Işık İşçilerinin Uyumu için Çözümler :

 

Ruhsal hareketler son yıllarda dışsal bilgilere (Kabal, Karanlık güçler, Hadise, Işık güçleri) odaklanmış olduğundan, birçok insan bu bilgilerin gerçek amacını kaçırmış ve içsel çalışmaların önemini unutmuşlardır. Dışsal bilgiyi öğrenmedeki amacımız, hikayede sahip olduğumuz aktif rolü, seyirci veya mağdur veya yargıç olarak takılıp kalmadan bulmaktır. Biz hala ve her zaman gerçekliğimizin yaratıcıları olacağız.
İnsanlar bu gezegenin karanlık halini, Dünya enerji alanının işgalini öğrendikçe, Dünya'daki yaşanan negatifliği fark ederler ve saldırı, girişim, kişisel olumsuz durumlar yaşayabilirler. Bu olumsuzluğa sadece karanlığı veya başkalarını suçlayarak tepki vermek ve bu noktada bırakmak, ne olup bittiğine dair tam doğru bir resim değildir. Bu karanlık işgal Dünya'yı ele geçirebildi çünkü Atlantis'ten beri davet edildi ve izin verildi. Ve şimdi bile hala, Dünya nüfusu tarafından davet edildiğinden ve izin verildiğinden dolayı devam edebiliyor. Bireysel düzeyde bile, kendi bireysel realitemizi, enerji alanımızda ne tuttuğumuza bağlı olarak yaratmak için bireysel özgür iradeye sahibiz, ve negatif durumlar/enerjiler, ancak kişisel enerji alanımızdaki negatif giriş noktaları aracılığıyla gerçekliğimize girebilir. Özgür irade temel yasadır, gerçekliğin temelidir ve evrendeki hiç bir varlık bunu ihlal edemez.

“İzin vermiyorum, oyun bitti!”

 

Benim paylaşımlarımdan veya kendi araştırmalarınızdan dolayı artık Magenta Pixie’yi tanımışsınızdır diye düşünüyorum. Bu sevimli İngiliz kadın uzun yıllardır spiritüel konularla ilgileniyor ve saygıdeğer bir takipçi kitlesine sahip. Karantinanın başladığı ilk günlerden beri ciddi uzunlukta ve derinlemesine bilgiler içeren videolar çekiyor. Videolarının diğer kişilerin hazırladıklarından ayrıştığı nokta ise, geleceğe dair “doom&gloom” yani kıyamet habercisi mesajlar içermemesi tam aksine eğer gerçekten önyargısız bir biçimde dinlerseniz ruhunuzu yükselten, sizi bir anlamda keyiflendiren bir yönü olması. Şimdi herhalde saçmaladığımı düşünüyorsunuz. “Bu kadın manyak herhalde, tüm bunlar yaşanırken kalkmış pozitif mesajlardan, olumlu bir gelecekten bahsediyor?” diye ufaktan sinirlenmeden önce bir es verin ve bana kulak verin dostlar…

Beyaz Kanatlı Dokuzlar Kollektif Bilinci,

 

 Petra McGuire Aracılığıyla
İZİN VERMİYORUZ (We Do Not Consent)
Çeviri:Recep Tamer Çifter
Soru:Sevgili Magenta,'İzin Vermiyoruz' derken istemediğimiz şeye odaklanmıyor musunuz? Evrenin olumsuz yönlendirmelere ve niyetlerer cevap vermediğini biliyorum. Evrenin temel kanunları ve çekim yasası bize istemediğimize değil, istediğimize odaklanmamız gerektiğini öğretir.

