25 Şubat 2015 Çarşamba

Bob Fickes: Hayatımızı ve Dünyamızı Değiştirmenin Zamanı Geldi

 earth washed
Bu yazı Mor Alev Dostu tarafından çevrilmiştir. Mor Alev Dostuna ve Bob Fickes’e çok teşekkürler.
Küresel bilincin yükseldiğini gösteren işaretlerden biri de, Dünya’da neler olup bittiğini daha fazla görmeye başlamamızdır. Daha önce hiç bilmediğimiz olaylara şahit olmak, bazen çok rahatsız edici olabilir. Şayet odayı loş bir ışık aydınlatıyorsa, her şey düzgünmüş gibi görünür. Ancak odanın ne kadar dağınık ya da pis olduğunu, ışığın parlaklığını arttırınca fark ederiz.
Işık, yaşamımızda düzeltilmesi gereken alanları görmemize yardımcı olur.
Son zamanlardaki olaylar, yaşamımızın daha iyiye doğru gittiğine işaret etmektedir. Ama bizler; “Aman Tanrım, hayat gittikçe kötüleşiyor! Bu Dünya’ya neler oluyor böyle?” gibi tepkiler veriyoruz. Oysa Dünya, her zamanki Dünya’dır. Sadece daha önce direkt olarak bakmadığımız ve böylece yok sayabildiğimiz alanları şimdi görüyoruz. Ve artık bir şeyler yapmak zorunda olduğumuzu biliyoruz.

24 Şubat 2015 Salı

Sirius Aktarımı ve Çok Boyutlu Işık Beden Güncellenmesi: Yıldız Tohumu Aktarımları 2015

Sirius-B-by-keepwalking07
Celia Fenn
23 Şubat 2015
Şubat Enerji geçişleri ve dönüşümler açısından en yoğun ay oldu. Bunun yeni bir model olduğunu görünüyor, çünkü Şubat 2014 de yoğun ve güçlü idi. Enerji bu ay yoğunlaştı, 22 Şubat 2015′te zirveye ulaştı. Bu yalnızca Solar fenomen olmadı. Güneş yeni Işık Beden yapısı aktive etme sürecinde olmasına rağmen, bu aktarımların başlıca kaynağı Sirius Yıldız sistemidir.
Sirius bir çok yıldız döngülerinde Dünyanın yaratılmasının ve evriminin parçası oldu. Siriuslu Üstatların ve Öğretmenlerin Işık Beden evrimi ve tasarımı konuları üzerine uzmanlıklarını ve rehberliklerini sağlamaya devam etmelerini sağlayan, Sirius Işık Konseyi ve Dünya Konseyleri arasında yenilenen bir “partnerlik” vardır. Atlantis ve Mısır Kutsal Okullarında eğitim veren Siriuslu Üstat Öğretmenler Dünyaya Elohim ve Başmelekler tarafından kullanılan yaratım tekniklerinin doğasının anlayışını verdiler, ayrıca İnsan Melek Işık Bedenin tasarımı ve işlevi ve bunun farklı Boyutsal yapılarda Uzay ve Zaman ile ilişkisinin anlayışını sundular.

23 Şubat 2015 Pazartesi

Huysuz muhalifler, “hayır” demeyi sevenler….

keep calm and noSevgili Okuyucularım,
Brenda Hoffman’ın kanallığını yaptığı Işık Bilincinin bu mesajını görünce hemen sizlerle paylaşmak istedim. Aranızdaki pek çok kişinin uyanışını, yeni fikirlerini ve hatta yeni kişiliğini başkalarıyla paylaşmakta zorluk çektiğini biliyorum. Bazen sizinle alay ediliyor, bazen “delirdiniz mi?” diye merak ediyorlar, bazen aptal ya da naif olduğunuzu düşünüyorlar. Kimi zaman da, siz çok şey söyleyebilecekken kendinizi geride tutuyorsunuz, çünkü şu yukarıda bahsettiğim gibi görülmek ya da davranılmak istemiyorsunuz. Yani gizli saklı yükseliş için çalışan, ruhani yönüne önem veren bir kişi olmak daha rahat geliyor. Ama sonra da, belki yalnız hissediyorsunuz, ya da söyleyebileceklerinizi paylaşmadığınız için kendinizi onurlandırmadığınızı düşünüyorsunuz. Bu yol, evrenin en kolay yolu değil, ama girdikten sonra da başka hiçbir yöne dönmek istemiyoruz.
Bu mesaj, işte o eleştirmenleri, ruhunuzu kırmaya çalışanları, “huysuz muhalifleri” anlatıyor. Burada, o kişileri tanımlamak için İngilizce “naysayer” kelimesi kullanılmış. Bu kelimeyi Türkçeye çevirirken oldukça zorlandım, çünkü bu kelime bazen her şeye “hayır” demeyi seven tatlı huysuz ihtiyarı tarif eder, bazen muhafazakâr ve kalbi korku dolu, yeni olana karşı neredeyse alerjisi olan, otoriter yönü ağır basan kişileri anlatır. Bu kesinlikle bir yargılama değil ama durum tasviri.
Bence, “Huysuz Muhalifler” aynı zamanda egolarımızı, içimizde sürekli bizi uyarıp nelerden korkmamız gerektiğini listeleyen, bu düşünce şekline devam ederek utanç içinde, sefil, fakir, sevilmeyen kişi olma ihtimallerimizi yükselttiğimizi hatırlatan parçamızı da anlatıyor. Bazen egolarımız çekilmez olur, bazen de gerçekten komik varlıklardır. İnsanlar egoları yüzünden diğer kişilere, düşüncelere ve inançlara saldırabilir, onları aşağılayabilir ve en sonunda da bu konuda kendilerini suçlu hissedebilirler.

