26 Kasım 2012 Pazartesi

DÜNYA DIŞI UYGARLIKLARIN BAŞKANI OLAN ASHTAR, DÜNYALILARA SESLENİYOR:

 
HER TÜRLÜ SINIRIN ÖTESİNE GEÇEN BİR BARIŞ!

1- Bizim mevcudiyetimize inanmak isteyen ve bizimle işbirliği yapmaya hazır olan herkese yardım etmek istiyoruz.

2- Yakın bir gelecekte kürenize ayak basacağız, bunun için de bizim mesajlarımızı Dünyalılar’a ulaştıracak çalışma arkadaşları arıyoruz.


3- Dünya’yı arındırıp ora
da daha yetkin bir sistem kurmak üzere İlâhi Müdahale’nin faaliyete geçirildiğini herkese bildiriniz.

4- Konunun önemini kavrayabilenler şu saldırganlık illetinden, dozu gitgide artan şu ahlâksızlıktan ve yerküre üzerindeki her şeyin eninde sonunda bozulmasına ve tahrip olup gitmesine yol açacak olan, şu fren tanımaz silâhlanma tutkusundan vazgeçsinler.

5- Kardeşlik bağlarını sağlamlaştırma ve elbirliği etme çabası gösteren insanların sayısı büyük rakamlara ulaştığı takdirde işimiz kolaylaşacaktır; aranıza daha rahat bir şekilde katılmamızı bu sağlayacaktır.

6- İleride sayıları daha da artacak olan mesajlarımızı insanlara anlatma faaliyetinin sorumluluğunu her birey kabullenmeli ve de bu faaliyete aktif şekilde iştirak etmelidir. Kişi, seçilmişler arasında yer alma liyakatini ancak böyle kazanabilir.

7- Mukarrer saate hazırlanırken, iyi niyetli insanlar, birbirleriyle dayanışma içine girmeli ve birbirlerine güvenmelidirler.

TANRI’YA ŞÜKÜRLER OLSUN!

En samimî dileklerimle
ASHTAR SHERAN

On yıldan fazla bir zamandır Ruhsal ve Bilimsel Araştırmalar Derneği (*) Dünya dışı astronotlarla temas hâlindedir. Bu ziyaretçiler Alpha Centauri (**) Güneş Sistemi’nden gelmektedir; yani gezegenler arası değil, yıldızlar arası uzaydan gelmektedir.

Kafalarında ruhsal bilimlere ait herhangi bir kavram bulunmayan gazeteciler, genellikle bu tür soylu konularla alay etmek eğilimindedirler. Ancak, bütün bu saldırılara karşın, susmayacağız. Hakikate hizmet insanlığa hizmettir. Çünki objektif enformasyon insanlığın hakkıdır. Uçandairelerin tezahürlerini kanıtlayan belgeler tüm Dünya’da mevcuttur. Bütün bu kanıtlar karşısında, gazetecilerin hâlâ uçandairelerden kuşku duyma veya reddetme utanmazlığına cesaret edebilmesi mantık dışı olup, kötü niyetlerini göstermektedir. Ne yazık ki, sahte enformasyonlara bağlı genel kanı böyledir ve gerçek, kasıtlı olarak çarptırılmıştır. M.F.B.’nin ( Mediale Friedenskreis, Berlin) medyomsal irtibatları, dünyadaki tüm uzmanlarca tanınmakta olup, bu yayımların objektifliği tartışılamaz.

M.F.B., kendi dallarında ihtisas sahibi olmuş uzmanlarca sık sık ziyaret edilmiş, bu görüşmelerin raporları çeşitli dillere tercüme edilerek yayınlanmış ve yayımıyla, Vatikan, A.B.D. Dışişleri Bakanı, çeşitli liderler ve kraliyet temsilcileri gibi yüksek merciler ilgilenmişlerdir. Bu yayınların önemi ve çalışmamızın değerinden dolayı, dünyaca tanınmış dergiler ve çeşitli televizyon girişimleriyle çeşitli röportajlar ve televizyon yayınları yapılmıştır. Böylece, milyonlarca izleyici bu tür bir medyomsal çalışmayı izleme olanağı bulmuşlardır.

(*) Bu dernek Herbert Victor Speer tarafından kurulmuş olup, Dünya dışı mesajları medyomsal yolla alıp yayımlamaktadır.

(**) Güney yarımküreden görülen, parlak yıldızları bol bir takımyıldız olan Centaurus takımyıldızının Alpha yıldızıdır. Alpha Centauri, birinci sırada Sirius-A’nın ( Büyük Köpek takımyıldızının Alpha yıldızı) yer aldığı parlaklık sıralamasında gökyüzünün üçüncü parlak yıldızıdır. Alpha Centauri, Sirius gibi bir çiftyıldız sistemidir. Yine, sistemde mevcut üçüncü bir yıldız, Proxima Centauri adını taşımakta olup Dünya’ya en yakın bilinen yıldızdır. ( 4,28 ışık yılı)

Medyomsal çalışma ya da ruhsal irtibat nedir?

Bilim ötesi fenomenlerle meşgul olan Ruhsal ve Bilimsel Araştırmalar Derneği otomatik yazı metodunu kullandı ve bu metodu geliştirmeyi başardı. Medyomların yaptığı, yalnızca, en ufak bir maddî kazanç gözetmeden ve her türlü itibar meselesinden uzak bir şekilde, profesyonelce gerçekleştirilmiş normal bir faaliyetten ibaretti. Onlar, yalnızca insanlığa hizmet etmeyi arzu ettiler, o kadar...

Ruhsal bir irtibat, öte âlemdeki rehber ruhların işbirliği yapmasını gerektirir. Burada rehberler derken, gerek fizikî gerekse ruhsal plânlar üzerinden işbirlikçi ekipleri denetleyen ruhlar kastedilmiştir. İşte, M.F.B. ekibi böyle oluşturulmuş bir ekiptir ve işbirlikçileri de bunun kanıtıdır.

Bu ekip, objektif enformasyonun sağlanması amacında olup, istenilen idrakın oluşması için zaman zaman Dünya dışı bir merkezin emrinde hizmet görmektedir.

Tecrübesiz ve genellikle Tanrı’ya inançsız kimseler, bu irtibatları fantazi sınıfına sokarak beşeriyeti yanıltmaya çalışmışlardır. Onlar, bilimin, ölümden sonra hiçbir hayat olmadığını ispatlayarak ruhsal olasılıklara artık yer vermediğini iddia etmekte -ki bu iddiaları da çoğunlukla birer tahminden ibarettir- ve dolayısıyla bu irtibatların mevcut olamayacağını ileri sürmekteler.

Bu konuda, kamuoyunun çoğunluğunun hâlâ yanlış bilgilendirilmiş hâlde kaldığını saptamak üzücüdür. Büyük dinler bile, bizleri bekleyen hakikat hakkında pek az şey bilmektedir.

M.F.B., bilimsel ziyaretlere hep açık oldu. Bu ziyaretçilerin öte âlem araştırmaları hakkındaki, ziyaret sonrası tavırları, Gottingen Üniversitesi’nden Dr. Walter Hınz’ın konferansında gayet iyi açıklanmıştır. O, Zürih Mühendislik Üniversitesi’ndeki beyanatında aynen şöyle diyordu: “Dr. Emil Mattisen üç ciltlik temel eserinde, ölümden sonraki ruhsal yaşamı bilimsel olarak kanıtlamıştır.” Üniversitenin diğer profesörleri de aynı kanıyı paylaşıyorlardı.

Sovyetlerin diyalektik materyalizmi, aldatıcı ve tehlikeli öğretimiyle, varlıkları kargaşa içine sokarak onlara sentez yapma olanağı vermemektedir.

Dünya dışı bir zekâya sahip, yıldızlar arası evrensel öğretmen Ashtar Sheran, bize temel hatalarımızın çoğunu bir çok defa göstermiş bulunmaktadır. Alpha Centauri’den Dünya’ya olan mesafenin maddî olarak katedilmesini tahayyül ve tasavvur edemeyiz. (*). Bu, bizim kendi tekâmül seviyemizin geriliğinin bir sonucudur.

Santinerler denilen uzaylılar için Via Terra, yani “Dünya gezegenine kadar olan yol” hiç mesele değildir. Via Terra, nispeten kısa bir zamanda aşılabilir. Daha dün ilk demiryolu hattı inşa edildiğinde kara trenin hızından ürken insanoğlunun, bugün o koca dünyasının etrafında tur atan araçlarını idrak edişi, hız konusunda üzerinde düşünülmesi gereken ilginç bir örnektir.

Unsurlar, Yasalar’a muktedir olanlara hiçbir güçlük çıkarmamaktadır. Santinerler Yasalar’a bizim tahayyül edebileceğimizden çok daha fazla tasarruf edebilmektedirler.

UFO’lar meselesiyle meşgul olanların pek çoğunun en ufak bir niteliğe bile sahip olmayan gelişi güzel kişiler oluşu cidden üzücüdür. Onların sınır tanımayan başıboş fantezilerinin davaya büyük zararları dokunmaktadır. Kendilerinde konuya ait en ufak bir bilgi bulunmayan televizyon rejisörlerinin bu konuda yaptıkları röportajları da gördük. Sonuç olarak, bu tür programlarda bildirilenlerin hiçbir değeri yoktur.

UFO’larla irtibatlarımızın gerçek olduğunu nasıl kanıtlayabiliriz?

On beş yılı aşkın bir zamandır ruhsal âlemin araştırılmasında,
yani ölümden sonraki hayatın kanıtlanmasında çok yoğun bir şekilde çalışmaktayız. Elde edilen sonuçların yayınlanmasından ibaret olan neşriyatımız 4.000 kitap sayfasını aşmıştır. Ruhsal rehberlerin aksiyonu, yani bizi bilgilendiren ve seanslarda sorularımızı cevaplayan öte âlem öğretmenlerinin söyledikleri, bu süre zarfında büyük ölçüde doğrulanmış bulunmaktadır.

(*) Alpha Centauri yıldızı Dünya’dan 4,35 ışık yolu uzaklıktadır.

Son on yıldır ruhsal yardımlarda en ufak bir aldatılma durumuyla karşılaşmadık. Bu bizim için, uzaylılarla olan irtibatımızın gerçekliğini doğrulayan bir husustur. Onlar, vasıta ve imkânlarının elverdiği ölçüde, Santinerler denilen uzaylıların anlaşılması yolundaki çabalarımıza yardım etmektedirler.

Bu arada, sırası gelmişken şu hususa değinmekte yarar var: Yıllardır üzerinde durduğum bir husus Venüslüler’in mevcut olmayışıdır. Daha doğrusu, Venüslü olarak bilinen kimseler, aslında Venüs yakınında bulunan dünya dışı bir uzay istasyonundan gelmektedirler. Zaten biz, uzaylıları Venüslüler, Merihliler diye ayrımadan Santinerler adıyla belirtmek istiyoruz.

Uzaylılarla kurulan iletişimler dikkate değer bir nitelikte olup tüm dünyada yankı yapmıştır. Fakat ne yazık ki beşeriyetin yöneticileri dünya dışından veya dünyasal yollarla gelen bu tür talimatları kabul etmemektedir. Biz bu insanlarla temas kurmaya çalışmaktayız ve metodumuz gayet başarılı sonuçlar vermektedir.

Tüm septiklere Kitab-ı Mukaddes’i iyi okumalarını tavsiye ederiz. Hezekiel bahsinde, bugün UFO dediğimiz uçan araçların çok iyi yapılmış bir tasvirini bulacaklardır (*). Böylece, Kitab-ı Mukaddes Dünya’nın binlerce yıldan beri uzaylılarca ziyaret edildiğini kanıtlamaktadır.

Via Terra, ( Dünya Gezegeni parkuru), bizim spekülasyonlarımıza ya da hesaplarımıza göre değil, her sahada bizden çok ileri olan Santinerler’in olanaklarına uygun olarak aşılmaktadır. Onların hızını ışık hızıyla kıyaslamak mümkün değildir. Hızları tahayyül ve tasavvurlarımızın ötesindedir.
Aynı şekilde, kendi aralarında haberleşmeleri için onların hertz dalgalarına ihtiyacı yoktur; ruhsal gelişmeleri onlara pek çok imkân ve vasıta bahşetmiştir. Biz kendimiz, bu vasıtalardan ancak iki tanesini kullanabiliyoruz. Elde edilen mantal performanslar medyomun ve hazirunun zekâ ve zihin seviyesini aşmaktadır.

Ashtar Sheran UFO komutanıdır. Evrensel öğretmendir. Zamanımızın mesihlerindendir.

Bizler, Dünya dışı uzay gemilerini kendi dünya bilimimiz ve teknik bilgimizle nitelemek, daha doğrusu bunları, mümkün her şeyin kendi bilim ve tekniğimize uygun olduğu düşüncesiyle yola çıkarak araştırmak eğilimindeyiz. Oysa bu, büyük bir hatadır. Çünki diğer dünyaların insanları bilim ve teknikte tümüyle farklı bilgilere sahip olabilirler. Sonuç olarak, Dünya insanı neyin mümkün olup neyin olamayacağını karar verecek durumda değildir. Bununla birlikte, konuya aleyhtar ya da aldatılmış kimselerin bu uzay gemileri hakkında anlattıkları saçmalıklara inanmak zorunda da değildir. Ashtar Sheran dinlerin hatalarını bir bir ortaya koymuştur (*). Bütün kiliseler “reformcular”a karşı öfkelenmiştir. Ashtar Sheran konumumuzu gayet açık bir şekilde çizmektedir. Örneğin şöyle diyor:
(*) Bkz; Kitab-ı Mukaddes, Hezekiel’in Kitabı, Bap:1

“Dünya insanının tekâmül derecesini ölçmek gerekirse, önce savaşlarınıza, silâhlarınızın gelişimine ve etkilerine bakarım. Bütün bunları inançsızlığın doğurduğu, insanlıktan uzak, insanlık dışı şeyler olarak ele alıyorum. Bu tespit, bana Dünya beşeriyetinin gelişimindeki yönelişi açıkça göstermektedir. Tüm halk ve kitleleri köleleştirmek için gitgide ileri teknik üretimler tasarlamak ve bunlardan yararlanmak fikri, bu gezegenin geri kalışını açıkça gösteren bir çılgınlıktır.”

Ölümden sonraki hayattan şüphelenenlerin uzaylılarla kurulan irtibatlara inanmaları da güçtür. Fakat ruhlarla irtibat kurulduğu bilimsel olarak ispatlanmıştır. Uzaylılarla irtibatın da pek farklı bir tarafı yoktur. Kamuoyunun bu önemli olaylardan habersiz bırakılması ve söz konusu gerçeklerin gazeteciler ve bazı ateist entelektüellerce sistemli bir şekilde gülünç duruma düşürülmesi cidden üzüntü vericidir. Spiritüalizm, sözlüğe göre, “ hakikatin ve ruhun müessiriyetinin bilimi” anlamına gelir. Hâl böyleyken, önemli bir gazetenin yazı işleri müdürünün dahi uluslararası spiritüalizm hakkında bile en ufak bir fikri olmadığını maalesef görmüş bulunuyorum. Gottingen Üniversitesi’nden Dr. Walter Hınz konuya ilişkin olarak şöyle diyor.

“Bir yanda atom, öbür yanda milyarlarca ışık yılı uzaklıktaki yıldızlar âlemi arasında uzanan sahada insanoğlunun keşfetmeye kalkışamayacağı hiçbir şey yoktur. Fakat pek tuhaftır ki bilim, görünmezlik, metafizik ve duyular dışı âlemde de araştırmalar yapmak için bir adım daha atmakta nedense hâlâ tereddüt içindedir, hâlâ çekingendir!...”

Ancak biz, bu çalışmaya kalkıştık. Çünki yapılması gerekiyordu, kendisini bekleyen tehlikeye gitgide daha çok yaklaşan insanlık için... Aramızdaki tek fark, bilim araştırmaları için sağlanan büyük finans imkânlarından faydalanırken ferdî teşebbüsün imkânlarının kısıtlı kalmasıdır. Fakat sonuç olarak bu bir şey değiştirmez; çünki önemli olan, insanlığın saygı duyması ve dikkate almasıdır...

H.V. Speer

(*) Dinlerin kurucuları değil, dinlerin din adamlarınca deforme edilmiş şekli ve bugünkü din adamları kastedilmektedir.

5 comments:

Unknown dedi ki...

Bu mesaj ı Hangi yolla öğrendiniz? nasıl iletildi öğrenebilrimyim

Unknown dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Unknown dedi ki...

güzelmiş ben varım

ersin obay dedi ki...

Aslında gelen bilgiler daha fazladır, Bir çok kanaldan çok bilgi gelmektedir, çevirmen gereklidir çevirmen sıkıntısı vardır, Tabi bu iş kolay değildir vakit gereklidir,
Gelen mesajlar:http://www.facebook.com/Dunyaana

BİR-i dedi ki...

Ashtar niye dünya dışı uygarlıkların başkanı olsun ki?Mesaj daha başlıkta kendini belli ediyor.

Yorum Gönder