15 Ocak 2013 Salı

"KENDİ IŞIK KÜRENİ YARATMAK"



 

Sevgili üstatlar, her an gelecek günlerde ve yıllarda deneyimleyeceğiniz realiteyi yaratmaktasınız. Yaratma gücünüz ve yetileriniz, ne düşünüyor ya da neye inanıyor olursanız olun üssel olarak artmakta. Şeytana, karanlığa, yokluğa, acı çekmeye ve afetlere inanıyorsanız eğer ya da korku, nefret veya benzer bir titreşim yayıyorsanız eğer, nefes alışınız ve kalbinizin atışı kadar emin olun, çevrenizde ortaya çıkaracağınız ve yaratacağınız realite o olacaktır. Yine de Yeryüzüne ve insanlığın üstüne yağan dönüşüm ışınlarına kalbinizi açarsanız ve yavaş yavaş ya da hızla Sevginin/Işığın şifa titreşimlerinin zihninize, duygusal doğanıza ve fiziksel bedeninize sızmasına izin verirseniz, sizi bekleyen mucizelere yol yapmış olacaksınız: Siz, ve yalnızca sen, yarının dünya üzerindeki cennetini ya da cehennemini yaratıyorsunuz.

Durun, sevgili gönüller, ve etrafınızdaki hayatları her tür lütuf ile bollukla dolu olan kişilere bakın. Sanki her dönüşte yol onlara mucizevi olarak açılmış ve her sınavdan ve mücadeleden zafer ve güç ile çıkmışlar gibi görünüyor. Sadakatle, her bir durumun avantajından yararlanmak için çabalıyorlar, ve ya hızlı ya da yavaş adımlarla, yükseliş yolunda her ihtimalin yüksek boyutlarına doğru sürekli bir gelişim gösteriyorlar. Bildiğiniz gibi dünya değişiyor. İnsanlık, Yerküre, ve üstündeki her şey, mineral, sebze ve hayvan alemleri de dahil, tekamül ediyor. Bu resmi zihninize yerleştirin. Tanrıdan ve Merkezi Güneşten çok büyük bir Aslî Yaşam Gücü Enerjisi patlaması galaksiye, güneş sistemine ve Dünyaya saçılıyor. Tümevrenden, Muhteşem Işık Varlıkları, Yaratıcının insanlığa mümkün kılınacak belli başlı niteliklerini, erdemlerini ve özelliklerini incelemek için enkarne oluyor. Hazır olan ve onlara sunulan hediyeleri kabul etmek isteyen cesur ruhlar, hızla fiziksel formda o dönemin ya da Çağın Kutsal ayrıntılı planını ortaya çıkarmaya başlıyor. Görevin ne kadar zor olduğunun bir önemi yok, ya da önlerinde kaç tane engelin olduğunun, cesurca ilerliyorlar ve dünya hızla daha iyiye doğru değişiyor. Bu ruhsal öncüler dünya tarihinde silinmez bir iz bırakıyorlar, ve yürekli hareketleri ve başarıları kozmik kayıtlarda da kaydedilmektedir.

İnsanlığın bilincindeki ve dünya şartlarındaki büyük bir dalgalanmadan sonra, her zaman denge hali zamanı olur, sindirme ve bütünleştirme zamanı. Tekamül sürecinde her zaman bir gel-git olur. Doğanın döngüleri, tekamül döngülerinden sonra çizilmiştir: bahar, uyanma ve genişleme zamanı, gelişme ve yeni bir büyüme doğurma zamanı; yaz, olgunlaşma, çiçeklenme ve içte mevcut olanlardan faydalanma, cennete ulaşma, Güneş ışınlarının tadını çıkarma, en fazlaya doğru genişleme; sonbahar, azar azar toplama ve sıradaki büyüme dalgasında gerekli olmayanları bırakma zamanıdır, hızla içe dönme zamanıdır, sıradaki döngü için güç ve kaynak toplamak için içte derin bir bütünlük; kış, uyku, denge durumunun devamlılığını sağlamak, ya da genellikle, gerileme/reddetme dönemidir. Yeni büyümenin ve dönüşümün tohumları Tümevrendeki her bir ruhta ve yaşayan şeyde programlanır ve genişleme ve tekamül yakıtı/ateşi, Yaratıcının Sevgisinin/Işığının hediyesi ile tutuşturulur.