21 Şubat 2015 Cumartesi

Baş Melek Michael (Mikail)’in Barış Çağrısı ile İlgili Son Bilgiler

 white dove
Sevgili Dostlar, Michael’ın barış çağrısıgeçen hafta için gelip geçmedi. Bu çağrı hala daha devam ediyor. 14 Şubat günü Michael yine Linda Dillon aracılığıyla bizlerle konuştu ve son durum hakkında kendi bulundukları yerden Dünya’nın genel durumunun nasıl göründüğü ile ilgili bilgiler verdi. Geçen haftanın sonunda Dünya barışı için çalışan Işık İşçileri büyük bir yorgunluktan geçtiler, bence buna sizler de dahilsiniz, çünkü Dünya barışının bizim iç huzurumuzdan geçtiğini gördük. Ve “aşırı arınma” diyebileceğim bir durumdan geçtik.
Daha önce de yazmış olduğum gibi, “Yeter!” enerjisi bu ülkede patlama yaparken, şu anda bütün dünyada Arjantin’den, Venezuela’ya, Hong Kong’a ve daha pek çok bölgeye bu enerji yayılmış durumda. Bu sabah televizyonda elinde bir küçük naylon poşet taşıyan başörtülü yaşlı, ufak tefek bir Ukraynalı teyze gördüm, ağlaya ağlaya iki asker/militan görünümlü genç erkeğe bir şeyler anlatıyordu. Sonra tercümesi geldi. “Yeter artık, kavga etmeyin, savaşmayın” diyordu. “Bak evimi yıktınız, her şeyimi kaybettim. Çocuklar, artık barışın.” Sanırım bu görüntü geçen haftaya aitti.

19 Şubat 2015 Perşembe

Ben Adromeda'dan An'ka

 andromeda ile ilgili görsel sonucu
sizi bütünün sevgisiyle selamlıyorum. Sorulan bir soru üzerine bu bağlantıyı kuruyorum. Galaksi isimleri olan Adromeda ya da Sirius tan geldiğinizi söylüyorsunuz buna dair bir açıklama yapabilir misiniz? Bizlerin bulunduğu galaksiler sizin içerisinde bulunduğunuz galaksiden oldukça farklı. Bu fark enerji boyutundan kaynaklanıyor. Bu galaksilerde sizin gezegen diye tanımladığınız yerleşim birimleri, enerji formunda bulunuyorlar. Ve bu enerji formlarının tamamı bütün bir halde varoluşun tamamını temsil ediyor. 

Bizler bu galaksi formunun temsilcileri olarak sizinle çalışma yürütmeye gelenleriz. Sizin gibi boyut değiştirme aşamasında bulunan başka galaksi bütünlükleri ile de çalışma yürüten başka ışık işçileri bulunmaktadır. Bunların bir kısmı o boyutun enerjisine uyumlanıp destek olmaya çalışanlar, bir kısmı da bizim gibi bu görev için o boyuta uyumlanmayı seçmişlerle temas kurup bilgi ve misyon aktarımı yapma görevini sürdürenlerdir. 