Dokuzlar’ın Yanıtı: “Tüm söylediğin doğru. Ancak bu sadece özgür iradeye sahip bir gezegen için geçerlidir. Kişi bütünlük ve denge içinde bir duruş oluşturduğunda, o duruşu demek istediğin bağlamda 'odaklama' olmadan yapar.
Bir gezegen, özellikle 'Bitiş Zamanları' veya 'Gezegensel Tamamlanma' sırasında ele geçirildiğinde, izinlerle ilgili kritik kütleye ulaşılır. 5D'den itibaren, ne yapmak istemediğinize değil, ne istediğinize odaklanmak evrensel yasa ile uyum içinde çalışmaktadır.

Mavi Işığın çocuklarına selam olsun, ben General Tyu'pra.

 

Beyaz Işığın sevgi kalkanı içinde enerjilerimizi açıyoruz ve bütünleşmeyi sağlıyoruz.
Güvenli alanınızda Beyaz Işığınızı bizimle birleştirebilirsiniz.
Rüyalarınızda bir araya geldiğimizi biliyorsunuz. Bunun ötesinde bir bilgi daha vermeme izin verin. Her gece 3B realitenizi terk ettikten sonra Dünya'da kalıp kalmamak üzere kendinize onay verdiğinizi biliyor musunuz?
Kutsal ve korunaklı çember alanınızda günlük enerji deneyimlerinin -analizlerin ortasında mevcut planınıza göz atarken yarın dediğiniz zaman diliminin bazı noktalarına da seçimlerde bulunursunuz.

Bunun en önemli noktası da şüphesiz deneyime devam edip etmeme kararınızdır.
Bir çok sevgili dostumuzun bazen gözyaşları içinde feryat ettiklerini biliyoruz.
Ancak değerli dostlarımız, cesur ışık varlıkları, buraya bedenlenme kararı sizin seçimlerinizde olduğu gibi devam edip etmemek de tamamen sizin ellerinizdedir.
Göksel planınız ve yüksek benliğinizin yaşamınızdaki dinamik unsurları bu kararınızdaki etkenliktir. Her daim kutsal olan yaşamın kendisidir, hangi noktada olursanız olun.
Ancak bu kadar yine de geldiğiniz bütünlüğün dengesinde yüksek benliğiniz ile attığınız adımdır. Yakın zaman sonra bir çok değerli uyanmış dostumuz bu tarafa gelme seçimi ile onurlandırılacaktır.

Tıpkı kalmayı seçmiş çoğunluk gibi her biriniz yüce bilincin parçaları olarak aynı onur nişanına sahipsiniz.
Bilincinizin bu farklı boyutlarda esen fasetleriniz de bütünün hayrına seçimlerinizle de var oluşu kutsarsınız.
Bir çok büyük potansiyeli bu seçimlerinizle / oylamalarla değiştirenler sizlersiniz.
Emin olun, dünya matrix'indeki gündeminiz ile yüksek alemlerdeki gündeminiz ne kadar iç içe geçerse, o kadar uyanışta ilerlemiş oluyorsunuz.
Gerçek algınız geri dönmemek üzere değişiyor ve gerçek budur. Size bu kapsamda önemli bir haber vermek için öne çıktık.
Dünya'daki negatif unsurların hakimiyetinin sona erdirilmesi, öncülerin uyanması ve dünya ruhu ile birlikte dördüncü/beşinci boyuta sıçrayışta sizin yüksek alemlerde belirlediğiniz yol, yöntem ve zaman kapsamları dahilinde gerçekleşir.

KOLLEKTİF BİLİNÇ / YENİ ZAMAN ÇİZGİSİ / YÜKSELİŞ / HADİSE / WEBİNAR KAYITLARI – AYDINLANMIŞ ÜSTAD İBRAHİM HASSAN & BLUE SOLARA

 

Tarafımdan çevrilmiştir.