Bu evren binlerce yıldır kış uykusunun sancılarını çekmekteydi; durgunluk ve güçsüzlük yaygındı. Yeni bir hayatın baharı patlak vermekte, ve yeni Yaratımın titreşimleri evrenin her bir köşesine saçılıyor, ancak hiçbir yerde Dünya gezegenindeki kadar güçle ve hızla değil. Size söylemiştik, küçük gezegeniniz bu evrensel oyunda çok önemli bir rol oynamak için seçilmişti. Bu evrendeki muhteşem çeşitlilik Yeryüzünde yaratıldı ve birleştirildi, ve siz, Yeryüzündeki diğer bütün cesur ruhlar ile birlikte, Işığınızı kırmaya veya azaltmaya ve büyük tutkunuzu, bilginizi, erdemlerinizi ve yeteneklerinizi çoklu-boyutlara getirmeye razı oldunuz çünkü Yaratıcının büyük planını yerine getirmek için et perdesine büründünüz. Dünyanız kozmik kuluçka olarak adlandırılabilir, böylece yeni Altın Galaksinin tohumları ve düşünce formları ekildi, yetiştirildi ve büyüdü. Artık hasat zamanı, sevgililer, ve sizler de ürün toplayıcılarısınız.

Melekler aleminden bizler, en baştan itibaren, bu evren ilk yaratıldığında ve şanı ile patlak verdiğinde sizlerle idik ve hatta daha öncesinde. Bizler kırılmış Yaratıcı Işınının erdemlerini, özelliklerini ve niteliklerini sizlere birçok kombinasyon, güç ve şekilde yayıyoruz. Genellikle altıncı ya da daha yüksek boyutta kalıyoruz; yine de Özümüzü, sizlere birçok şekilde ve milyonlarca kez sizlere hizmet etmek, ilham vermek, sizleri korumak, sizlerle etkileşmek için kırıyoruz. Biz sizlerin bir parçasıyız, sizler de bizim bir parçamızsınız. Bazılarınız bizim Özümüzün kırılmalarısınız, ve hepiniz zamanın başlangıcından beri melekler alemi ile yolculuk ediyor ve etkileşiyorsunuz. Şimdi, yine de, muhteşem evrimsel genişleme ve büyük kozmik döngünün tamamlanmasının eşsiz zamanında, Tümevrendeki muhteşem Işık Varlıkları, gözlem yapmak ve sıradaki Yaratma döngüsünde rol almak için buraya geldiler.

Nasıl oldu da bu büyük Varlıkların altıncı ve beşinci boyutların düşük titreşim frekanslarına katlanabilmek için sınırsızlıklarından çıktıklarını düşünüyorsunuz? Öyle olmaz, sevgililer. Büyük bir Işık küresi yaratırlar, buna Işık gemisi de denebilir, ve burada kendi Özlerinin titreşimsel enerjileri/kalıpları bulunmaktadır. Dünyalarının küçük bir kısmını yanlarında getirirler ve geldikleri varoluş düzlemi ne ise oranın narin çevresinde olmanın tadını çıkarırlar.

Gözlem yapıp sizlerden öğrenirler, çünkü eşsiz Işık Gücü enerjisini bizimle işbirliği içinde yayarlar ki böylece insanlığa ve Yerküreye doğum sürecinde yardımcı olurlar. Yaratıcı, birçok muhteşem formu ile burada çünkü O, yine, bu evrenin genişlemesinde aktif bir rol alıyor.