Ben Adromedadan An'ka

 andromeda ile ilgili görsel sonucu
Sizi bütünün sevgisiyle selamlıyorum. Ben mesaj verici değilim. Soruları cevaplayıcıyım. Mesajlar birlikte çalıştığımız Sirius misyonu kanalı ile sizlere ulaştırılmaktadır. Kanalımdan gelen bir soruyu cevaplamak üzere sizinle bağlantı kuruyorum. Uyanışla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. O bana uyanış tam olarak nasıl anlaşılır diye sordu. Bu soruyu sorarken kendi yaşadığı deneyimin tam olarak ne ifade ettiğini anlamaya çalışıyordu. Her biriniz uyanışın ne olduğu konusunda tam olarak bilgi sahibi değilsiniz. Uyanış her bir hücrenizin yeni çağ enerjisine uyumlanmasıdır. Bu bir anda olmakla birlikte sizler zamanı lineer olarak algıladığınız için bir zaman alıyormuş gibi düşünüyorsunuz. Her kes an an uyanışları yaşamaktadır. Bizim burada bahsettiğimiz uyanış, tüm benliğinizle dualitenin sınırlarından çıkma halidir. Bir çoğunuz bunu hala yapamadı, bizlerle bağlantı kurabilenler de dahil olmak üzere birliğin ne olduğunu henüz anlayamıyorsunuz.

 Bilinçleriniz, enerji frekansınız yükseldikçe bunu algılamaya başlayacak. Ancak dünya üzerinde tam manasıyla uyanışı yaşayabilmiş hala çok az kişi var. Bir çoğunuz yarı uyur, yarı uyanık halde geziyorsunuz. Kanala bağlı kalmak, uyanık olduğunuz süreleri artırmanız için önemli olan yollardan birisi. Ama bir çoğunuz hala kendi iç seslerinizi susturmayı öğrenemediğiniz için bunu yapamıyorsunuz. Kanal aslında sizsiniz. Vücudunuz büyük bir jenaratör gibi çalışıp sizi evrenle titreşmeye uyumluyor ve bu uyumlamanın ardından sizler bir yayın yapmaya başlıyorsunuz. Ve bu yayın sizin içinizden gelen bir yayındır. 

17 Şubat 2015 Salı

Aranızda Barış İstemeyen Bir Kişi Bile Yok – John Smallman

 world tree
Sevgili Dostlar, çok farklı kaynaklardan peş peşe barış ve “şiddete, savaşa yeter” konusunda mesajlar akmaya başladı. Bunları elimden geldiğince çevirip sizlerle paylaşmaya çalışacağım. Sanırım, enerjilerimiz belli bir kırılma noktası yaratmaya başladı. Michael’ın nefesi ile çalışmaya devam! Şimdi John Smallman aracılığı ile İsa’ya kulak veriyoruz.
John ve İsa’ya çok teşekkürler. (https://johnsmallman2.wordpress.com/)
Pek çoğunuzun farkında olduğu üzere, insanlık devasa bir değişim anında, bu an ilahi olarak – insan kavramıyla- çok uzun zaman önce planlandı ve bu an ne bekleyecek, ne saptırılacak ne de ondan kaçınılabilecek.
Bu, insanlığın uzun tarihinde en temel ve en büyük arzuyla beklenen andır. Şu anda hayatta olmak, görkemli bir onurdur. “Dışarıda” gördüğünüz keşmekeş, gerçekte “içinizdedir”, aynı içinizde ne varsa dışınızda da o olduğu gibi ve bu gerçek tüm insanlarca anlaşılmaya başlandı.

Kısa bir süre sonra, birçoğunuz dönüp ardına bakacak ve “Neler oldu?” diye soracaktır – Konsey (Mesaj 19)

finger monkeyArkadaşlar, hafta sonu ve hali hazırda “Yeter!” enerjisini en yüksek haliyle yaşıyoruz. Bu deprem de evrimleşmenin ve değişimin bir parçası. Bütün bunların bir tesadüf olmadığına yürekten inanıyorum. Sizce 100 maymun etkisini yaşamaya başladık mı? Bence evet! Aşağıda, Konseyin bu mesajının çevirisinin yanında, Mor Alev Dostu yüz maymun hikayesini bizler için derleyip göndermiş. Kendisine çok teşekkür ediyoruz.
Bugünün mesajını sizlere bir örnek ile açıklamak istiyoruz. Şimdi sizlerden, ahşap bir kovanın dibine düşen bir damla suyun görüntüsünü gözlerinizin önüne getirmenizi rica ediyoruz. Bu damla, yalnız olmadığının farkında değildir. (Yani kovaya düşen tek damlanın kendisi olduğunu sanıyordur). Oysa o damlanın ardından, iki damla daha kovaya düşecektir ve bu iki damlanın her birini, başka iki damla takip edecektir.

