13 Mayıs 2017 Cumartesi

YEDİ KÖK IRK


the-seven-root-races-main-2-post 
HELENA BLAVATSKY
Campbell M. Gold Tarafından Derlenen Kısa Bir Bakış
Giriş
Helena Petrovna Blavatsky’nin yazılarına göre, Dünya ile ilişkili 7 kök ırk olacak – her bir kök ırk yedi alt – ırka bölünüyor.
Yedi kök ırk:
1) 1 nci kök ırk – Astral/Eterik
2) 2 nci kök ırk – Hyperborean’lar
3) 3 ncü kök ırk – Lemuryalılar
4) 4 ncü kök ırk – Atlantisliler
5) 5 nci kök ırk – Aryanlar
6) 6 nci kök ırk – Henüz ortaya çıkmadı
7) 7 nci kök ırk – Henüz ortaya çıkmadı
Şimdiye kadar, sadece beş kök ırk dünyada ortaya çıktı ve teozoflar tarafından 6 ncı kök ırkın 28 nci yüzyılda ortaya çıkacağı öngörülüyor. 7 nci kök ırk gelecekte bir kaç milyon yıl sonra ortaya çıkacak.
–()–
Kök Irklar
Blavatsky’nin “Gizli Öğreti” (1888) kitabında tanımlandığı gibi, kök ırklar “ezoterik kozmolojide insan evrimindeki aşamalardır”. Bu ırkların bazılarının şimdi kayıp olan kıtalarda (Lemurya, Atlantis, vs) var oldukları söylendi.
Blavatsky’nin kök ırk modeli daha sonraki teozoflar tarafından daha ileri geliştirildi ve genişletildi – özellikle “Atlantis’in Hikayesi” ve “Kayıp Lemurya” kitaplarında William Scott-Elliot tarafından. Ve Annie Besant tarafından kitabı, “İnsan: Nereden, Nasıl ve Nereye” (1913).
Hem Scott-Elliot hem de Besant bu bilgileri “astral durugörü” ile elde etmiş olan Charles Webster Leadbeater’den gelen bilgilere dayandılar.
Kök ırklar üzerine daha ileri ayrıntılar “Atlantis ve Lemurya” (1913) kitabında Antropozofi mimarı Rudolf Steiner tarafından verildi.
1 nci Kök Irk (Astral/Eterik)
1 nci kök ırk (Astral/Eterik) esasen spiritüel idi ve herhangi fiziksel kalıntı bırakmadılar – onlar “eterik” idi ve eterik enerjiden/eterik maddeden oluşuyorlardı. Onların üremesi amiplere benzer şekilde bölünmeleri ile gerçekleşiyordu. Dahası, 1 nci kök ırk zamanında dünya hala soğumaktaydı; ve kaotik ilksel okyanustan ilk yükselen dağın “Meru Dağı” olduğunu söylenir.
2 nci Kök Irk (Hyperborean)
2 nci kök ırk şimdi Kuzey Kanada, Grönland, İzlanda, İskandinavya, Kuzey Asya ve Kamchatka olan yerleri kapsayan Hyperborea’da yaşadı. 2 nci kök ırk altın sarı rengindeydi ve henüz eksenel eğiklik olmadığı için iklim tropikal idi. 2 nci kök ırkın kıtasının ezoterik ismi “Plaksha” idi ve kendilerine “Kimpurshas” adını veriyorlardı. Bu kök ırk aşılama ile ürüyordu; ve bugün, onların soyundan gelen yok.
3 ncü Kök Irk (Lemuryalılar)
3 ncü kök ırk fiziksel bedenleri olan ilk ırktır ve Lemurya “kayıp kıtasında” oturan üç gözlü devlerin siyah ırkı olarak tanımlandılar. Bu kıtanın şimdi Hint ve Pasifik okyanuslarının bulunduğu yerde var olduğuna inanılır. Modern teozoflar Lemurya’yı kadim süper kıta Gondwana ile tanımlarlar.
Lemurya’nın ezoterik ismi “Shalmali”dir ve teozoflara göre, şimdi Hint Okyanusu olan ve Avustralya’yı kapsayan ve Güney Pasifik Okyanusuna genişleyen bölgenin büyük bir parçasında var oldu. Son kalıntılar Avustralya kıtası ve Yeni Gine ve Madagaskar adaları. Lemurya’nın kademeli olarak battığına ve en sonunda artan sayıda şiddetle püsküren yanardağlar tarafından yok edildiğine inanılır.
4 ncü Kök Irk (Atlantis)
Teozofi öğretilerine göre, 4 ncü kök ırk “Atlantis” ırkı idi. Afrika’da yaklaşık 4,500,000 yıl önce ortaya çıktı ve Lemurya kök ırkının 4 ncü alt – ırkından kaynaklandı. Lemuryalılar şu anda Ashanti tarafından iskan edilen Afrika’nın parçasını kolonileştirmişlerdi. Teozoflar Atlantis kök ırkının ” Chankshusha Manu” tarafından fiziksel olarak döllendiğine/yaratıldığına inanırlar. Erken Atlantisliler Afrika’da geliştikten sonra, göç ettiler ve Atlantis kıtasını kolonileştirdiler. Atlantis’in ezoterik ismi “Kusha”dır ve Atlantis kök ırkı Moğol özelliklerine sahipti.
Atlantis kök ırkının yedi alt – ırkı şunlardır:
1) Rmoahal
2) Tlavati (Cro-Magnons)
3) Toltek (Amerikalı Yerliler)
4) Turanlar (Turanlılar)
5) Orijinal Samiler (örneğin Fenikeliler, vs)