Summersun'a bu linki ulaştırdığı için teşekkürler. <3

KOLLEKTİF BİLİNÇ / YENİ ZAMAN ÇİZGİSİ / YÜKSELİŞ / HADİSE / 
WEBİNAR KAYITLARI – AYDINLANMIŞ ÜSTAD İBRAHİM HASSAN & BLUE SOLARA

• Seminere bağlantıyı ve frekansları ayarlamak için harika bir meditasyon ile başlandı.
• İbrahim Hassan, farklı ırklardan ve farklı boyutlardan Yüksek Bilinçli Varlıkların oradaki mevcudiyetini belirtti. Bu ışık varlıkları kendi enerjilerini katılımcılara ve tüm Dünyaya yayıyorlardı. 
• Kolektif bilinç çok önemli. Kolektif özgür irade ve varlıkların farkındalığı bu realitenin doğasının ve bu yeni zaman çizgisi ile olan bağlantılarının anlaşılabilmesi için çok önemli.
• Titreşimimizi yükselttikçe ve Işık bilgeliği kodlarımızı aktive ettikçe kendi Benliklerimize bağlanabilmemiz o kadar olasıdır. Kendi bireysel kolektif bilincimiz de vardır. 
• Burası her ne kadar kontrol, manipülasyon, aldatılmışlık, görmezden gelinme, yanlış yönlendirilme gibi durumlar ile karanlık tarafından ele geçirilmiş gibi görünse de % 100 özgür irade gezegenidir. 
• İnsanlığın kolektif bilinci şu anda ne yazık ki zayıftır.
• 12 Ekim 2015’te Gaia Ana, Işık Konseyi ve diğer Konseylerle şuna karar verdi: “Çıkış Kapısı” olan 2012 ve 2017’nin sonuna kadar olan boyutlar arası hizalanma zamanına kadar (çok kısa bir süre kaldı) büyük dünyasal değişimlerle birlikte kendi Yükselişine devam etme kararı. Kendi yükselişi zaten ertelenip duruyordu. 
• Galaktik Federasyon / Konfederasyon enerjilerin etkilerini dengemek için, böylece geçişin daha güvenli ve daha hafif geçmesini sağlamak için gezegenin etrafına bir koruma duvarı örmüştü. Bu koruyucu duvar aynı zamanda hem Dünya Ananın hem de insanlığın Yükseliş prosesinin süresini uzatıyordu.

2016 – METATRONİK BAKIŞ

2016 – Metatronik Bakış

BM Metatron ~ James Tyberonn kanalıyla

Selamlar Üstatlar, Ben Metatron’um ve bu seansta Kristalin Hizmetten Tyberonn’a katılıyorum. Bu toplantıda önünüzdeki yılı, yeni dünyanın dördüncü yılını lineer kronolojide tartışmamız isteniyor.

Sunduğumuz bu mesajda, astronomik yerçekimlerin ve insanlığın kitlesel düşünce alanlarının biçimlendirilmiş etkisi içindeki olası realitelerin akımlarına dayanan olasılıkların & potansiyellerin olduğunu belirtmek istiyoruz. Hiç kimse, hiç bir Melek grubu, kanal veya birey geleceği tam olarak doğru şekilde kehanet edemez. Ve net olmak için, amacımız bu değildir. Aslında, 3B dualite alemi için yerindeki yasaların tanımıyla, gelecek akışkandır, 3B alemi özgür irade ile yönetilir ve gerçekliğin sonuçlanan tezahürü bireysel seviyede herhangi mutlak terimlerde sabit değildir.

Ama yerinde olan, gerçekte sizin yarattığınız belirli olaylar var ve bunlar yalnızca uzay ve zaman tarafından kendi 3B kavrayışlarından ayrılır. Ve bunu anlamanız önemlidir. Kitlesel (ve bireysel) olarak insanlığın hayatlarını dayandırdığı inanç yapıları var oluşunuzu o kadar programlıyor ki, çoğu zaman içsel olarak bildiğinizi dışsal olarak inkar ediyorsunuz.

Daha önce bir çok kez belirttiğimiz gibi, deneyimlediğiniz şeyin kendi yaratımınız olduğunu söylemek istiyoruz. Fiziksel alemin yasaları & fiziği içinde ve dualite alanında göreli olarak sabit olan zamanda, zamansızlıkta & doğada belirli oluşlar vardır. İnsanlığın Yükselişi bunlardan biridir.