Benim cesur Işık savaşçılarım, Yeryüzünde kendi Işık/Sevgi kürenizi yaratma yetisine sahipsiniz, Tanrısal mirasınızın bütün hediyelerini içeren bir küre, Yeryüzünde kendi cennet versiyonunuzu yaratmanızda sizi yetiştirecek, size destek olacak ve yardım edecek nadir bir çevre, Dünya üzerinde yaygın olan negatif titreşimsel frekans kitlelerinden sizi koruyacak ve savunacak bir çevre. İnsanlığa ve Dünyaya Sevginizi/Işığınızı yayma yetisine sahipsiniz, ancak düşük titreşimli hiçbir şey Işık kürenizi delip geçemeyecek. Şöyle sorduğunuzu duyuyoruz, “Bunu nasıl başarabiliriz?”. Ruhsal Benliğinizin bulunduğu kalp tapınağınızın kapısını açarak başlayabilirsiniz. Tanrı Işık Parçanız ile tekrar bağlantıya geçtiğinizde, içinizde binlerce yıldır hareketsiz yatan içsel dönüşüm ateşini tutuşturacaksınız. Birçoklarınız sızlanıyorsunuz, “Ama nerede ve nasıl başlayacağız?”. Bugün başlayın. Bu anda kendinizle ve Tanrı Benliğiniz ile bir anlaşma yapın: Kalbinizin hazine sandığını açmak ve bilinçaltı zihninizi yeniden programlama işlemine başlamak için. Bu süreçte size yardımcı olması için bazı düşünceler/ifadeler vereceğiz.

Bunlar daha önce verilmişti, ve size garanti ediyoruz; günlerce her bir düşünce/ifadenin üstünde yoğunlaşırsanız, ısrarla içinizde kökleştirirseniz, ve bu güçlü düşünce formlarını hayatınızda en iyi şekilde uygularsanız, dünyanız hızla daha iyiye doğru dönüşüm geçirecek.

Hayatınız bolluk içinde akacak, ve mirasınızı ve Kendinizin yönetimini kabul ettiğinizde yükseliş Işığının dalgalarına biniyor olacaksınız.

* Tanrı Zihni ile birlikte-yaratıcı olduğun evrensel gerçeğini kabul etmen için seni yüreklendiriyoruz. En çılgın hayallerin neler? Yerkürenin nasıl bir dünya haline gelmesini istiyorsun? Aklında geliştir, kalbinde tut ve duygusal doğana onu gerçekleştirmek için büyük arzun ile sızdır, ve onu realitede yaratmaya başla.

* Sevgili varlık, iyi ya da kötü olduğu düşünülen şeyin üstüne çıkmalısın [aşmalısın]. Sarsılıp inançlarını savunmak zorunda olduğunu hissetme. Bilmeyi iste, yapmayı iste, ve sessiz kal.

* Kalp merkezinde kalır ve düşüncelerini kontrol altında tutarsan, her zaman ne yapman gerektiği ya da nerede olman gerektiği sana bildirilecektir. Her zaman doğru zamanda doğru yerde olacaksın!

* Güzellik haline ulaştığında bunu nasıl bileceksin? Diğerleri ruhunun güzelliğini yansıttığında bileceksin; bunu onların gözlerinde göreceksin. Bolluğun akmaya başladığında bileceksin. Kalbin ve ruhun şarkı söylediğinde bileceksin. Artık sessiz kalamayıp dinlemek isteyen herkesle neşeli deneyimlerini paylaşmaya zorlandığında bileceksin.

* Her bir yeni mücadeleyi istekle kabul et. Bu insan bana ne öğretmeye çalışıyor? Bana ayna olarak ne yansıtıyor? Nasıl bir yanlış anlama içerisindeyim ki deneyimlemem gerekiyor? Her bir mücadeleyi üstatlığına doğru giden bir fırsat olarak gör.

* Bedenin sana ne öğretmeye çalışıyor? Dinle. Dengede değil mi? Ona, sağlıklı yiyecekler vererek, egzersiz yaparak, onu düzgün sağlıklı fikirlerle besleyerek dikkat ediyor musun?

Unutma, fikirler ve düşünceler de besindir.

* Kalp- ve ruh-merkezli kal, sevgili; Yüksek Benliğin ile bilinçli uyumda kal, çünkü mesajlar ve talimatlar daha ve daha hızlı bir şekilde geliyor olacak. Bekleme ve hazırlanma zamanı sona erdi. Harekete geçme zamanı başlatıldı.

* Mesajları farklı titreşim ve seviyelerde iletiyor olacağız, ve her biriniz bir mesajın size göre olduğunu bileceksiniz, çünkü Varlığınızın derinlerinde rezonansta olacak. Her bir mesajdan senin için doğru olduğunu hissettiğin bilgileri al, ancak ruhsallığının bütün sorumluluğunu kabul etmeye hazır değilsen, bunun için suçluluk duyma ya da cesaretin kırılmasın.