15 Şubat 2015 Pazar

BİR YILDIZ TOHUMU MUSUNUZ?…

 
1- Çocukluğunuzdan itibaren kendinizi bu gezegende yapayalnız hissedip, evlatlık olduğunuzu düşündüyseniz ve gökyüzüne bakarak gerçek ailenizin sizi bir gün gelip alacağını düşünerek ağlayıp, beklediyseniz… hep çevrenizdeki insanlardan daha farklı, daha bilinçli ve duyarlı iseniz.. Ve bu farklılık da kendinizi bu gezegene ve insanlara ne kadar büyürseniz ya da yaşlanırsanız daha da yabancı hissettiriyorsa,
 

2 - Çok zeki olabilirsiniz ama akademik konular fazla ilginizi çekmez. Okullarda okutulan dersler ve konular ya da eğitim şekilleri size deli saçması gelebilir. Çok erken yaşlardan itibaren çok fazla konuda yanlış yapıldığını bilirsiniz. Her türlü Realiteyi ve toplumsal olarak yüklenen doğruları veya yanlışları sorgularsınız.
 

3 – Ruhunuzun sanki ilk yaratılışından beri yaptığı bütün yolculukları biliyorsunuzdur. Ruhunuz çok yorgun ve tek istediği yuvaya/eve dönmektir. Kendinizi fazlasıyla yaşlı ve yorgun hissediyor, ama bir o kadar da çocukça yaşıyorsunuzdur…
 

4 – Eski yaşamlarınıza bağlı olarak, paranormal ve psişik deneyimleriniz olabilir. Bu da hayalet veya başka dünya dışı varlıklar görme, sık sık yaşanan astral seyahatler ve başka zamanları, paralel evrenleri ve boyutları görme, illüzyonun ötesini görme, başkalarının düşüncelerini okuma, rüyaların gerçekleşmesi, UFO görme veya dünya dışı varlıklarla karşılaşma vb. şekillerde olabilir.
 

12 Şubat 2015 Perşembe

Her birinizi sonsuz sevgi ile selamlıyoruz.

 
Şimdi gaia kristal zamanda bütünlük yolunda yükseliş seyrini sürdürmektedir. Dönüşümlerin ve yeniliklerin hız kazandığı bu dönemin baskısı ve artan enerji yoğunluğu sizlerin cesaretle sorguladığı yaşam, plan içerisinde üst aydınlıklara doğru ilerliyor. Karanlığın yalnızca titreşimsiz bir alan olduğunu fark eden benlikleriniz, tüm inançlarınızı ve realitelerinizi süzgeçten geçirmektedir ki artık sizlerin korku enerjisine bakışınız değişmekte ve titreşimsiz olan bu alanı tüm benliğinizden temizlemektedir. 

Karanlığın etkisi yalnızca korkularınızla vardır bunu sizlere sürekli olarak tekrarladık ve artık benliklerinizde sorgu ile bu karanlıklar titreşime kavuşmuştur. Işık bilgidir sevgili varlıklar ve karanlığın aşılmaz duvarları yani korkuları sarsılarak gedikler açılmış ve ışığa maruz kalmıştır. Korku tabularını bir kez sarstığınızda bilince çıkan sorgulama cesaretiniz ile artık karanlık tesirlerini yitirmiş ve aydınlığa olan hizmetini başlatmıştır. Tüm bu sorguyu başlatan dostlarımıza diyoruz ki, yıktığınız korku duvarlarından özgür bıraktığınız gaianın ve sizin ışık parçanız olan rehberiniz artık kalbiniz etrafında doğru yörüngededir. Auranızın etrafında dönen ışık parçanız aynı zamanda sizlerin koruma kalkanınızı onararak olumsuz karanlık tesirleri tamamen bloke etmektedir. Onu yeniden hissedin. 

BM MİKAİL: SOLAR GENİŞLEME, İLAHİ ANNE ENERJİSİ VE ÇOK BOYUTLU DENEYİM

10945048_10203327471019720_904680999851199455_n
Başmelek Mikail Michael ~ Celia Fenn kanalıyla
10 Şubat 2015
Sevgili Işık Ailesi, Mart 2015’te Ekinoks ve Tutulmanın gelen güçlü enerjilerine hazırlanırken, Güneşte ve Güneş Sistemindeki dinamik aktivite ve genişlemenin etkilerini hissediyorsunuz. Güneş/Solaris, kendi Işık Beden Alanını Galaksinin merkezindeki Büyük Merkezi Güneşten aktarılan yeni Galaktik/Kozmik Işık Kodlarını ile armonik rezonansa getirmek için, Işık Beden Alanında “güncelleme” deneyimliyor. Bu süreç Solaris Solar Konseyi ve Altın Gül Galaksisi (Samanyolu) Galaktik Konseyi tarafından yönlendiriliyor.
Solaris’in Işık Bedeninde bu gerekli Solar ayarlamalar yapılırken, elbette sizin kendi Işık Bedeninizin Solar seviyesinde benzer “güncellemeler” hissedeceksiniz. Bu, Işık Bedeninizde ve Fiziksel Bedeninizde frekansların yeniden ayarlanmasını başlatacak.