Huysuz muhalifler, “hayır” demeyi sevenler….

Sevgili Okuyucularım,

Brenda Hoffman’ın kanallığını yaptığı Işık Bilincinin bu mesajını görünce hemen sizlerle paylaşmak istedim. Aranızdaki pek çok kişinin uyanışını, yeni fikirlerini ve hatta yeni kişiliğini başkalarıyla paylaşmakta zorluk çektiğini biliyorum. Bazen sizinle alay ediliyor, bazen “delirdiniz mi?” diye merak ediyorlar, bazen aptal ya da naif olduğunuzu düşünüyorlar. Kimi zaman da, siz çok şey söyleyebilecekken kendinizi geride tutuyorsunuz, çünkü şu yukarıda bahsettiğim gibi görülmek ya da davranılmak istemiyorsunuz. Yani gizli saklı yükseliş için çalışan, ruhani yönüne önem veren bir kişi olmak daha rahat geliyor. Ama sonra da, belki yalnız hissediyorsunuz, ya da söyleyebileceklerinizi paylaşmadığınız için kendinizi onurlandırmadığınızı düşünüyorsunuz. Bu yol, evrenin en kolay yolu değil, ama girdikten sonra da başka hiçbir yöne dönmek istemiyoruz.

Bu mesaj, işte o eleştirmenleri, ruhunuzu kırmaya çalışanları, “huysuz muhalifleri” anlatıyor. Burada, o kişileri tanımlamak için İngilizce “naysayer” kelimesi kullanılmış. Bu kelimeyi Türkçeye çevirirken oldukça zorlandım, çünkü bu kelime bazen her şeye “hayır” demeyi seven tatlı huysuz ihtiyarı tarif eder, bazen muhafazakâr ve kalbi korku dolu, yeni olana karşı neredeyse alerjisi olan, otoriter yönü ağır basan kişileri anlatır. Bu kesinlikle bir yargılama değil ama durum tasviri.

Bence, “Huysuz Muhalifler” aynı zamanda egolarımızı, içimizde sürekli bizi uyarıp nelerden korkmamız gerektiğini listeleyen, bu düşünce şekline devam ederek utanç içinde, sefil, fakir, sevilmeyen kişi olma ihtimallerimizi yükselttiğimizi hatırlatan parçamızı da anlatıyor. Bazen egolarımız çekilmez olur, bazen de gerçekten komik varlıklardır. İnsanlar egoları yüzünden diğer kişilere, düşüncelere ve inançlara saldırabilir, onları aşağılayabilir ve en sonunda da bu konuda kendilerini suçlu hissedebilirler.

Aranızda Barış İstemeyen Bir Kişi Bile Yok – John Smallman

 

Sevgili Dostlar, çok farklı kaynaklardan peş peşe barış ve “şiddete, savaşa yeter” konusunda mesajlar akmaya başladı. Bunları elimden geldiğince çevirip sizlerle paylaşmaya çalışacağım. Sanırım, enerjilerimiz belli bir kırılma noktası yaratmaya başladı. Michael’ın nefesi ile çalışmaya devam! Şimdi John Smallman aracılığı ile İsa’ya kulak veriyoruz.

John ve İsa’ya çok teşekkürler. (https://johnsmallman2.wordpress.com/)

Pek çoğunuzun farkında olduğu üzere, insanlık devasa bir değişim anında, bu an ilahi olarak – insan kavramıyla- çok uzun zaman önce planlandı ve bu an ne bekleyecek, ne saptırılacak ne de ondan kaçınılabilecek.

Bu, insanlığın uzun tarihinde en temel ve en büyük arzuyla beklenen andır. Şu anda hayatta olmak, görkemli bir onurdur. “Dışarıda” gördüğünüz keşmekeş, gerçekte “içinizdedir”, aynı içinizde ne varsa dışınızda da o olduğu gibi ve bu gerçek tüm insanlarca anlaşılmaya başlandı.