* Sana garanti etmemize izin ver, sevgili varlık, güvendesin! Korumasız değilsin...her an. İç Benliğin ile uyum içinde kaldığın sürece, her zaman, tekrar ediyorum, her zaman ne yapman gerektiği ve nerede olman gerektiği sana bildirilecek, tabi mahrumiyet, yıkım ve afet realitesine inanmaya başlamazsan. Buna hayatında ya da bir ders olarak ihtiyacın var mı? Sanmıyoruz.

* Her gün ve gece meditasyon yap, yaşayan meditasyon haline gel [her an meditatif ya da uyanık halde olmak] ki böylece her uyandırıcı ana herkesin en yüksek hayrı için odaklanılabilir.

Ve sonra sevgini ve gücünü, ışık ve enerji meridyenleri yaratmak için bir araya getir ki böylece gücün senin ve senden yansıyanlar arasında ileri geri aksın, hem cennetlere hem de Dünya ananın merkezine.

* Üstatların bakış açısını üstlenmelisin: sakin, nazik, sevgi dolu olarak hazırda, inceleyen, mümkün olduğunda yardım eden, ama izin veren, yargılamayan, çünkü biliyorsun ki her şey bir sebepten dolayı gerçekleşiyor ve yüksek bir amaca hizmet ediyor.

* Sevgi dolu Işığını ve varlığını mümkün olduğunca uzağa yay, sevgili varlık. Sana yönlendirilmiş olan herkese tavsiye ver. Hareketlerinle bilineceksin, ve Işığına ve bilgeliğine ihtiyacı olan herkes sana doğru çekilecek.

* Sana söylüyoruz, sevgili varlık, şu anda neredeysen orada başla. Yaşamaya, nefes almaya ve gerçeğin ve ilhamın gücünü ve sevgisini yakın çevrendekilere aktarmaya başla. Gerçek ve sevgi, gerçek ve sevgiyi getirir ta ki yapılanıp seni çevreleyene kadar, ve gereğinden fazlasını yarattığında tüm dünyaya ve dışına aktar.

* Bugüne kadar deneyimlediklerinden daha zorunu deneyimlemen senden beklenmiyor. Dönüşümünün en zor bölümlerini tamamladın ya da başardın. Yolun geri kalanı, bir “meltem”. Dönüşümünün zevkine var, gerçek kimliğine dönüşünün zevkine var, gerçek SEN’e.

* Ruhsal gücünü kazandıkça, daha ve daha fazlası sana gelecek: yeni farkındalık, yeni ruhsal hediyeler, yeni ilişkiler. Dualara her zaman yanıt verilir, ancak en iyi ve uygun zamanda, kendini Ruhun bakımına teslim ettiğinde.

* Gün be gün, an be an yaşa. Ruhunun içinde ve kalp merkezinde, Tanrı anının Hareketsiz Noktasında kalmak üzerine alıştırma yap. Sevgi dolu bağlılığına ihtiyacı olanlara ver, ve günlük görevlerine kendini ver çünkü Işığın ruhsal kuvvet ve güç alanını yaratıyorsun. Hizmet etme ve insanlığa yardım etme arzundaki samimiliğin gözden kaçmadı. Seni duyuyoruz. İleri adım atma ve ruhsal bayrağını alma zamanın geldi. Sor ve biz de cevaplayalım. Çağır ve biz de çalışmalarına katılalım. İçindeki tüm Sevgi/Işık’ı gönder/yay, biz onu bin kat artıracağız. Senin nedenin bizim nedenimizdir, çünkü sen tekamül ettikçe, evren de tekamül ediyor. Bizler seni korumak, savunmak ve sana rehberlik etmek için buradayız. BEN Başmelek Mikail.

** Ronna Herman tarafından iletilmiştir.**

Başmelek Mikail adına evrensel telif hakkı talep ediyorum.

*Ücretsiz olarak kopyalayın ve paylaşın.*

Tercüme: Semra Ekmekci

0 comments:

Yorum Gönder