6) Akadlar
7) Moğollar (Doğu Asyaya göç eden ve kolonileştirenler)
Geleneksel Teozofiye göre, 4 ncü kök ırk (Atlantisliler) altın kahve ten ile başladılar ve bazı Atlantisliler Amerika ve Asyaya göç ettikleri için, onlar kademeli olarak kızıl Amerikan Yerlisine, kahverengi Malezyalılara ve sarı Moğol ırklarına evrimleştiler – 19 ncu yüzyılın sonlarında ve 20 nci yüzyılın başlarında bazı gruplar “zeytin – tenli” Akdeniz ırkı olarak refere edildi.
5 nci Kök Irk (Aryan)
Blavatsky insanlığın şu anda 5 nci veya Aryan kök ırk olduğunu ileri sürdü, Teozoftlar 5 nci kök ırkın önceki 4 ncü kök ırktan (Atlantis) ortaya çıktığına inanırlar. Böylece, 5 nci kök ırkın orijinleri Atlantis’te 100,000 yıl öncesine geri izlenir. Blavatsky Aryan kök ırkın 1,000,000 yıl yaşında olduğunu ifade ettiği zaman, bu insanların ruhlarının 1,000,000 yıl önce Atlantislilerin bedenlerinde enkarnasyon döngülerine başladığını, daha sonra ilk Aryanlar olarak enkarne olduklarını kastediyordu.
Teozofistler Aryan kök ırkın fiziksel olarak Vaivasvatu Manu (Kadim Bilgeliğin Üstatlarından biri) tarafından fiziksel olarak üretildiğine inanırlar. Aryan kök ırkı beyazdır, çünkü beyaz tenli olan ve kuzey – doğu Atlantis’in dağlarında yaşayan Atlantislilerin 4 ncü (orijinal Sami) spesifik kabilesinden kaynaklanırlar. Bugün bu kabileye en yakın olan akrabaları Kabyle’dir (Cezayir berberilerinin bir kabilesi). Aryan kök ırkı Atlantis kök ırkı ile örtüştü ve 5 nci kök ırkın doğuşu, Atlantis’te 4 ncü kök ırk yaşadığı zamanın sonuna doğru gerçekleşti. Orijinal Aryan kök ırkı MÖ 79,797’de Atlantis’ten göç eden 9,000 kişiden oluşuyordu. Bu göçebelerin küçük bir grubu ana gövdeden ayrıldı ve güneye, bir iç denizin kenarına gitti, burası yeşil ve verimli Sahara idi ve orada “Güneş Şehrini” kurdular. Bu şehir MÖ 70,000’de daha sonra “Yükselmiş Üstat St. Germain” olarak bilinen varlığın enkarnasyonu tarafından yönetildi.
Aryan göçebelerin ana gövdesi içeriye doğru, “beyaz ada” adı verilen bir adaya devam ettiler, bir iç deniz olan bu bölgede şimdi Gobi çölü vardır. Burada “Köprü Şehrini” kurdular.
“Köprü Şehri”, Teozofların Dünyanın yönetici ilahı “Sanat Kumara”nın yaşadığı yer olduğuna inandıkları “Shamballa” adı verilen eterik şehrin direkt olarak altında inşa edildi. Sonuç olarak, Aryan kök ırkın evrimi ve gelişimi “Teozofların “Dünyanın Lordu” olarak tanımladıkları varlık tarafından “ilahi olarak yönlendirildi”.
Teozoflar 5 nci kök ırk periyodu zamanında yaşayan insanların büyük bir yüzdesinin 5 nci kök ırkın parçası olduğuna inanıyor. Ama Blavatsky bazı Sami insanların “ruhsallıkta dejenere” olduklarını beyan etti. Lemuryalılardan gelen bazı grupların “yarı – hayvan yaratıklar”olduğunu ve bunların “Avustralyalıların bir bölümü olan Tasmanyalıları ve Çin’de bir dağ kabilesini” kapsadığını iddia etti. Ayrıca “yarı – insan dölleri ile çeşitli melez oluşturma ile üretilen önemli sayıda karışık Lemuro – Atlantisli insanlar var – örneğin, Borneo’nun Vahşi İnsanları, Seylan’ın Veddhaları, geri kalan Avustralyalıları çoğu, Bushmen (Güney Afrika kabilesi), Papua kabilesi, Bengal’in Andaman Adasında yaşayanlar, vs.”
Blavatsky tarafından sözü edilen tüm bu gruplar 19 ncu yüzyılın sonlarında var olan şeyin parçasıydı ve 20 nci yüzyılın çoğunda Australoid ırk olarak adlandırıldı. (Bushmen ve geleneksel Teozoflar tarafından Lemuryalılardan geldiklerine ianılan Capoid ırkın parçası istisna).
Blavatsky 5 nci kök ırkı tanımladı: “Örneğin şimdi koyu kahve, neredeyse siyah, kızıl-kahve-sarıdan en beyaz renge kadar Aryan ırklarının hepsi birdir ve aynı döldendir – 5 nci kök ırk – ve Hinduların Manu dedikleri tek bir atadan gelir”. Teozoflar her kök ırkın ayrı ve farklı bir ataya sahip olduğuna inanırlar.
Aryan 5 nci kök ırkın alt-ırkları şunları kapsıyor:
  • 1nci alt-ırk– Hindu – MÖ 60,000’de Gobi’nin ortasındaki beyaz adadaki “Köprü Şehrinden” Hindistan’a göç ettiler.

