30 Aralık 2012 Pazar

YARATIM ZAMANLAMASI-KRYON

 
Onun başlaması tamı tamına 200 bin yıl önceydi. Dünya Gezegeninin "İlahi Tohumlama" kavramı işte tam o noktada vuku buldu, ve tarlalar metaforikal bir şekilde sürülmüş olmaya başladı. Burada bir durum var ve biz onu "Dünya ile birlikte çalışan Türlerin yolu" olarak isimlendireceğiz. Bu, Dünya Izgarasının yaratımı ile eşzamanlı olan bir şeydir. Biz, şimdi size kimsenin ona dair düşünmemiş olduğu bir şeyi veriyoruz. Biz, bu Gezegenin ızgaralarını konuştuğumuz zaman, siz bu ızgaraların daima orada var olmuş olduğunu sanırsınız. 


Bu Gezegen yaşlıdır ve siz şöyle söyleyebilirdiniz; "Tamam, bu ızgaralar her zaman orada olmuştu." Ama ben, sadece bir tanesinin orada olmuş olduğunu size söylüyorum, ve o, Manyetik Izgaradır. Ancak o Sipritüel olarak boştu. Bu sadece, onun Dünyanın Çekirdek hareketiyle yaratıldığını söylemektir. Bu gün, biz bu Gezegenin Izgaralarına dair konuştuğumuzda, konuşmamız Manyetik Izgaranın üzerini dolduran İnsanlık Bilincini kapsar. Biz hem de size Kristal Izgara ve Dünya Bilinç Izgarasına dair konuşuyoruz. Bunların her ikisi de İnsan şefkatine bir karşılık verir.

Şimdi, burası bir bilmecedir; Eğer siz İlahi İnsan Bilincine sahip değilseniz, bu ızgaralar neyin nesidir? Onlar İnsan Varlığı olmadan var olur mu? Yanıt, onlar İlahi DNA Tohumlama ile eşzamanlı yaratılmış olmaya gereksinim duyarlar. Şimdi, Pleiadeslilerin yaptığı şey, sadece İlahi DNA ile değiştirerek İnsanlık Tohumlamasını başlatmak değildi, ama onlar bununla birlikte Dünya Izgara Bilincini de yarattılar. Onlar bunu yapmak zorundaydılar, çünki Dünyanın Izgara Bilinci, Dünyanın Enerjisini sağlamak için İnsanlık kararlarıyla bir birlikte akıştır. Üzerinde konuştuğumuz bu Bilinç, bütün diğerlerinin içinden geçtikleri Biyolojik Evrimde sahip oldukları genel 24 Kromozom yerine 23 Kromozomlu DNA ya sahip olma ve onun içinde Var Olan Tanrı parçası ile Sipritüel olarak kabul görmüş İnsan Varlığına dairdir..."

KRYON
Lee Carroll 12.8.2012 tarihli Mesajdan
www.kryon.com

Çn: Süleyman Kaya
Sevgi ve hep Işıkla...

0 comments:

Yorum Gönder