14 Şubat 2013 Perşembe

BEDENİNİZİ OLUŞTURAN GÜÇ ONU İYİLEŞTİREBİLECEK TEK GÜÇTÜR

 
Bugün dikkatinizi bedeninizin halihazırda sahip olduğu güçlü iyileştirme yeteneğine odaklaklamak istiyoruz.Çeşitli şekillerde hastalıklara muzdarip olanlarınız var.Bunlar ‘’genel soğuk algınlığından ‘’ ‘’ölümcül hastalıklara’’ kadar sınıflandırılabilir.Hiçbir şeyin önce ruhsal alanda gerçekleşmeden fiziksel alanda gerçekleşmeyeceğini bilin. Bununla ne demek istiyoruz?Önce zihninizde dolayısıyla var oluşun ruhani alanında ortaya çıkmayan hiçbir şey fizikselde başınıza gelemez.Bugünkü amacımız , muzdarip olduğunuz küçük ya da büyük her hangi bir hastalığın nasıl iyileştirilebileceği konusunu ele almaktır.

En başından başlayacağız.İnsan bedeninin nasıl yaratıldığını düşünmenizi istiyoruz.Her şey sadece iki küçük hücre ile başlıyor ve dokuz aylık süreç içerisinde tam fonksiyonel bir insan bedeni halini alıyor.Bu gerçektende izlenilebilecek mucizevi bir şey. Bedeniniz,doğum sonrasında hemen besinleri parçalayıp neyin gerekli olduğuna,nelerin kullanılamayacağını karar verebilecek şekilde dahiyane bir şekilde tasarlanmıştır.


Bedeniniz doğuştan, sahip olduğunuz trilyonlarca hücrenin her an neye ihtiyaç duyduğunu bilir.Her hangi bir zamanda muazzam sayıda görev işleyebilir ,oksijenle dolu kanın tüm vücuda ikmal edilmesini sağlayan kalp atışından duygularınız tarafından yaratılan pek çok kimyasal sinyalin beyninizde günde binlerce defa çözümlenmesine kadar. Tüm bunları yapabilen bir varlığın,çok bilinçli bir düşünce olmaksızın kendini iyileştiremeyip ,kendini daimi bir denge durumuna geri döndüremeyeceğini mi düşünüyorsunuz?
Bugünkü konuşmamızın gerçek odağı bu konudur.Bedenleriniz kendini daimi bir denge durumunda tutmak üzere tasarlanmıştır.Peki insanlar neden hastalanır ? 


İnançlarınız dengesiz hale geldiğinde,zihniniz ve dolayısıyla bedeninizde dengesiz hale gelir ki bu da güçsüzlüğün ortaya çıkmasına izin verir .Gerçekten bulaşıcı bir virüs olmadığını bilin.Bedeniniz denge ve uyum halindeyken yakalanabileceğiniz herhangi hastalık yoktur.En yüksek denge durumunda bedeniniz rahat ve uyum içinde kalır.Zehirli inançların zihninize girmesine izin verdiğinizde hastalıklar ve rahatsızlıklar beden tapınağınıza nüfuz edebilir.
Peki hastaysanız ne yapmak gereklidir ? Bedeninizi ve zihninizi dengeye getirmek zorundasınız.İnsanlar inanılmaz derecede meşgul ve kendilerine bedenlerini yeniden ayarlayacak zamanı vermiyorlar.


Dışarıda doğada oturmak,ağaçlar arasında bir yürüyüşe çıkmak ya da okyanus kıyısında sahilde oturmak bedeninizi tekrar hizaya getirecek mükemmel yöntemler.İşe yarayan diğer bir metot ise sessizce oturup huzur dolu bir müzik dinlemek.Huzurlu bir şekilde otururken tüm gerginliğin vücudunuzdan ve zihninizden salıverildiğini de imgeleyebilirsiniz.Size verebileceğimiz başka bir öneri ise hayvanlarla vakit geçirmektir.Birçoğu harika şifacıdır ve ilahi olanla inanılmaz uyum içindedir.Ayrıca yüzünüze gülümseme getiren ya da kahkaha atmanıza sebep olan şeyler de yapabilirsiniz.Kahkaha eylemi tek başına vücudunuza daha yüksek bir titreşim getirir ve bu nedenle inanılmaz şifalıdır.

Bir çok kez hastalıklar,gerçek yüksek benliğinizle uyumlu olmayan inançlarınızın harfi harfine tercümesidir.Şimdi bir kaç örnek verelim:birisi sırt ağrısı çektiğinde bu genellikle yüksek benliğiyle uyumlu olmayan inanç ve eylemlerle bağlantılıdır;onlar omurgalarını ''uyumdan'' çıkaracak ölçüde bir direnç oluşturuyorlar.Boğaz ağrısı genellikle iletişim ihtiyacıyla alakalıdır ya da kendileriyle veya başkalarıyla yapmaları gereken iletişime direnmelerinden kaynaklanır.