  • 2nci alt-ırk– Araplar – MÖ 40,000’de “Köprü Şehrinden” Arabistan’a göç ettiler.

  • 3ncü alt-ırk – Persler – MÖ 30,000’de “Köprü Şehrinden” Persia’ya (İran) göç ettiler.

  • 4ncü alt-ırk– Keltler – MÖ 20,000’nin başlarında “Köprü Şehrinden” Batı Avrupa’ya göç ettiler (Miken’li Yunanlar Güneydoğu Avrupayı kolonileştiren Kelt alt-ırkının soyu olarak görülürler).

  • 5nci alt-ırk– Cermen – MÖ 20,000’nin başlarında “Köprü Şehrinden” şimdi Almanya olan yere göç ettiler (Slavlar, Rusya’yı ve çevresindeki bölgeleri kolonileştiren Cermen alt – ırkının bir soyu olarak addedilirler).

  • 6ncı alt-ırk  Blavatsky’ye göre Aryan 5 nci kök ırkın 6 ncı alt – ırkı 21 nci yüzyılın başlarında ABD bölgesinde evrimleşmeye başlayacak. Aryan kök ırkının bu 6 ncı alt – ırkına Australo – Amerikan alt – ırk adı verilecek ve Teozoflar tarafından şu anda Avustralya’daki ve batı ABD’deki ve yakın bölgelerdeki Aryan kök ırkın Cermen alt – ırkından ortaya çıkacağına inanılıyor (Yeni alt – ırkın bir çok bireyi Kaliforniya’da doğacak.) 6 ncı veya Australo – Amerikan alt – ırkı “belirli psişik güçlere” sahip olacak ve bunun için epifiz beden gelişecek, böylece olağan uyanık bilinçte astral duyguları tanıma ilave duyusunu verecek. Genel olarak 6 ncı alt – ırkın 5 nci alt – ırkın zekasındaki ve 4 ncü alt – ırkın duygusundaki en iyi yanları harmanlayarak bilgelik ve sezgi getireceğini söyleyebiliriz.

  • 7nci alt-ırk  bunlar Aryan kök ırkını yok edecek olan “yeni büyük felaket”ten hayatta kalanlar olacak. yedinci alt – ırk henüz varoluşa gelmedi; onlar hala yoklar, ama var olacaklar.
Teozofistler tarafından, kök ırkların aynı rakamdaki alt – ırklardan evrimleştiğine inanılır; 6 ncı kök ırk 5 nci veya Aryan kök ırkın 6 ncı alt-ırkından evrimleşecek, aynen 5 nci veya Aryan kök ırkın 100,000 yıl önce 4 ncü veya Atlantis kök ırkının 5 nci alt-ırkından (Sami) evrimleşmiş olması gibi.
6ncı Kök Irk
C W Leadbeater’e göre, Teozofik Topluluk tarafından “Kadim Bilgeliğin Üstatlarının” rehberliği altında Baja California’da bir koloni oluşturulacak. Bu 28 nci yüzyılda, 6 ncı kök ırkın yoğun seçici öjenik üremesi için gerçekleşecek.
Üstat Morya bu yeni kök ırkın Manu’su veya “atası” olmak için fiziksel olarak enkarne olacak. O zamana kadar, dünyada nükleer güç ile elektrik sağlanacağı ve Julius Sezar’ın reenkarnasyonu olacak bir insan tarafından yönetilen tek bir dünya hükümeti olacağına inanılmaktadır.
Gelecekte on milenyum sonra, Pasifik Okyanusunda 6 ncı kök ırkın yuvası olacak olan yeni bir kıta yükselecek. Kaliforniya, San Andreas Fayının batısı Kuzey Amerika ana topraklarından ayrılacak ve yeni kıtanın doğu sahilinin “Kaliforniya Adası” olacak.
7nci Kök Irk
Zamanla, bir kaç milyon yıl sonra gelecekte 7 nci kök ırk, 6 ncı kök ırkın 7 nci alt – ırkından ortaya çıkacak; Pasifik Okyanusundan yükselecek olan 6 ncı kök ırkın yaşayacağı gelecekteki kıtadan ortaya çıkacak. Onların yaşayacakları kıtaya ezoterik olarak “Pushkara” adı verilir.
(Çeviri: Saffet Güler)
 the-seven-root-races-main-2-post

