tüm biyolojik sistemler, geniş aralıktaki frekansların yükselip alçalan görünmez manyetik alanlarının dışsal ve içsel ortamına maruz kalır. Bu alanlar her hücreyi ve çevrimi az veya çok etkileyebilir.” – İnsan Süjelerde İnsan Otonom Sinir Sistemi Ritimlerinin Jeomanyetik Aktivite ile Senkronizasyonu; Uluslararası Çevresel Araştırma ve Halk Sağlığı Dergisinde yeni yayınlanan bir araştırma.
 Yukarıda belirtilen araştırmayı yöneten ve bu ay yayınlayan araştırma ekibi, insan otonom sinir sisteminin çevresel etkilere nasıl tepki verdiğinin bilimsel topluluk anlayışına daha ileri kanıtlar ekledi. Bu araştırmada, o etkiler diğer faktörler arasında, solar ve jeomanyetik aktivitedeki değişiklikler, kozmik ışınlar ve Schumann rezonansları olarak bilinen frekanslardan kaynaklandı.
HeartMath Enstitüsü Araştırma Yöneticisi Dr. Rollin McCraty tarafından yönetilen araştırma ekibi ayrıca, dört haftalık araştırma periyodunda araştırmaya katılanların kalp atım hızı değişkenliği ritimlerinin birbirleriyle dikkate değer şekilde senkronize olduğunu buldu. Bu, tüm katılanlar ayrı yerlerde olmasına rağmen gerçekleşti.
“Bir çok nedenle bu çalışma eşsizdi: birincisi, normal günlük yaşamlarını sürdüren bireyler grubunda 31 – günlük periyotta HRV’nin (kalp atım hızı değişkenliği) sürekli izlenmesini kullandı. Sonra, tesadüfen solar, kozmik ışın ve manyetik ortamda bir sayıda dinamik değişimler gerçekleşti; bu, grubun bu çeşitli değişimlere nasıl tepki verdiğini inceleme fırsatı sağladı.”
Araştırmanın merkezi odağı yukarıda sözü edilen çeşitli faktörlerin otonom sinir sistemindeki etkileri hakkında yeni veriler elde etmek iken, araştırmacılar bu verilerin ve gelecekteki ilgili bulguların en sonunda insan sağlığına ve sıhhatine faydalı olabileceğini umuyorlar.