11 Şubat 2015 Çarşamba

KRYON: “GELECEĞİN ENERJİSİ”

imagesZXIPHXJI

KRYON MESAJI

“GELECEĞİN ENERJİSİ”

Bu canlı kanallık Newport, California’da verildi7 Aralık 2014

Selamlar sevgililer, ben Manyetik Hizmetten Kryon’um. Bu özel kanallık çoğu zaman olduğu gibi bilgi ile dolu olacak, ama aynı zamanda sunduğumuz başka bir şey de var. 2014 takvim yılınızın sonuna geliyoruz. Normalde bu, derinlemesine düşünme zamanıdır, bu özel odada, etrafınızdaki ekip ile üretmeyi dilediğimiz enerji, kutlama enerjisidir.
Oturup onur içinde yıkanmanızı istiyoruz, bu sonraki anlarda, birlikte geldiğiniz sorunları ve problemleri salıvermeye çalışmanızı istiyoruz. Siz orada otururken, bedeninizde ağrı varsa – salıverin. Kalbinizde ağrı varsa – salıverin. Fiziksel olarak, ne olduğunuzu ve geçtiğiniz şeyden geçmeniz gerektiğini tam olarak anlıyoruz, ama bir süreliğine bunu salıverme gücüne sahipsiniz – sonraki bir kaç anda.
Gelecek olan mesaj ne olursa olsun veya ne söylenirse söylensin, odaya yayılan başka bir enerji var. O sizin üzerinizde oturuyor ve üzerinizde süzülüyor, size bakıyor, sizi hatırlıyor, size müteşekkir ve sizi tanıyor. Biz bilgiye başlarken, bu anlarda, çoklu mesajların tamamıyla hissedilmesini, anlaşılmasını ve keyif alınmasını istiyoruz.

9 Şubat 2015 Pazartesi

Gerçekliğimizi tepetaklak eden gizli buluşlar – Konsey (Mesaj 18)

 Einstein Serafini Amelia Graffiti London
Arkadaşlar, bugün Michael’ın (Baş Melek Mikail) çağrısını yayınladığımda, zihninizde pek çok soru işareti oluşacağını biliyorum. İşte o yüzden önce Konsey’den gelen bu mesajı yayınlıyorum. Şu dünyada olup biten ve bizlerin hiç ama hiç bilmediği o kadar çok şey var ki… Bu sebeple Michael’ın önerisini ciddiye alıyorum ve başarabileceğimize inanıyorum. Bugün blogu yeniden ziyaret etmeyi lütfen unutmayın.

Yüzyılı aşkın bir zaman önce bir avuç fizikçi, gerçeklik hakkında o zamanki düşüncelerini  tepetaklak eden keşifler yaptılar ve teoriler geliştirdiler. Fakat toplumlarınız tarafından bu fikirlerin çoğu, “kabul edilebilmekten çok uzak” diye elenerek dikkate alınmadılar. Ama artık bu fikirler – bu kadar uzun zaman sonra kısmen de olsa- aranızdaki çoğunluk tarafından anlaşılıyor.

5 Şubat 2015 Perşembe

Arkturuslular: Bulunduğunuz Anın Önemi

  The Art Of Animation, Cyril Rolando
Bu mesajı Mor Alev Dostu çevirdi ve kanallığını Méline Lafont yaptı. Her iki dostumuza da çok teşekkür ederiz. (pleiadedolphininfos.blogspot.com)
ŞİMDİ” dediğiniz bu dönemde olan biten her şey, gerçekte “ne” olduğunuzu hatırlamakla, yani Kalp Merkezinize ulaşmakla alakalıdır. Kalp Merkeziniz, her şeyin özüdür. Ve ciddi dürtülerin, içsel tepkilerin ve tüm değişikliklerin meydana geldiği yerdir.
İnsanlığın “kolektif olarak yükselme” oluşumu, gelişerek devam ediyor ve Zafere doğru yaklaşılıyor. Bundan dolayı da tüm dikkatinizi bu oluşuma odaklamanız, özellikle bu dönemde çok önemlidir.
Geçtiğiniz dönemlerde birçok Portallar (geçiş kapısı) açıldı. Daha birçok Portal da, açılmak ve enerji girdaplarını aktive etmek üzere zamanı kolluyorlar. (Bu Portallar, bizlerin bilinç durumuna göre açılıyor ve bilincimiz genişledikçe, yeni Portalların açılacağı müjdeleniyor).