12 Mayıs 2017 Cuma

BAŞMELEK METATRON: Kristalin Ses & Umut


10-Powerful-Ancient-Tibetan-and-Sanskrit-Mantras-For-Healing 

Kristalin Ses & Umut


 Telif Hakları James Tyberonn & Earth-Keeper’a aittir. 2017
Selamlar Üstatlar, Ben Işığın Meleği Metatron’um ve bu seansta Kristalin Hizmetten Tyberonn’a katılıyorum.
Sevgili İnsanlar, Kozmostaki, Canlı Omniverse’te (tüm evrenleri kapsayan evren) ve Omni -Dünyadaki ruhlar için mevcut olan yaratıcı sanatsal çalışmalar arasında, hiç biri müzik ifadesinin yararından daha fazla yarar sunmaz. Şu andaki konuşma dilinizde klasik & ‘yeni çağ’ müziği olarak terimlendirilebilecek şeyin belirli formları gerçekte yaşam gücünü ve insan beynindeki ve fiziksel bedendeki hücrelerin senkronunu canlandırır ve tazeler. Bunu yaparken, müzikal kristal – modellemenin bu formu beden – zihin ve ruh ‘üçlüsüne’ eklenir. Bu modelleme aynı zamanda çakra sistemini şu andaki anlayışınızın çok ötesinde olan şekillerde dengeler ve canlandırır.
Kristalin modelleme olarak adlandırılabilecek müziğin mükemmel formlarını düzenli olarak dinleyen insanların gerçekten dinlemeyen insanlardan daha uzun süre sağlıklı ve zihinsel olarak canlı kalacaklarını söylüyoruz. Bu tür müzikal ritimler insan bedeninin hücrelerini canlandıran ve insan beyninde bilişsel tepkiye katkı sağlayan yaradılışın kodlarıdır. Aslında insan bedeni yaşlanırken, görsel – mekansal hafıza çoğu kez zayıflar, kısa vadeli hafıza daha az akıcı, daha az işlevsel hale gelir. Müziğin belirli formları beynin bilişsel işlevini muhafaza eder, fiziksel biyolojik yolculuktaki nöro – dejeneratif koşulları azaltır.
Mükemmel müzikal modellemenin olağanüstü ‘klasik’ örneği, Beethoven’in 9 ncu Senfonisinde temsil edilir, ‘Ode to Joy – Neşeye Övgü’. Sadece orkestranın müzikal notalarının armonik akışında değil, aynı zamanda insan sesinin, koronun armonik akışı ile birleşimde. ‘Neşeye Övgü’de yaşam yaradılış kodlarının tam spektrumu içerilir. Eğer insan müziği fiziksel boyutlarda ‘görseydi’, Beethoven’in 9 ncu Senfonisi başlangıçtan sona Evrensel Yaradılış kodlarının renklerinin & şekillerinin karmaşık momentumunu & tam alemini sergileyerek somut bir biçimde ortaya çıkardı. Yüksek alemlerde müzik yalnızca işitilmez, aynı zamanda hem renkler hem de geometriler şeklinde görülür.