Neden “Yükseliş” hakkındaki inanışlar birbirinden farklı?

Sevgili Okuyucularım,

Burada Yükseliş yolunda olduğumuzdan, nasıl yükselebileceğimizden oldukça sık bahsediyoruz ama Yükseliş’in ne olduğu konusunda çok fazla konuşmadığımızı fark ettim. Sizlere kendi fikrimi açıklamak isterim:

Belki de, “Yükseliş” kelimesini kullanmak yerine “Alçalış” kelimesini kullanmalıyız, çünkü bize çok yükseklerdeymiş gibi gelen cenneti bu dönemde dünyamıza “indirmek” üzere burada bulunuyoruz. Eksiksiz her birimiz en “yükseklerden” gelen varlıklarız ve burada daha ağır ve yavaş enerjilerin bulunduğu 3 boyutlu fiziksel yaşamı deneyimliyoruz. Tanrı’nın kalbinden kopup gelmiş olan bizler, nasıl eksik, düşük, hatalı varlıklar olabiliriz ki? İşte bu yüzden, sürekli olarak bize “kim olduğunuzu hatırlayın” deniliyor. Böylece artık sonuna ulaştığımız 3 boyutlu zıtlık ve ayrımcılık deneyini tamamlayıp, bir başka deneyi başlatabiliriz. Bu, bize bildirildiğine göre evrende ilk olacak bir durum: Yüksek boyutlarda fiziksel yaşam ve yükselişi fiziksel hayata veda etmeden başarmak!

Ben çalışmalarım sırasında çok rahat boyutlar arası gezebildiğimizi fark ettim. Aslında bunu her gün yapıyoruz, sadece fark etmiyoruz. Bu bilgiye geçenlerde şöyle bir değindiğimde bazı tepkiler aldım, sanki bir boyuttan diğerine geçince geri dönülmez, orada kalırmışsınız ve bu boyuta açılan kapılar kapanırmış gibi inanışlar var. Ben kişisel olarak bunun böyle olmadığını biliyor, deneyimliyor ve buna inanıyorum. Aynı bilgi Baş Melek Michael, St. Germaine, Arkturuslular gibi pek çok ışık varlığı tarafından da onaylanıyor.

Peki, Yükseliş hakkında bunun dışındaki inanışlar ne olacak? Aslında Brenda Hoffman’ın rehberlerinin aşağıda verdiği mesaja göre, o inanışlar da doğruluk taşıyor. Yükseliş çok kişisel bir olgu, kişisel bir deneyim. Sanırım, yükselmenin “yeryüzünde sevginin beden bulmuş hali olmamızdan” başka bir kuralı olmadığından, kalıplar içinde yaşamayı öğrenmiş bizlere böylesi özgürlük biraz tuhaf geliyor ve aklımız karışabiliyor. İşte o yüzden bu mesajı elimden gelen en kısa zamanda tercüme edip yayınlamak istedim.

Hepimiz kendi ruhlarımızın neye ihtiyacı olduğunu biliyoruz, bazen yardım almayı, bazen de bu yolda bildiğimiz gibi yürümeyi tercih ediyoruz. Her iki seçenek de geçerli. Her ikisi de faydalı. Her zamanki gibi, kalbimizi dinlemek yapabileceğimiz en doğru şey.

Brenda Hoffman ve rehberlerine çok teşekkürler. (www.LifeTapestryCreations.com)

Mor Alev

Sevgililer,

Marilyn Raffaele ~ Arkturuslular Grubu 2 Şubat 2014

 
Merhabalar,

Genelde kendinizi yalnız olduğunuza inandırdınız ve Galaktik Federasyonun söz verdiği yardımın neden gerçekleşmemiş olduğunu merak ettiniz. Sevgililer, bu özgür irade ile alakalıdır. Herhangi bir kişinin dünyanın yükselişi için yapabileceklerinin sınırları vardır çünkü yeni boyut enerjisine yolculuk sizin yolculuğunuzdur, sizin tarafınızdan seçilmiştir ve her biri kişisellik ve sonra küresellik gerektirmektedir. Hiç kimse sizin inanç sistemleriniz tarafından korunan bu hatalı iç işinizi düzeltmeyi sizin için yapamaz. Bu düzeltme işlerinin İsa ya da bazı aziz ya da Guru tarafından yapılacağını düşünen kişiler var ve bunların bir kurtarıcı tarafından kendi inançlarını ilan ederek basitçe sonsuza kadar “saklanabileceği” ni de düşünen kişiler var. Sonra “kurtuluş” işlerinin bitmiş olduğuna inanarak kendileri kendi üç boyutlu şekillerindeki günlük hayatlarını yaşamaya devam edebileceklerini düşünürler.

EDGAR CAYCE

 
Güneş Sistemi
Güneş sistemi ruh için bir deneyimler döngüsüdür. Gezegenlere karşılık gelecek şekilde bunun tam sekiz boyutu vardır: Gezegenler, bu boyutlar için birer odak noktasını temsil ediyorlar. Bir başka deyişle, her boyutun maddi alemdeki görüntüsü farklı olsa da boyutlar kendilerini bu şekilde ifade eden ve gerçekleşen çevre ortamlarıdır. Biz üçüncü boyutta bulunuyoruz ve burası tüm sistem için adeta bir laboratuar gibidir. Çünkü özgür irade sadece burada tam anlamıyla belirleyici olmaktadır. Diğer gezegen ya da boyutlarda, ruhun uygun dersleri alıp almadığını görmek için ruh üzerine uygulanan belirli denetim düzeni bulunuyor.

ÖZGÜR İRADEYE KARŞI KADER:BİRİ Mİ DİĞERİ Mİ,YOKSA HER İKİSİNE DE SAHİP OLABİLİR MİSİNİZ ?

 
Bugün dikkatinizi özgür irade konusuna çekmek istiyoruz.Bu konunun oldukça kafa karıştırıcı olduğunu biliyoruz,bu yüzden dünyanızda özgür iradeyi nasıl kullanabileceğiniz ve enkarne olmadan önce neleri seçtiğiniz konusundaki görüşümüzü bu zamanda sizinle paylaşmak istiyoruz.Bu konu oldukça geniş olduğu için lütfen bizimle kalın,bizler elimizden geldiği ölçüde konuyu açıklığa kavuşturmaya çalışmak istiyoruz.Sizler bu mesajdaki bilgilerle bütünleştikçe sonraki mesajlarda bu konuyu daha da detaylandıracağız.

GELECEĞİNİZİ ÇÖZMENİN ANAHTARI

A.B.D. den Don soruyor,

‘’Üstat Kuthumi egonun çözüldüğü bir yol önerebilir mi ? Eckart Tolle politik liderlerin egolarını işin içine katmadan diğerleriyle meşgul olmaları halinde dünyanın çok daha iyi bir yer olacağını söylüyor ‘’

Her birinizi herkesi kapsayan Işıkla selamlıyor ve Don’a sorusu için teşekkür ediyorum.Ve evet,dünyanız gerçekten de ego olmadan çok daha iyi bir yer olacaktır.Ancak ego çözülemez.O,dünya üzerindeki öğrenme sürecinizin ve özgür iradenizin büyük bir parçasıdır.Öğrenme ve ruhsal büyümeniz ego davranışını farketmekte yatıyor.Bu,egonun bireyin günlük yaşam kararlarını tamamen yönettiği yüzlerce yaşamınızı hatırlamanızı gerektiren bir süreçtir.İşte bu bellek, şimdi dizginlenmesi ve kontrol edilmesi gereken davranış döngüsüdür.