Bir kişi böbrek ya da karaciğer sorunları yaşadığında bu durum genelde inançları işleme direnciyle alakalıdır çünkü unutmayın böbrek ve karaciğer vücudunuzdaki atıkların işlenmesinden sorumludur.Kişi kansere yakalandığında bu zihninde uzun süredir köklenmesine izin verdiği kanserli ve zehirli düşünceler yüzünden olabilir,bu düşünceler o kadar uzun süre kalmışlardır ki beden tapınağınızda kanserli hücreler oluşmaya başlar.Bunun ne kadar hassas bir konu olduğunu biliyoruz çünkü kendileri veya sevdikleri kansere veya ölümcül hastalıklara yakalanmış bir çok kişi bunu okuyacak.Bu insan ırkındaki en önde gelen ölüm nedeni.Fakat bunu sinirlerinizin daha da bozulması için değil,dikkatinizi ''nedene'' çekmek amacıyla yapıyoruz ki böylece sorun ortadan kaldırılabilsin.

Kendi gerçekliğinizin güçlü yaratıcılarısınız;eğer realitenizdeki deneyimlerin sorumluluğunu almazsanız,deneyimlerinizi daha iyiye doğru değiştirebilmek imkansız olur.Kanserli düşüncelerin sadece sizde olması gerekmediğini bilin.Bazen kanser gibi hastalıklara muzdarip olanlar çok hassas ruhlardır ve genelde empatiktirler ve diğerleri için bu zehirli düşünceleri alıp işlerler.Fakat bu yine de hiç bir fark yaratmaz,bedeninizin durum her ne olursa olsun dengeyi tekrar sağlama yeteneği vardır.

Ruhun belirli bir kusur ya da hastalıkla enkarne olmayı kabul ettiği bazı durumlar vardır.Bunun amacı her zaman ''ruhun gelişimi''dir,bu asla bir ''cezalandırma'' ya da önceki yaşamlardan gelen bir ''günah''ın sonucu değildir.Çoğu zaman hastalık, gerçekleşmeyeceği taktirde insana sunulamayacak ölçüde muazzam bir ruh gelişimi fırsatı sunar.Buna rağmen yine de hastalığın üstesinden gelinebilinir, belki de bu ruhun fiziksel alemde enkarne olma nedenlerinden biridir;yoluna kasten konulan zorlukların üstesinden gelmek.
Bir hastalık realitenizde gerçekleştiğinde bu bir avantaj olarak görülebilir.Peki nasıl ?

 iyi ya da kötü olarak gördüğünüz herhangi bir deneyim sadece inançlarınızın yansımasıdır.Hastalık realitenizde neyin dengeden çıktığını göstermek için gerçekleşir ve siz böylelikle hastalığın nedeni olan inancı belirleyip , ve tabi eğer o bir daha deneyimlemek istemiyorsanız o inancı söküp atmayı seçebilirsiniz.
Zihin gücü hastalık sonuçlarında muazzam güçlü ve etkilidir.İyileşmeyeceğine çok güçlü bir şekilde inandıkları için basit bir kağıt kesiği yüzünden bile ölenler var,yine tüm öngörülere rağmen rahatsızlığın üstesinden gelebileceklerine güçlü bir şekilde inanıp ölümün eşiğinden dönüp iyileşenler var.


Çoğunuzun placebo etkisinden haberdar olduğunu biliyoruz.Haberdar olmayanlarınız için ; aynı hastalıktan şikayetçi olan bir grup insan iki ayrı gruba ayrılır.Bir gruba hiç bir özelliği olmayan tıbbi şeker hapı ,diğer gruba hastalığı iyileştireceği düşünülen bir hap verilir.İki gruba da hangi hap verildiği söylenmez.Hastalığı tedavi eden ise verilen hapların özelliği ne olursa olsun kişilerin inancıdır.
Çoğu insan ilaçlara hastalıklara çaresi olarak bakıyor;fakat ilaçlar, zihni hastalığın başarılı bir şekilde tedavi edileceğine inandırmak için kullanılan araçlardır.Gerçekten de siz ona inanmadığınız sürece size şifa verebilecek hiç bir ilaç yoktur.İnançlarınız bu denli kuvvetlidir.


Evet bazı ilaçlar fiziksel aracınızın kimyasal düzenini değiştirebilir yine de bunların etkileri inancınız tarafından yönetilir.İki hasta aynı hastalığa ve aynı bağışıklık sistemine sahip ve aynı ilaçları kullanıyorlar;biri fantastik şekilde hızlı bir biçimde iyileşiyor , diğeri ise gittikçe kötüleşiyor.Tek fark onların genel inançlarıdır. Eğer hastalığın nedeni için sorumluluk almıyorsanız veya alamıyorsanız ,hastalığın iyileşmesi için nasıl sorumluluk alabilirsiniz? Şayet inançlarınız bedeninizin şifalanması doğrultusundaysa, zihninizin şifalandırma yetisi inançlarınızdan dolayı hastalığa yakalanma yetisinden daha kuvvetlidir. Dünyanızda hiç bir hastalığın yaşanmayacağı bir döneme yaklaşıyorsunuz.Yüksek boyutlar bu tip deneyimleri desteklemez.
Bu konuşmanın size bir şekilde hizmet etmesini umuyoruz.İyi olun !
 

Sevgi ve Işıkla,bizler sizin melek rehberleriniz

Çeviri:Utku
Maden
http://angelicguides.wordpress.com/2012/10/12/the-power-that-created-your-body-is-the-only-power-that-can-heal-your-body/


0 comments:

Yorum Gönder