CELIA FENN: KULAKLARIMDA ÇINLAYAN ŞEY NEDİR…


GalacticOrbit 
Celia Fenn
 15 Nisan 2017
Bunu yazıyorum, çünkü bir çok insan şu sıralardaki semptomları ve özellikle Kulaklar ile ilişkili olan semptomları sordu.
Bir çok insan bir kulakta veya ikisinde çınlayan sesler ve uğultularda, tıp uzmanlarının “kulak çınlaması” dediği şeyde artış olduğunu bildirdi. Diğerleri kulaklarda ağrı bildirdi ve çoğu zaman bu ağrının kulaklardan dişlere ve çeneye indiğini veya başa çıktığını, burada başağrıları ve sersemlik haline geldiğini bildirdi.
Bu bölgeler günlük işlevimizi ve günlük temelde dengemizi sürdürmemizi etkilediği için, bu korkutucu olabiliyor.
Ama, bu süreç Işık Bedenin Çok – boyutlu Enerji İmzasına geçişin bir parçası.
Kulak ve İç Kulak 5 nci, 6 nci ve 7 nci çakralar arasında yerleşiktir, başka deyişle, Spiritüel Anatomimizin bizi Yüksek Boyutlara bağlayan bölgesidir. Bu nedenle, bizler Solar ve Galaktik mirasımıza daha tam olarak bağlanmak için yeniden hizalanırken ve hatlarımız yeniden döşenirken bu bölge de bunu izliyor, bu nedenle bu bölgede değişimler ve hareketler hissediyoruz.
Başmelek Mikail bu dönüşümde bedenlerimize neler olduğunu açıklamak için, Kulağın bir çizimine bakmam için yönlendirdi. Eğer İç Kulağa bakarsanız, bir spiral şekline benzeyen Kulak Salyangozu adı verilen bir organ görürsünüz. Bu organ alınan sesleri, beyine giden nöral yollara gönderilebilen ve işitilebilen ve anlaşılabilen titreşime çevirmekten sorumludur. Ama, Yüksek Boyutlarda, Kulak Salyangozu ayrıca Yüksek Boyutlardan sesleri/sinyalleri alabilen Galaktik bir “anten” olarak davranır.
ear
Her bir kulakta Salyangoz vardır ve bunlar bedende işitme fonksiyonunu kolaylaştırmak için birlikte çalışır. Ama spiritüel terimlerde, Sol Kulak Salyangozu Dünyadaki yaşam ile birlikte bilgi almak ve bilgiyi topraklamak için Sol Beyin ile birlikte çalışırken, Sağ Kulak Salyangozu Galaktik seviyeden gelen, spiritüel ve mistik alemlere bağlayan bilgileri alır ve tercüme eder.
Her ikisi de sinir sistemine ve beyine bağlıdır. Ama, Yüksek Bilinç seviyesinde Salyangoz spiralini aktive eden uyarımlar Epifiz Bezi aracılığı ile aktarılır ve sonra çeşitli nöral yollar ve ışık meridyenleri aracılığı ile Salyangoza aktarılır. Bu, Galaktik Işık Kodları Solar ve Galaktik radyasyon dalgaları vasıtası ile çok kuvvetli bir şekilde aktarıldığı zaman, Epifizin daha kuvvetli bir şekilde aktive olduğu ve buna benzer şekilde, hazır olanlarda Salyangozun Işık Dilinin mesajları ile titreşmeye başladığı anlamına gelir!
Dengeli bir bireyde, Sol ve Sağ Salyangoz spirallerinin aktivasyonu hem fiziksel, hem de duygusal/zihinsel ve spiritüel bir denge olmasını sağlar. Gezegensel kültürümüzde, Sol Beyin kuvvetli bir şekil de aktif ve Sağ Beyin aktif değilken, “denge dışında” olduk. Okuldan başlayarak ve Yetişkin hayatta devam ederek Sağ Beynin aktivitelerine ve işlevlerine çok az önemin verildiği Sol Beyin toplumunda yaşıyoruz.
Sağ Beyin Salyangozu Galaktik spiralin Işık Kodu aktarımları ile uyum içinde titreşmeye başlarken, daha önce duymadığınız aktarımları “işitmeye” başlıyorsunuz. Bu, beyninizin bunu anlamlı “dile” nasıl tercüme edeceği hakkında fikri yokken, bu zamanda “beyaz gürültü” (bütün frekansları içeren ses dalgası) gibi görünebilir. Ama, Sağ Beyniniz ile çalışmaya ve Sihirli Yüksek Boyutlara genişlemeye başladığınız zaman, bu aktarımlar şekillenmeye ve anlamlı olmaya başlar.
Işık Dilini resim, müzik, şiir veya Galaktik Işık Kodlarının akışını ifade etmeyi sevdiğiniz diğer sağ beyin aktiviteleri ile ifade etmeye başlayabilirsiniz.
Bir çok insanın şu anda denge dışında olduğunu hissetmesinin nedenlerinden biri budur. Sol Beyin tarafına güvenmek o kadar dengesiz olmaya başlıyor ki, insanlar paranoya, psikoz ve depresyonda, Sol Beynin “gölge” enerjisine girme tehlikesindeler. Bu nedenle, bir çok insanın neden aniden bunalıma girmiş endişeli, paranoid ve belki psikotik hissettikleri ile ilgili fikri olmayabilir. Ve bu çok yaygın olduğu için, bunu kendiniz hissetmeseniz bile, sizinle etkileşimlerinde diğer insanlardan geldiğini hissedebilirsiniz.
Elbette, bu Dönüşüm sürecimizde zorlayıcı bir andır. Sadece neler olmakta olduğunu farketmemiz ve denge getirmek için çalışmamız gerekiyor. Yaratıcı aktivite, sihir, sanat, dans ve müzik ile Sağ Beyin Salyangozunu aktive edin. Hayal kurun ve dans edin, resim yapın ve yazın, her şeyde modelleri ve sihri görün. Sol Beynin “aşağıya doğru inen spiralinin” gölge tarafına yakalanmayın. Hepimizin bizi yerküreye sağlıklı bir şekilde topraklaması için aşağıya doğru inen spirale gereksinimimiz var, ama bu dengesiz olduğu zaman, bir patoloji haline geliyor.
Ayrıca eğer kulakta ağrı varsa, diyetten süt ürünlerini çıkarmanın yardımcı olabildiğini gördüğümü söylemeliyim. Süt ürünleri kulaklarda akışkan oluşmasına neden olur ve zaten o bölgede bir basınç varsa, bu ağrıya neden olabilir. Ve, Epifiz çok aktif olduğu zaman, bu ağrı yoğun olabilir.
Sevgili dostlar, bunun “dinleme” ve bize gelmekte olan bu yeni aktarımları işitmeye başlama zamanı olduğunu tahmin ediyorum. Resim yapıyorum ve Işık Dili aktarımları şu anda yapmakta olduğum şeyin parçası.
Dengenizi koruyun, drama ve paranoyanın dışında kalmaya çalışın ve Sağ Beynin Yaratıcı Dünyasında yapabildiğiniz kadar çok zaman geçirin.
Yakında, Gezegenimiz Sihir ve Yaratıcılığın Zamanın Anahtarları olduğunu yeniden keşfedecek ve Zamanı ve Zaman ile nasıl çalışacağımızı anladığımızda, çok farklı bir zaman Çizgisinde çok farklı bir Dünya yaratacağız. Anahtar içimizde; yukarıda nasılsa, aşağıda öyle. Şu anda online olan kendi “Galaktik Aktarıcımız” var!
(Çeviri: Saffet Güler)
http://www.starchildglobal.com/channels-and-articles/so-what-is-that-ringing-in-my-ears/

18 Nisan 2017 Salı

KRYON: Kelebek Kanatlarını Çırpınca


16711720_265949180511681_8298469549073591422_n 
KRYON MESAJI Kelebek Kanatlarını Çırpınca
Bu canlı kanallık Wilmington, North Carolina’da verildi
Lee Carroll kanalıyla
4 Aralık 2016
Selamlar sevgililer, ben Manyetik Hizmetten Kryon’um. Sandalyedeki adamın Yüksek Benliğine kanallık yaptığına ikna olan bazıları vardır. Bu ondan çok daha fazlasıdır ve birçok yıllar boyunca bu sahneden bunu kanıtlamak için hiç bir girişim yapılmadı. Bunun nedeni sizin özgür seçime sahip olmanızdır. En büyüğünden en küçüğüne algılar, kabul etme veya reddetme seçiminiz bu gezegende sizin için armağandır ve Ruh sahip olduğunuz bu özgürlüğe asla dokunmaz.
Ruhun sizin için ve sizinle yaptığı şey yaptığınız şeye izin vermektir. Korku veya inanmazlık ile gerçeği veya iyilikseverliği kolayca durdurabilirsiniz. Kontrol her zaman sizde. Burada bu an için mükemmel olan bir soru var: Bir an için buradaki ekibi hissetmenize izin verecek misiniz? Burada göremediğin, fiziksel olarak mümkün olmadığını düşündüğün şeyi esnetenlerin bulunduğunu düşünmek inancını esnetir mi, sevgili İnsan? Ayrıca “bilişe” veya bilince sahip olan fiziğin olabileceğini düşünmek inancını genişletir mi? Belki henüz hiç bir şey bilmiyorsun?
Çoğu İnsan Varlığının içinde oturduğu kutu koruma kutularından biridir. Size anlatılmış olan şeye inanıyorsunuz ve ayrıca geçmişte meydana gelen şeye bakıyorsunuz. O zaman bu iki şey gerçekliğiniz haline geliyor ve gelecek için neyi bekleyeceğinizi belirliyorsunuz. Bu kutuda Tanrı’nın güzelliğine izin vermek nerede? Bir odaya kapanıp kapısını kapattığın zaman, ismini ve durumunu bilen bizlerden trilyonlarca olduğunu düşünmen mümkün mü? Belki ağlamak ve yalnız kalmak için oraya girdin, ama gerçekte orada kimin olduğuna dair fikrin yok.
Bu özel mesajın gidebileceği bir çok yön var. Şu anda gezegeninizde neler olduğunu anlatmak istiyorum. İnsan Varlıklarının önünde en son oturduğumda, bir talepte bulundum: Bir an için sanki başka bir gezegenden gelmişsiniz gibi ve sadece bu öğreti ile karşılaşmış gibi insan olmayı bir kenara bırakın. Burada Dünyadaki hiç bir şeye dahil değilmişsiniz ve sadece gözlüyormuşsunuz gibi davranın. Bu içinizde deneyimlemekte olduğunuz her şeye karşı tam bir önyargı yokluğu yaratır.
Bu önerme ile sahneyi kurmak istiyorum. İnsanlar geleceğe yansıtma yaptıkları zaman, bunların hepsini geçmişte olduğunu bildikleri şeye dayanarak yaparlar. Psikolojide, buna İnsan doğası denir. İnsanların dün davranma şekilleri, yarın ve ötesinde gelecek olan şeyin beklentisini oluşturur. Eğer geçmişte size yeni bir perspektif verecek olan hiç bir şey olmadıysa, sadece geçmişte olan şeyi geleceğe kopyalarsınız.

8 Nisan 2017 Cumartesi

HATHOR DÜNYA MEDİTASYONU


maxresdefault-672x372

 

HATHOR DÜNYA MEDİTASYONU

Tom Kenyon kanalıyla
Fırtınanın Gözü
Dünyanızın şu anda karşı karşıya olduğu durumu tanımlamak için kasırga veya tornado metaforunu kullanıyoruz.
Bu metaforik “fırtınalar”ın yıkıcı gücünün ortasında, sessizliğin merkezi yeri vardır. Buna “Fırtınanın Gözü” adı verilir.
Şu andaki Kaotik Düğümün yoğunluğu artarken, çoklu kaynaklardan gelen kaotik ve yıkıcı güçler kasırga veya tayfuna çok benzer şekilde etrafınızda girdap gibi dönüyor. İçinizde merkez “dingin noktayı” bulmak bu zamanlarda zarar görmemiş olarak hayatta kalmak için spiritüel bir gerekliliktir.
Restorasyon isimli önceki mesajımızda içinizde bu merkezi “dingin noktaya” erişmenize ve fiziksel, zihinsel, duygusal ve spiritüel seviyede kendinizi iyileştirmeye yardımcı olabilecek sonik bir yardımcı paylaştık.
Şimdi bu tür yükseltmeye alıcı olanlara bu destekleyici ve iyileştirici enerjileri verme aracı olarak sizleri Restorasyon‘u kullanan bir Dünya Meditasyonuna çağırıyoruz.
Bu Dünya Meditasyonunun ayrıntılarını tartışmadan önce, bu enerjilerin kime gönderileceğini ve bu yayınımların doğasını tartışmayı diliyoruz.
Budizm’in bazı silsilelerinde, sangha terimi toplanmayı, benzer niyeti paylaşanların topluluğunu tanımlamak için kullanılır. Simyasal olarak konuşursak, paylaşılan bir niyet etrafında bireylerin bu birleşmesi Üçüncü bir Güç yaratır. Aynı niyeti paylaşmak için iki veya daha fazla insan toplandığı zaman, bireysel güçlerden daha kuvvetli olan Üçüncü bir Güç yaratılır.
Bu Dünya Meditasyonunda, bir dünya sangha’sı olması için dünyaya iyileştirici ve düzeltici enerjileri yönlendiriyor olacağız, ama bu dünya sangha’sının din ile bir ilgisi yoktur. Fizik ile – bilincin fiziği ile – ilgisi vardır.

26 Mart 2017 Pazar

BAŞMELEK METATRON: HİÇ(LİK) KUTSAL OLDUĞU ZAMAN

040e555cdb0585d522057adb30a365cd
HİÇ(LİK) KUTSAL OLDUĞU ZAMAN  
Dinin Spiritüelliğe Evrimi
Başmelek Metatron ~ Tyberonn kanalıyla
Selamlar Üstatlar, Ben Işığın Meleği Metatron’um. Sizleri koşulsuz sevginin vektöründe kucaklıyoruz.
Küresel huzursuzluğun şimdiki zamanında, İbrahim’den doğurulmuş olan dinler arasında yükselen bir kin gelgiti var. Ve zamanla sonuçlanacak gerekli çözümlerden biri bu 3 ataerkil dinin uyumudur. Negatif olarak düşünseniz bile, zamanla sevgiye geri dönecek, her ne kadar zor yolla olsa da.
Din & Hakikat
Bu kanallıkta sizinle dinden konuşmayı diliyoruz. Çünü varoluşunuzun ve Tüm Var Olan ile ilişkinizin anlayışı genişliyor. Tanrı Sevgidir. Üstatlar, insanlığın spiritüelliği gözönüne almasının ve dogmatik dinin ötesindeki en yüksek insan ahlaki değerlerini kucaklamasının zamanının gelmekte olduğunu söylüyoruz. Tanrı’nın, ‘Tüm Var Olan’ın nazik kalpten başka dogmatik din tanımadığını söylüyoruz.
Farkında olan insan için, hepinizin çeşitli reenkarnasyonlarınızda şu andaki dini doktrinlerin & öğretilerin çoğunu, ayrıca kayıtlı tarihinizden önce, bilinçli hafızanızın dışında, spiritüel bilgeliğin diğer formatlarını & formlarını deneyimlemiş olmanız şaşırtıcı olmamalı.
Ama, 2017’nin şu sıralardaki zamanlarında, Yeni Dünya paradigmasının 5 nci yılında, dini programlamanın hala geniş ölçüde etkisi var. Üzücü şekilde, şu andaki büyük dinlerinizin çok azı gerçekliğinizin engin hakikatini tamamen kapsıyor veya kucaklıyor. Bunların arasında, Budizm en çok yaklaşanı, ama hala belirli önemdeki alanlar boş kalıyor. Bazı Budist geleneklerinde öğretilen arzunun tamamen bırakılması kendini yadsımaya yol açabilir. Çeşitli versiyonları & ‘benim yolum, yoksa olmaz’ lanetlemesinin hararetli öğretilerindeki dışlama dereceleri, orijinal günah ve öfkeli Tanrıları ile 3 İbrahim dini bir çok çatışmalara ve savaşlara yol açmış olan üzücü çarpıtmalardır.

BM MİKAİL – MART EKİNOKSU 2017: Yeni Başlangıç ve “Boş Uzay”


1381456_10153927992193098_4128646488569642490_n 
Başmelek Mikail ~ Celia Fenn kanalıyla
19 Mart 2017
Sevgililer, 2017 yılının ilk ekinoksuna yaklaşıyorsunuz. Kuzeyde bu güçlü Bahar Ekinoksu olacak ve Güneyde Sonbahar Ekinoksu olacak. Ekinokslar zamanında salıverilen Elmas Işık Dalgası momentum kazanıyor, Dünyaya daha fazla aydınlanma ve ışıltı getirmeye hazırlanıyor.
Ama aynı zamanda, bir boşluk hissi, hiç bir şeyin ilerlememesi hissi var, bu birçoğunuz için hayal kırıklığına, öfkeye ve çaresizliğe dönüşüyor.
Elbette bunun bir nedeni var. Zaman ve Değişimin bu yeni döngüsüne girerken, yüksek aktivite ve geçiş anları vardır ve “nefes almak” ve nereden gelmiş olduğunuzu ve Gerçeklik Yaratımınızda nereye gitmeyi dilediğinizi düşünmek için bir ara verdiğiniz zamanlar vardır.
Bu nedenle, tam şu anda bir “tutma kalıbındasınız”, burada siz bu yılın Temmuz ve Ağustos aylarında Gezegeni yıkayacak olan ve Ağustosun sonundaki Tutulmada zirveye ulaşacak olan Işıldayan Elmas Işık Tsunamisine hazırlanırken, yaratmayı arzu ettiğiniz şeye daha yakın uyumlanma fırsatına sahipsiniz.
Boş Uzay ve Dönüşümünüzdeki Amacı
Bu “Boş Uzay”, Venüs ve Jüpiter geri giderken Gezegensel Hareketin Işık Dilinde temsil edilir.
Venüs Sevginin, Güzelliğin, Paranın ve İlişkinin Işık Enerjisidir ve siz ilerlemeden önce düşünmeniz ve tekrar düşünmeniz için size verilen bu sorunlardır. Venüs ilk ev Koç’tan on ikinci ev Balık’a geriliyor; Yeni Başlangıç kendinizi güncellemenize ve hayalleriniz, arzularınız ve Yeni Gerçeklik Yaratımlarınıza tamamen uyumlanmış olduğunuzu sağlamanıza izin vermek için askıya alırken gelişmemiş kavisi tanımlıyor. Venüs tekrar Nisanın ortasında ileri gidecek ve Nisanın sonunda Koç’a girecek, bu nedenle Sevgi ve Bolluk gezegeni Yeninin eşiğinde dans ederken, Kalbinize ve Ruhunuza uyumlanan yaratımlara niyete odaklanmanızı sağlamak için size fırsat verilecek.
Jüpiterin enerjisi Haziran başına kadar Terazi’de gerilemede. Terazi ayrıca Evliliği, Yaratıcı teşebbüsleri temsil eder, bu nedenle yılın ortasına kadar ilişkilerin ve yaratıcı girişimlerin anlamlı bir şekilde genişleyemeyeceği görülüyor. Aslan Kapısı ile yılın ortasında girecek olaran ışık dalgası ile ileri doğru akın etmeye hazır olacaksınız.
Sevgililer, önemli ilerleme hareketinde frene basan bu Gezegensel Bedenler ile, bu size hiç bir şeyin ilerlemediği ve biraz hayal kırıklığına uğramış ve belirsiz hissettiğiniz “boş bir uzayda” imişsiniz gibi görünebilir.
Bu olması gerektiği gibidir ve her şey İlahi Düzendedir. Bu, eski enerji kalıbında değil, yeni Çok – Boyutlu Enerji İmzanız ile uyum içinde yaratmakta olmanızı sağlamak için sizin zamanınızdır.

3 Mart 2017 Cuma

MART 2017 ENERJİ GÜNCELLEMESİ


Semillas Estelares 
Rebecca Dawson
Uzatılmış “Karantina” periyoduna devam ederken, tüm dünyadan yüzlerce insan benimle iletişim kurup duygusal çalkantı, durgunluk, izolasyon ve genel bunalım hislerini bildiriyor.
Bu zamanda deneyimlediğimiz şeyin bir kaptaki japon balığına benzediğini hatırlamak önemlidir. Her şeyin yoğunluğu büyütülüyor ve artırılıyor ve ilerlemeye çalıştığımızı düşünsek bile, tek yaptığımız şeyin yerinde saymak olduğu görülüyor.
Bunun gibi, gerçekliğinizin dış manzarasında etki yaptığınızı hissetmek çok zor ve hiç kimsenin sizi dinlemediği veya size dikkat etmediği görülüyor! Karantina fiziksel ve duygusal bedenden eski programların son kalıntılarını salıvermek ile ilgili… bu nedenle her şeyin alt üst olduğu görünüyor.
Ama cesur olun, görüşünüzde gördüğünüz tüm çamur ve kir sadece etkili salıvermenin işaretidir… sadece etrafınızda o kadar yakında girdap gibi dönüyor ki, bu zamanda herhangi bir şeyi net görmek zor! Çevresindeki suya “toksin bırakan” japon balığını düşünün… bir süre sonra etrafta yüzen şeyleri görmek biraz zorlaşabilir! Bu, insanlığın kollektif alanında gerçekleşiyor sadece bireysel olarak değil, elbette siz de deneyim alanınızda eski kalıpların kollektif salıverilişini deneyimliyorsunuz. Bu, sudaki çok fazla çamurdur.
Elbette, bu izolasyon hissi ve etkili veya başkaları ile bağlantılı hissedememe bir çok insanın depresyon ve keder izleri hissetmesine neden oluyor. Bu son haftada bu çok yaygın, ama yaradılışın bütünüyle yeni bir çağına adım atmaktan sadece bir kaç hafta uzakta olduğumuzu bilmeniz için sizi cesaretlendiriyorum… ve şu anda suya salıverdiğiniz sınırlayıcı inançlar ve programlar tarafından engellenmeden buna adım atacağız.
Japon balığının, sadece su bulanık olduğu zaman suda yüzdüğünün farkında olduğunu düşünmek ilginç değil mi? Elbette, insanlık deneyim döngülerini uzun süredir dikte eden kollektif inançların farkına varıyor. Kısa süre sonra yeni berrak sulara girmenin zamanı gelecek… yeni potansiyellerin günün düzeni olduğu yere!
Yeni açık sulara geçişinizi harekete geçirmek için, bu periyotta hiç bir şey net olmadığı zaman nasıl karar verileceği ile ilgili Serapis Bey’den harika bir rehberlik… ve öngörülebilirlik ve olasılık arasındaki fark: