20 Haziran 2021 Pazar

Alcyone'a Selam Olsun .

 Fotoğraf açıklaması yok.

Döngüler ve devinimler hakkında biraz daha açıklık getirmek istiyorum. Güneş sistemimiz Pleiades ya da Yedi Kız Kardeş denilen daha büyük bir sistemin parçası. Pleiades, kendi merkez yıldızları Alcyone etrafında dönüyorlar. Bizim gezegenimiz güneşin etrafında her 365 günde bir turunu tamamlıyor, güneşimiz Alcyone etrafında 25630 yılda dönüyor ve Alcyone Galaksinin çevresindeki turunu 225 milyon yılda bitiriyor. 21 Aralık 2012’de, tamamen yeni bir döngüyü işaret eden ekinoks devinimlerini geçtik, güneşimizin Alcyone etrafındaki evrimleşmesinin sonu ve Alcyone’nun galaksinin merkezinin etrafındaki evrimleşmesinin sonuydu bu. (Yani 25630 yıl ve 225 milyon yıllık döngüler bitti.) Adına ekinoks devinimleri de denilen bu döngülerin sonunda, güneş sistemimiz foton kuşağına giriş yaptı. Alcyone Galaksi son derece yoğun fotonik enerjiye sahip kalın bir çember görünümünde. Bir anlamda, şimdiye kadar gerçekleşmiş olan en devasa değişime şahit olmak üzere en iyi yerdeyiz.
 
Manyetik ağın özel noktalarına yerleştirilmiş olan kadim (arkeolojik) yapılar, kutsal alanlar, piramitler, askeri üsler aracılığıyla akan ses frekansları bulunmakta ve bu frekansların amacı kolektif bilinci kontrol etmek ve yönetmek. Kadim kutsal alanları alçak frekansları kristal yapılı enerji ağına yöneltmek için kullandılar ve şimdi bizler kontrolü elimize alıyoruz. Fransa’daki Eiffel Kulesi bir enerji anteni ve kristal ağa korku temelli enerjileri yaymak üzere bir portal olarak kullanılıyordu. Biliyoruz ki, Afrika’daki kaya daireleri şebekeye aynı şekilde ses frekansları yayıyor ama bunların iyi niyetlerle mi, yoksa korku temelli enerji yaymak için mi konulduğunu bilmiyoruz. Emin olduğumuz bir şey var ki, tüm askeri üsler ve bazı diğer yerler bu amaçla bulundukları yerdeler.
Ancak, manyetik ağın bütün enerji noktalarının yanında, bir de düğümler ve sıfır noktaları ile Pleiadesliler tarafından insanlığın tohumlarını attıklarında yerleştirilmiş orijinal kristal yaratım şablonları da bulunmakta. Düğümler ve sıfır noktaları Gaia sisteminin bir parçası ve evrenin olumlu tasarımına bağlanmış, kancalanmış durumdalar. Çok uzun zaman önce Pleiadesliler bu gezegene baktılar ve 12 çift enerji noktası seçtiler. Bunlar gezegenin ikili/zıtlık doğasını temsil edeceklerdi. Bu 12 enerji noktası, gezegende 24 coğrafi yerde bulunuyorlar. Dağ tepelerinde, çöllerde toplam 24 düğüm ve sıfır noktası, gezegenin en umut veren bölgelerini temsil etmek üzere seçildi. Bunların çoğu toprağın altına derinlere gizlenmiş kristal mağaralarıdır. Bu mağaralar, şu anda açılan ve kristal yapıdaki şebekeye yeni enerjileri ileten zaman kapsülleridir. Onlar çok önemli bir görevi yerine getiriyorlar ve aktive olduklarında yararımıza kullanılmak üzere programlandılar: Hedef, eski korku yapılarının saldığı olumsuz enerjileri çözüp dönüştürmek.
Pleiades zaman kapsülleri açılıyorlar ve biz de kristal şebeke içindeki yeni bilgilerin sonsuz akımını deneyimliyoruz. Bu, eski enerjileri bütünüyle etkisizleştiriyor. Hemen şimdi, şu anda muazzam bir şey deneyimliyoruz. Yeni insanlar, yeni medeniyetler için yeni bilgiler ve rehberlik geliyor. Yeni teknolojiler manyetik ağda talimatlar şeklide bulunuyor, sadece hassas insanoğullarının onu fark etmelerini bekliyorlar, aynı sizin ağaçtan kiraz toplamanız gibi. Galaksinin her yerinden güzel sürprizler geliyor.
Ekinoks devinimlerini geçip foton kuşağına, Alcyone çevresindeki bu görkemli enerji bandına girdiğimizden beri yapamayacağımız bir şey yok. Işık gücünü artırıyor, tüm iyi niyetleri genişletiyor ve böylece eski enerjileri de etkisizleştiriyor. Git gide hızlanarak daha yüksek, daha da yüksek yoğunluktaki ışığa giriş yapıyoruz.
Şu anda, sıfır efor ve sonsuz verimlilikle eski enerjileri değiştirmek, dünyadaki yaşamın yararına bütün bilgileri kullanmak üzere kendi gücümüze sahip çıkmak için sonsuz sebep var. Çünkü biz tek bir düşüncenin gücüyle dünyanın bütün bir manyetik ağını değiştirebiliriz.
Ve çünkü bunu düşünmeye cesaret ettiğimiz için, imkânsız olanın imkânlı olduğunu düşündüğümüz için, sonsuz gücümüz ve sonsuz potansiyelimiz var. Sezgisel olarak ne yapacağımızı ve bundan sonra ne geleceğini biliyoruz. Korku temelli, savaş, eziyet, drama enerjilerini kristal ağa pompalayan tüm düşük akımlara sadece bilincimizin gücüyle son verebiliriz, çünkü bizler ezeli ve ebedi varlıklarız ve bütün bunların sona erme vakti geldi.
Portallar hakkında bilgimiz var, şebekeyi düşük enerjilerde tutmak üzere ses frekanslarını yaymak için nasıl kutsal yerlerin kullanıldığını da biliyoruz. Bütün bunların yanında, bunu nasıl durduracağımızı, hepsine bütünüyle bir son vereceğimizi, onları nasıl yeni sevgi frekansı aktarıcıları haline getireceğimizi ve böylece tüm insanlık için bilgi, huzur, bolluk ve özgürlük frekanslarının gönderileceğini biliyoruz.
İşte bu yüzden buradayız. Başarısız olmamızın bir yolu yok. Bizler Yaratan’ın fiziksel yansımasıyız. Kristal temelli manyetik şebekeyi dönüştürmek amacımız, hepimiz ustalarız ve bunu nasıl yapacağımızı içimizde biliyoruz.
Sonsuz güven, özgüven ve tek düşüncenin gücüyle, sonsuz etkinlikle… Biz buyuz, her birimizin içinde yaratıcı kıvılcımın sınırsızlığı bulunmakta.
Sınırlar yok. Kristal yapılı ağda ışık çoğalırken, bizi artık hiçbir şey geride tutamaz. Sadece bilincimizin gücüyle gezegendeki her silahı etkisizleştirebiliriz, hiç fiziksel emek harcamadan bütün bir gezegene barış getirebiliriz.
Peki, şimdi ne olacak? Zihin bütün yönlere doğru patlamaya ya da içe dönük patlamaya devam ediyor. (Her şey tekrar bir araya gelip bütünü oluşturuyor.) Sadece tek sonsuz zihin var. Tüm varoluşa ait, bütün yaşamda mevcut tek devasa makro-çiçek fraktal zihin. Düşüncelerimiz, duygularımız, bilgeliğimiz, gücümüz ve sevgimizin sonsuzluğu ile yaratımımız sınırsız. Açtığımız portallarla, törenlerimizle ne kadar ileriye gidebileceğimiz sadece inancımızın sınırlarına bağlı.
Düşünce ve hayallerimizde ne kadar ilerlersek, bilincimizin gücüyle o kadarını başarabiliriz.
Şu anda sonsuz yaratım kuvveti haline geldik, tek bunu bilmenin getirdiği güçle. Sadece idrakımızla ve şu anda bunları ilan ederek gücümüzü topluyoruz. Her birimiz, birer sevgi portalıyız, çünkü bundan başka bir şey olmayı bilmiyoruz. Bu gerçek doğamız, gezegenin kristal şebekesinin tamamına sonsuz sevgi yüklüyoruz. Her şey daha da yükselen yoğunlukta değişiyor. Artık hiçbiri durdurulamaz, kartopu yuvarlanıyor, derinden, büyük ve daha büyük bir çığa dönüşüyor. Düşük gerçeklikler kaybolup gidiyor.
Elveda manyetik kontrol, merhaba yeni bilgiler, yeni enerjiler.😊
-'💥ESPAVO İNSANLIK💙💛

0 comments:

Yorum Gönder