Gerçek Benliğiniz artık, “buradayım” diye size haykırıyor! – Konsey (Mesaj 17)

 Man in rain
Bugünkü konumuz, “Değişim”. Sizler, “büyük değişim zamanı” olarak adlandırdığımız bir dönemden geçiyorsunuz. Bunun böyle olduğunu da, uzun zamandan beri duyuyorsunuz. Yaşadığınız bu zaman dilimi, değişikliğin sadece “şimdi” denilen anda yapılabileceği bir dönemdir. Bu da, alışmanız gereken şeylerden bir tanesidir. Ne geleceğinizde, ne de geçmişinizde herhangi bir değişiklik yapamazsınız. Değiştirebileceğiniz tek an, şimdiki andır! Bunu yaparak, gelecekteki bütün olasılıkları da değiştirmiş olacaksınız. Hatta belki de geçmişin etkilerini bile değiştirebileceksiniz.
Buna rağmen, yine de Konsey olarak size öğütleyebileceğimiz tek değişimin, kendi içinizde yapabileceğiniz değişim olduğuna işaret etmek isteriz. İçsel değişimin ne kadar önemli olduğuna dair belki bir fikriniz vardır. Ancak kişisel değişiminizin, gelecek üzerindeki etkisi ve bu etkinin geleceğin ne kadar ilerisine ulaşabileceği ve de Evren’de ne kadar geniş bir alanı kapsayabileceği, sizin “öngörme” yeteneğinizle tahmin edebileceğinizden çok daha öte olduğunu, size temin ederiz.  Bırakın o kadar ilerisini öngörmeyi; en basit bir içsel değişiminizin dalga dalga yayılarak, şu an içinde yaşadığınız toplum üzerinde yaratacağı etkileri bile görmeniz mümkün değildir. Belki Yeryüzünde hiç karşılaşmadığınız hatta hiç karşılaşmayacağınız insanlar dahi, bu değişiminizden etkileneceklerdir. Evet, arada sırada “değişimin etkileri” hakkında konuşuyorsunuz. Ama bunu geçekten idrak ediyor musunuz?

4 Şubat 2015 Çarşamba

PLEİADESLİLERDEN MESAJ

10933779_769927229763387_206653710710401582_n

Christine Day kanalıyla

Sevgililer, sizi selamlıyoruz.

Gezegeninizde, enerji alanınızda çalışmakta olan yeni enerjilerle, var olmanın yeni haline girmeye çağırılıyorsunuz. Tam şu anda odak 3B gerçekliğinin farklılıklarına bakmaksızın tüm insanları kabullenmeye açılmaktır. Ayrılık yaratan yargılamaları bırakmanın, kendini kabullenmenin önemini anlamanın ve başkalarını kabullenmenin zamanı.

Her insanın kendi bireysel yolculuğunu yapma hakkı olduğunu ve her insanın kendi deneyimi için gereksinim duyduğu şeyi yapma hakkı olduğunu anlayarak birilerine yargılama olmaksınız tanık olabilirsiniz.

Başkaları ile kutsal birliğin, “Ben”i bırakmanın ve çalışma deneyiminizin sonraki aşamasına girmek için kollektif enerjilere katılmanın zamanıdır. Gezegeninizin şu anda ego olmadan topluluk enerjisine gereksinimi var. O topluluktaki her kesin güçlenmesi için her bireyin kendi eşsiz ilahi niteliğini bütün topluluğa getirmesi gereklidir.

3 Şubat 2015 Salı

TOM KENYON: HATHOR IŞIK AKIMI

hathor

Hathor Gezegen Mesajı
Tom Kenyon kanalıyla

Hathorlar bir çok bireyin deneyimlediği ve yaşamlarında deneyimlemeye devam edeceği aşırı stresten dolayı bu ses meditasyonunu göndermemi haftalardır istemekteydiler.
Bu ses meditasyonu nazik ve süptildir, ama faydaları kapsamlıdır, şu andaki durumlardan ortaya çıkan gerilimi nazikçe salıvermenizi sağlar ve eğer bununla daha fazla çalışmayı seçerseniz, geçmişinizden gelen olumsuzlukları salıvermeye yardımcı olabilir.
Meditasyon 12 dakika uzunluğundadır ve stereo kulaklıklar ile dinlemek en iyisidir. Eğer yapacak yeriniz varsa uzanmanızı ve başınızdan ve göğsünüzden daha yüksek olmaları için bacaklarınızı yüksek bir yere koymanızı öneriyorum, bu basit pozisyon daha derin gevşemenize yardımcı olur.
Uzun, yavaş ve rahat nefesler alın ve nefes verirken nazikçe gevşeyin, her nefesin bir önceki nefesten daha gevşemiş olmasına izin verin.

BM MİKAİL: “SEÇİLMİŞLER ARASINDA OLACAK MISINIZ?”

hsellf

BAŞMELEK MİKAİL’DEN MESAJLAR- LM-02-2015

“SEÇİLMİŞLER ARASINDA OLACAK MISINIZ?”

Ronna Herman kanalıyla,  LM-02-2015
Sevgili üstatlar, bir çoğunuz için Dünyada yeni yılın başlangıcı; ancak, daha büyük resme baktığınız zaman – bizim görüş açımızdan – yeni bir çağın ve yeni bir Altın Çağın  başlangıcıdır. Birçoğunuz protesto edeceksiniz, bu yeni Altın Çağ gibi görünmüyor. Geçmişte, dünyasal plana getirilmiş olan yeni Yaratımlar çok fazla çaba ve çoğu zaman acı, mücadele ve çatışma gerektirdi. Bu hala dünyanızın birçok bölgesinde Yaratım tarzıdır; ama, böyle olması gerekmiyor. Işığın gölgelerden ayrılmakta olduğunu ve neredeyse sanki iki dünya birbiri üzerinde üst üste binmiş gibi olduğunu anlattık. Bir dünya değişen derecelerde korku, nefret, yargılama, açgözlülük ve Yerkürenin topraklarını kontrol ve fethetme arzusu ile dolu, aynı zamanda Dünyanın insanlarını her türlü araçla baskı altına alma ve boyun eğdirme arzusu ile dolu. Bu gittikçe hızlanan kaosun girdabına yakalanan milyarlarca genç Ruh en fazla sıkıntı çekenlerdir. Tüm negatif düşünce formlarının battaniye gibi o topraklara inerken ve yaratılmış olan nefret vortekslerini büyütürken, o dünya hızla bozuluyor. Evet, Işık vorteksleri olduğu gibi, karanlığın vorteksleri var ve önceden haber verilen Armageddon o yerlere ulaştı.

29 Ocak 2015 Perşembe

Izdırabınızı durdurun, dünyayı değiştirirsiniz – Baş Melek Uriel

 Gaia - the great mother of all
Sevgili Okuyucularım, Baş Melek Uriel’in bize söyleyecekleri henüz bitmedi.Dünkü mesajını yayınlar yayınlamaz, aşağıdaki mesajı geldi.
2015 yılının sorumluluklarımızı üzerimize almak ve yeni bir hayat kurmak için dışarıdan gelecek şeyleri beklemek yerine, ayağa kalkıp harekete geçme senesi olduğunu çok konuştuk. Bu mesaj özellikle, acılarımıza nasıl son verebileceğimizi anlatıyor. Uriel’in, hepimizi kişisel sorumluluk almaya çağırmasına hiç şaşırmadım. Artık bunun zamanının geldiğini hepimiz derinden hissediyoruz. 
Aşağıdaki gerçekleri duymak bazen herkesin hoşuna gitmiyor, çünkü dışımızdaki etkenleri suçlamaya çok alıştık, hepimize bu öğretildi. Oysa cesaretle bir tek adım atsak, gerisi çorap söküğü gibi gelecek. Bence acı, ızdırap ve varyasyonları korku dolu egomuzun bizlere dayattığı davranış şekillerinden kaynaklanıyor. Bu yüzden kalbimizi dinlemek, iç bilgeliğimizi tanımak ve sesini egodan ayırabilmek büyük önem taşıyor.  
Bu mesaja kanallık yapan Jennifer Hoffman’a teşekkürler. (http://enlighteninglife.com) Mor Alev tarafından çevrilmiştir.

28 Ocak 2015 Çarşamba

Egonuz ve benliğinizi tam potansiyeli ile yaşamak – Baş Melek Uriel

 the role of the ego
Sevgili Okuyucularım, Ego ve İç Bilgeliğimizin sesi arasındaki farklar konusuna bugün devam ediyoruz. Baş Melek Uriel’den gelen bu mesaj aslında 2012 yılına ait. Onu o zaman saklamışım, sakladığımı da unutmuşum ve şimdi zamanı geldiğinde kendiliğinden karşıma çıktı! Uriel harikasın!
Bu mesaja kanallık yapan Jennifer Hoffman’a teşekkürler. (http://enlighteninglife.com) Mor Alev tarafından çevrilmiştir.
Alçak gönüllü olma niteliği ustalık için şarttır ve insanlığınızın kendi kutsallığına yükselmesini sağlar. Alçak gönüllü olarak ruhunuzun sesinin hayat yolunuzda size yol göstermesini sağlarsınız ve üçüncü boyut ötesine geçmek için gerekli olan Kaynak’la bağınızı böylece mümkün kılarsınız. Ancak, bu o kadar yanlış anlaşılmış bir prensiptir ki, sizler eğer alçak gönüllü olacaksanız, kusurlu, eksik ve değersiz olduğunuzu kabul etmek, gücünüzü reddetmek ve niyetlerle birlikte ilerlemek yerine, yönlendirme beklemek zorunda olduğunuzu hissediyorsunuz. Ego, bunu kendi yok edilişinin son aşaması olarak gördüğü için, alçak gönüllülüğün ifadesini kısıtlar. Çünkü ego için, alçak gönüllü olmak, onun gücünü reddetmektir.

26 Ocak 2015 Pazartesi

Baş Melek Gabriel (Cebrail)’den Sevginin Yüzleri (15): SAKİNLİK

 Cloud wave - Peter From
Değerli Sevgililer,
Bugün sizlere, “dinginlik/sakinlik” olarak tanımlanan Sevgi’nin diğer bir niteliğinden bahsetmek istiyorum. Bu niteliği somutlaştırabilmek için, kişinin kendisini büyük ölçüde tanıması gerekir.
Bugünün Dünya’sında çok fazla hareketlilik var ve birçok değişiklikler meydana geliyor. Bundan dolayı da her ruhun, bu önemli niteliği sergileme gerekliliği ortaya çıkıyor. Bu nitelik, etrafınızda oluşan her şeye İlahi bir düzen getirerek; Huzuru, Barışı ve her şeyin güzel olduğu duygusunu yayan, içsel bir güçtür.
İnsanlar çoğu zaman, hayatlarının bazı bölümlerinde meydana gelmiş olan büyük değişikliklerin üzüntüsünü çeken kişilerin uyumsuz enerjilerine maruz kalırlar. Kişiden dışarı yansıyan bu uyumsuz ve karmaşık enerjiler, çevrede bulunan herkesin Aura’sını etkiler. Ve bu enerjilere maruz kalan kişiler de genellikle, aynı karmaşık enerjileri geri yansıtma dürtüsüne kapılırlar. Oysa kişi sakin kalabilirse ve karşısındaki kişinin duygularına benzer duygularla tepki vermekten kaçınırsa ve tüm alçak gönüllüğü ile sıkıntısının sebebini açıklamasını rica ederse, ortamdaki gerginliği hızlı bir şekilde yatıştırmış ve böylece içinde bulundukları enerji alanını huzur duygusuna dönüştürebilen pozitif bir iletişim kurulmasını da kolaylaştırmış olur.

23 Ocak 2015 Cuma

Öz Benlik, Yükseliş ve Alçalış – Konsey (Mesaj 16)

 All I See is Part of Me
Sevgili Dostlar, bugün iki yazıyla birbiriyle bağlantılı ve çok önemli iki konu üzerinde duruyoruz. Birincisi, eğer bakış açınızı değiştirirseniz ve kendi gücünüzü, sorumluluğunuzu elinize alırsanız, illüzyonun ötesine geçebilir ve kendi yarattığınız cennette yaşadığınızı anlarsınız. Bütün boyutlar burada! Bu mesaj çok ama çok önemliydi. (Bağlantısı burada: Cennetten Mektuplar #5169 – Hakikat, O Kadar Uzakta Olabilir mi?)
Kendi cennetinizi yaratmanızı kolaylaştıracak yöntemlerden biri de meditasyon. Meditasyon, iç sesimiz, dengede kalmak hakkında bir-iki gündür yeni bir yazı yayınlamadım ama bu derin konuları bitirmedik, devam edeceğiz. Fakat, her şey sırayla; yani yeni başlayan arkadaşlara geçen gün vermiş olduğum çalışmaya ısrarla devam etmelerini öneririm. (Bağlantısı: Meditasyon Sırasında Olanlar ve Sade bir Günlük Meditasyon) Böylece kendi ruhunuzun derinliklerini tanıma fırsatını kendinize vermiş oluyorsunuz. Bu da bizi, bugün kapsayacağımız ikinci önemli konuya getiriyor: